@hwang00 249K takipçi | 297 gönderi | 106 takip edilen
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
200K beğeni, 69K yorum uzun zaman oldu! sanırım tam 4 ay? with @leeknow ✌🏻
—
minho's pov
"çok yorgunum..."diyerek kafamı iyice sıraya gömdüm. siktiğimin saat 08.00'indeki ders için gelmiştim resmen. han jisung, hepsi senin suçun aptal velet.
dün ne kadar yorulduğumu hatırlamıyorum bile, sabah kalktığımda üstüm değiştirilmiş ve yanım boştu. aynı ilk tanıştığımız geceki gibi. zaten sabah kalkar kalkmaz derse gelmiştim.
"gece yine sabaha kadar oyun oynadığın içindir,"seungmin'in söylediğiyle acı çeker gibi bir ses çıkardım. canım arkadaşım, o yemekteyken pesattığımı sanıyordu. ki evet, jisung'la büyük bir pes atmıştım ve bundan zararlı değerli kalçam çıkmıştı.
"minho!"diyerek yanıma gelen seonghwa ile irkildim. tanrı aşkına, sadece sessiz bir ortamda kalamaz mıydım? "efendim, seonghwa?"
gözleri kocaman açılmışken telefonunu bana uzattı. seungmin de merak etmiş olacak ki yanıma yaklaşarak gözlerini telefona dikti. "hwanghyunjin ile arkadaş mısın? dostum, ben o modele tapıyorum!" diyerek gösterdiği fotoğraftaki kahverengi saçlı çocuğu övmeye başladı.
amfideki gözler bana dönerken seungmin şaşkınca beni dürttü. ben ise tepki bile veremiyordum. "minho, sanırım yalnız konuşsak iyi olacak."dedi seungmin ve ayağa kalkıp çantamı aldı.
herkes bizi meraklı gözlerle izlerken seungmin'i takip ederek bahçeye doğru ilerledim. çardaklardan birine otururken kampüsün boş olduğunu fark ettim. ders saati çoktan vurmuştu, siktir. biraz daha uyuşabilirdim.
"lee minho!"diyerek sinirli bir sesle sordu bana. "neler oluyor sana? şu ara bana hiçbir şey anlatmıyorsun ve sürekli geçiştiriyorsun? ve bu hwang olayı?"diyerek sorularını art arda sıraladı. sinirli bir şekilde gözlerini kapattı ve açtı. bu sefer yumuşak bir ses tonuyla devam etti. "aklının bir karış havada olmasının sebebi bu çocuk muydu?"
"ne? hayır!"diyerek dediğine hızla itiraz ettim. "hwang hyunjin'i uzun zamandır görmedim bile!"diyerek doğruyu söyledim. "nasıl tanıyorsun o zaman?"
sorduğu soruyla yutkundum. ardından seonghwa hayatımı kurtaran o soruyu sordu. "hey! ders başlıyor, gelmiyor musunuz?" seungmin böylece çardaktan kalkarken ölümcül bakışlarını bana attı. bu iş burada bitmedi, demek istiyor olmalıydı.
