Emre Aydın- Belki Bir Gün Özlersin
Herkese galiba son kez merhaba :) Normal de girişleri ya yapmam ya da kısaca bir şey söylerim ama son kez biraz yazmak istiyorum :) Bu kitaba başlarken ki amacım sadece içimi dökmekti. Kafamda sürekli dönen o hikayeyi yazmak, nereye gideceğini görmek...
Ben hep her şeye olur gözüyle bakarım bir ihtimal olur. Sevmez dersin sever, olmaz dersin olur, başaramam ben dersin başarırsın. Sen iste çalış her şey olur. Başlarken ki planım, bir kurgu olsun ben içinde duygularımı yazayım ve ileride dönüp bakınca bana anı kalsın. Öyle de oldu. İçinde kendimden parçalar koyduğum ve duygularımı anlatabildiğim kadar anlattığım bir hikaye yazdım. Ben yazar değilim öyle bir iddiam da yok. Üstüne üstlük edebiyatım ve dil bilgim çok kötüdür geçen sene edebiyattan 62 almıştım neyse demem o ki mantık hataları yazım hataları illa ki vardır bunları düzenlemek için mutlaka döneceğim. Uzun süre bölüm atmadığım zamanlar oldu (okuyan herkesten bunun için gerçekten çok özür dilerim.) dönüşlerime baktığım da hep o arada ki yaşanmışlıkları hissetmek benim için çok farklı bir duygu. Bir kişinin bile onları okuması benim için çok büyük bir şey. Denizhan ve Zeynep' in yeri bende o kadar farklı ki. Resmen benle beraber onlarda büyüdü.
15 Mart 2020'de başlayan hikayem 2 Haziran 2021'de son buluyor.
:)
Valizlerimi de teslim ettiğime göre artık kızlarla ayrılma vakti gelmişti. İstemsizce gözlerim dolarken kendimi ağlamamak için çok zor tutuyordum. Çünkü biliyorum eğer bir damla bile ağlarsam beni asla bırakmazlar. Ve her şey daha da zorlaşır zaten yeterince zor.
Derin bir nefes alıp arkamı döndüm. İkisinin de gözleri dolu doluydu tıpkı benim gibi. Aramızda en güçlü olan Sude toparlandı ve gelip bana sıkıca sarıldı. O bile titriyordu. Sonuçta haklıydı bu sefer öyle iki üç günlüğüne bir yere kaçmıyordum temeli gidiyordum.
Hiç birimiz için bu durum kolay değildi. Sonuçta yıllardır hep beraber toparlanmaya çalışmıştık. Ben onları onları beni iyileştirmeye çalışmıştı. Onların şuan bende gördükleri o kadar senin o kadar emeğin özelikle de benim nasıl bir kaç günde bir kaç anda yıkıldığımdı. İlmek ilmek kendi elleriyle örmüşlerdi beni ama şimdi o bina yıkılmıştı, tuz buz olmuştu. Ve bu kez o binayı benim tek başıma örmem gerekiyordu zaman kendi yarana kendin merhem olma zamanıydı, bunu ikisi de çok iyi biliyordu.
Sude burnunu çeke çeke kulağıma fısıldadı. Hala son dakika bile güçlü durmaya çalışıyordu.
" Her ne olursa olsun ne zaman nerede nasıl olursan ol kötü hissettiğin ilk an bizi arayacaksın tamam mı? Senden tek isteğim gidince vardım de. Senden başka bir şey istemiyorum. Duydun mu beni?"
Kafamı evet anlamında salladım. Sude önce benden ayrıldı ve konuşmaya devam etti.
" Annenlere haber verdin demi?"
" Verdim. Direkt İstanbul'a geçecekler orada vedalaşacağız."
Meryem hem ağlayıp hem tripli bir şekilde konuşuyordu. Aramızda duygularını en çok hissettirip belli eden oydu.
" Zaten nedense bir biz gelemiyoruz İstanbul'a." gülerek kollarımı açtım ona. Hala oraya gelemediğine sinirliydi.
" Gel hadi." koşarak gelip bana sarıldığında ağlama şiddeti artmıştı. Omuzları sarsıla sarsıla ağladığına ona bunu yaptığım için kendimden nefret ettim.
" Kızım sen şimdi orada kime kızacaksın tuvalette telefona dalıyor diye ? Elin gavurlarıyla mı ameliyat öncesi Ebru Gündeş çingenem dinleyeceksin ha? Hem sen ameliyat çıkışı hemen adana dürüm gömmek istersin nereden bulacaksın elin Londrasın da turkish adana dürümü ?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İhtimal |tamamlandı|
General FictionBir kız ve hayatını değiştiren bir karar ve bataklığa düşmüş hayaller... Bu bir kaçışın hikayesi düş kırıklarından ,karşılıksız sevgiden ve boş umutlardan kaçışın hikayesi... Bu güzel seven ama hep kaybeden bir adamın hikayesi... Bu sevilmeyenlerin...