İhtimal |tamamlandı|

"Herkes Hakkımda Savcı, Yargılıyor "

Emir Can İğrek- Akşamcı

1 hafta sonra

" Hepinizin ellerine sağlık arkadaşlar." 

Bir ameliyatın daha bitmesiyle Çağan Hocayla beraber kendimi dışarı attım. Zorlu bir ameliyat ve zor olduğu kadar uzundu. 

" İyi iş çıkardın Zeynep." maskemi çıkartırken gülümsedim.

" Sağ olun Hocam."  Eldivenleri de çıkardığımda artık rahattım.

"Lahmacun isteyeceğiz sende yer misin?" 

Off lahmacun mu? Nasıl yerim hem de. Ünlü düşünür Meryem'in dediği gibi yaşamak için yaşanmaz, lahmacun için yaşanır. Ne diyom ben ya.

" Olur hocam." 

Çağan hoca kafasını sallayıp odasına doğru gitti. Bende üstümü değiştirmek için koridorda ilerliyordum ki adım zikredildi.

" Zeynep!" 

Kafamı sese doğru çevirdiğimde bana koşar adım gelen bir adet Meryem ve onun arkasında  ona, bu kız ne yapıyor bakışları atan Sude'yi gördüm.

Yanlarıma geldiklerinde Meryem nefes nefese kalmıştı. Deli kız yine allah bilir hangi şey için bu kadar koşmuştu.

" Valla bu hiç büyümeyecek Zeynep ciddiyim ya ta bizim binadan buraya kadar koştu ya." 

Gülmeye başladığımda Meryem, Sude ve bana pis bir bakış attı.

Gülmemi durdurduğumda nedenini sordum.

" Ne oldu ki?"

"  Ne mi oldu? Felaket oldu felaket. Kızım balo erkene alınmış ya, biz ne giyeceğiz şimdi ha? Allah'ım yarabbim sen sabır ver ya."  Dediği balo kongrelerden sonra kutlama gibi bir şeydi ve genelde gelen herkes işte benim stilim podyumuna çıkarmışcasına  süslenirlerdi. 

 Erkene alınması cidden kötü olmuştu  hem ne giyeceğimiz belli değildi hem zaten yoğun bir hafta geçirmiştik birde balonun stresi bizi daha çok gerecekti. 

 Tabi Meryem'i olayın daha çok giyim kısmı strese sokmuş olmalıydı. Dışarıda bir sosyal hayatımız olmadığı için hastanede olan her şeye özenle hazırlanırdı. E oda haklıydı tabi.

Meryem bu duruma o kadar çok sinirlenmişti ki , şimdi burada birilerini yumruklayabilirdi. Mesela hala onunla uğraşan Sude'yi.

"  Meryem ne drama quuensin beş dakika bakarız internette buluruz abartma bu kadar."

Meryem şok olmuş bir biçimde Sude'ye bakakaldı. Meryem'i birazcık tanıyorsam birazdan internetten elbise mi alınırmış diye 83458503 .kez Sude'ye nutuk çekecekti. Sude ne kadar internet yanlıysa Meryem o kadar karşıtıydı.

"Kızım sen delirdin mi? İnternetten mi alacağız elbiseleri? İnternetten elbise mi alınır be? Bizim o elbisenin üstümüzde nasıl durduğuna bakmamız lazım, onunla beraber ayakkabı denememiz lazım, daha bunun çantası var takısı var saçı var. Ohho çok iş var ya ağlıcam." 

Sude derin bir nefes alıp konuşmaya başladı. Şimdi iki ayağı bir pabuca girmişi olan Meryem'i sakinleştirecek bir konuşma yapması gerekiyordu.

" Meryem bir sakin ol ilk. Bak sizin bugün nöbetiniz yok. Akşam çıkışta beraber gideriz alırız elbiseleri, ayakkabıyı da aynı mağazadan alırız. Yarın öğle arası internetten saçımıza karar veririz, birazdan arayıp randevu alırım ben akşam için kuaförden, takılarda var zaten evde bir sürü. Hallederiz ya dert etme kendine tamam mı?"