42.Bölüm {Özür Dilerim}

6.3K 213 45
                                    

Begüm'den...

Soğuk rüzgar yüzüme vururken deniz kenarında yürümeye devam ettim. Hastaneden çıkalı bir kaç saat olmuştu. Yetkin'in kucağında çocuğunu göreli sadece bir kaç saat olmuştu. Rüzgar yüzümü kırbaçlamaya devam ettiğinde yanımdan geçen insanlar yüzüme bakıyorlardı. Ağladığım için tüm makyajım akmış olmalıydı.

Denizin iyice yanına ilerleyerek kumların üstüne oturdum. Deri ceketimi karnıma sardıktan sonra gözlerimi sımsıkı kapattım. Deniz her zaman beni rahatlatırdı ama bu sefer işe yaramamıştı. Bu sefer beni onarabilecek hiçbir şey yoktu.

Ellerimi karnıma götürerek bebeğimi hissetmeye çalıştım. O benim her şeyimdi... O benim bu hayatta tutunma sebebimdi.

''Merhaba.''

Kulağıma ilişen sesle kafamı kaldırarak bana seslenen kişiye baktım. Karşımda gördüğüm kişiyi tanımıyordum.

''Merhaba?''

Sesim sorarcasına çıktığında tebessüm ederek elinde tuttuğu mendili bana doğru uzattı. Elindeki mendile bir süre baktım. Bu sıra da sesi kulaklarıma ilişti.

''Okan.'' Dedi.

İsmini söylemesiyle omuzlarımı silktim. Onu tanımıyordum.

''Sahilde yürüyüşe çıkmıştım. Sizi ağlarken görünce yanınıza gelmek istedim.''

Cümlelerinin ardından yanıma oturdu. Gözlerime bakmaya başladı.

''Ben acılarımı yabancılarla paylaşmayı pek sevmem.'' Dedim.

Onu kibarca yanımdan kovmak istediğim gülümsedi.

''Bu yaşta evlilik zor olmuyor mu?''

Gözlerine baktığımda parmağımdaki yüzüğe baktığını gördüm. Yetkin'in bana evlilik teklifi ettiği günü hatırladım. O gün ne kadar mutlu olmuştum.

''Olmuyor.'' Dedim.

Parmağımdaki yüzükle oynamaya başladım. Bugüne kadar evliliğimde hiçbir sorun yaşamamıştım. Yetkin'le çok mutluyduk. Ela hayatımıza tekrardan girene kadar gerçekten bir peri masalını yaşamıştık.

''Seni evlilik üzmediyse, ne üzdü?''

Yanımdaki benim yaşlarımdaki çocuk konuştuğunda ona baktım.

''Bu konuyu bir yabancıyla konuşmak istemiyorum. Yine de teşekkür ederim.'' Dedim.

Ardından ayağa kalkarak hafifçe tebessüm ettim.

''Hoşçakalın.'' Dedim.

Çocuğun yanından uzaklaştıktan sonra bir taksi durdurdum. Eve gitmek istiyordum.


Zeus'u doya doya öptükten sonra pijamalarımı giyerek yatağıma yattım. Yetkin hala gelmemişti. Ela ve Rüzgar'la vakit geçiriyor olmalıydı. Beni hastaneden sonra bir kaç kere aramıştı ben de yalnız kalmam, kafamı toparlamam gerektiğini söylemiştim.

Rüzgar için mutluydum çünkü artık onu çok sevecek bir babası vardı. Ne olursa olsun Rüzgar'ın en güzel şekilde baba sevgisini yaşamasını sağlayacaktım. Ben bundan maruz kalmıştım. Ben üvey baba şiddetiyle yaşamıştım. Rüzgar benim kaderimi yaşamayacaktı. O küçük çocuğa bunu yaşatmayacaktım.

Odamın kapısı açıldığında içeriye sevdiğim adamın girdiğini düşündüm. Kafamı kaldırarak ona bakmadım. Yetkin yanıma yatarak bana arkadan sarıldı. Saçlarıma öpücükler bıraktığında hafifçe uzaklaştım.

''Uyumak istiyorum.''

Cümlemle beraber Yetkin'in derince iç çektiğini duydum.

''Seninle uyumak istiyorum.'' Dedi.

Yanındayım {Daddy}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin