Yanındayım {Daddy}

10.Bölüm {Dokunuş}

Begüm'den...

Kadın doktor, omzumu temizledikten sonra yarayı sargı beziyle sardı. Ardından masasına ilerleyerek reçeteye bir şeyler yazmaya başladığında deri ceketimi giydim.

''Kolunda bir kaç gün acı hissedeceksin bu yüzden bu ilaçları almanı istiyorum.''

Karşımdaki doktor bana elindeki reçeteyi uzattığında kafamı sallayarak reçeteyi aldım.

''Teşekkür ederim.'' Dedim.

Adımlarımı kapının oraya atıyordum ki sesi kulağıma ilişti.

''Bunu sana kim yaptı?''

Acı bir tebessümle bedenimi doktora döndürdüm. Bunu onunla paylaşamazdım.  O yüzden anlamamış gibi davrandım.

''Ne?''

Kadın doktorun gözleri omzuma ilişti.

''O bıçak izini kendin yapmış olamazsın, şiddet mi görüyorsun?''

Sorusuyla beraber kafamı aşağıya eğerek hafifçe nefes aldım.

''Her şey için teşekkür ederim. İyi günler.''

Adımlarımı hızlıca odanın dışında ardından hastanenin dışına attım. Hastaneden hızlı adımlarla uzaklaştıktan sonra otobüs durağına geldim.

Otobüsten indiğimde adımlarımı okula doğru değil okulumuzun aşağısındaki sahil kenarına doğru atmaya başladım. İlk dersimiz edebiyattı fakat ben pek girmek istemiyordum. Yüzümde burukça bir gülümseme oluştu. Bunun sebebi eskiden hiçbir edebiyat dersine kaçırmak istemem ama şimdi edebiyat dersine girmek istememden kaynaklanıyordu. Canımı üvey babamdan başka kimse acıtamaz, beni ondan başka kimse üzemez sanıyordum ama Yetkin Hoca elimi bıraktığında o da canımı yakmış, beni üzmüştü.

Adımlarımı banka doğru atmaya başladığımda ileriden bana doğru gelen bir anne, küçük bir kız ve mutlu bir baba gördüm. Onları izlemeye başladım. Kız babasına sarılmış annesinin de elini tutuyordu. Yüzünde o kadar mutlu bir ifade vardı ki içimde bir şeyler onu kıskanmıştı. Bakışlarımı onlardan çekerek banka attım. Oturduktan sonra telefonumdan bir şarkı açtım. Dizlerimi kendime doğru çekerek denizdeki dalgaları izledim.

*

Begüm'den...

Çantamı sırtıma takarak okula girdim. Öğleden sonraki ilk dersimizde sınav olacağımız için sınav yerlerinin yazıldığı kağıda bakmak için sınıfımızın yanındaki panoya ilerledim. Panonun önündeki bir kaç kişinin yanına ilerleyerek ismimi bulmak için kağıda baktığım sıra da yanımdan tanıdık bir ses duydum.

''Aynı sınıftayız.''

Duyduğum sesle Akgün'e döndüğümde hafifçe tebessüm ettim.

''Buna sevindim.'' Dedim.

Akgün bir süre gözlerime baktıktan sonra kafasını yana eğdi.

''Ağlamışsın.''

Akgün... Her zaman anlıyordu.

''Sınıfa gidelim mi?'' Dedim.

Hiçbir şey söylemeyerek koluna girdiğimde beraber sınav sınıfımıza ilerledik. 11-C'nin içine girdik ardından adımlarımızı pencere kenarına atarak ayakta konuşmaya başladık. Zil çaldığında sınıfın kapısı açıldı. İçeriye takım elbisesiyle Yetkin Hoca girdiğinde kafamı eğdim. Gerçekten mi? Kafamı kaldırdığımda gözlerinin sınıfta gezindiğini gördüm. Beni gördüğünde hafifçe şaşırmıştı. Bakışlarımı ondan çektiğimde sesini duydum.