•15

6.5K 741 533
                                    

"minho! ben geldim, umarım evi dağıtmamışsındır!"

jisung ile ağır çekimdeymiş gibi telaşla bakışırken seungmin'in sesi bizi kendimize getirdi.

peki biz bu durumumuzu ona nasıl açıklayacaktık?


minho's pov

"yani, doktor ne olur ne olmaz yanında birisinin kalmasını istedi ve jisung da seninle kalmayı teklif etti. doğru anlamış mıyım?"diyerek odamın kapısının pervazına yaslandı seungmin.

başımla onu onaylayarak çalışma masamı düzenlemeye devam ettim. "geldiğimde ikinizde baya panik gözüküyordunuz halbuki." imalı ses tonuyla biraz gerilsem de gülmeye çalıştım.

"yemek yaparken bir kaza yaşamıştık da, ondan paniklemiştik." hayır, bu koca bir yalandı. ama gereksiz ayrıntılara da takılmamak lazımdı.

jisung, seungmin geldiğinde hemen deri ceketini almış ve ufak bir selam-veda ikilisiyle seungmin'e gözükmüştü. o aradan sıvışarak kapıdan çıkarken bana göz kırpıp öpücük atmıştı. gözlerim kocaman olmuş bir şekilde ona bakmıştım ama çoktan gitmişti bile.

sadece, çok güzel hissettirmişti. gerçek bir çift gibi.

yine de bu tüm açıklamayı bana bırakıp kaçtığı gerçeğini de değiştirmiyordu. pislik, çıkarcı han jisung!

"minho! beni dinlemiyor musun sen?"ardından kafama yumuşak bir darbe yedim. yanıma düşen yastıkla oflayarak çoktan yatağımın üstüne oturan en yakın arkadaşıma döndüm.

ben de sandalyeme oturup ciddi bir şekilde bana bakan seungmin'in konuşmasını bekledim. "neden ve kim tarafından dayak gediğini anlatacak mısın artık bana da?" ardından elini yumruk yapıp kaşları çatıldı. sinirli bir köpek yavrusuna benziyordu.

bu benim gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırmama neden olurken o devam etti. "onları şikayet etmeliyiz!"

"kim olduklarını cidden bilmiyorum, kaçıp gittiler. zaten sıkıştırdıkları çocuk da korkmuş gözüküyordu."saçlarımı karıştırdım. "geçti gitti."

"çocuğun telefonunu falan aldın mı? kim olduğunu biliyor musun,"diyerek birkaç mantıklı soru sorarken dudaklarımı büktüm. açıkçası o an aklıma bile gelmemişti.

"hayır ama zengin birine benziyordu. ve saçları maviydi." ardından aklıma gelen şeyle ekledim. "benden küçüktü sanırım."

seungmin bana 'hiç bir fayda yok' dercesine bakmaya devam ederken gözlerimi devirdim. ne yapsaydım, çocuğun siciline kadar öğrense miydim?

"changbin ve felix bugün bize yemeğe çağırdı. arkadaşlar arasında olacakmış küçük bir şey yani,"diyerek dolabıma doğru ilerledi. "o yüzden hazırlanmaya başlasan iyi edersin çünkü hep çok geçe kalıyorsun!"

ikimizde gülerek başımızı sallarken ben de dolabıma doğru ilerledim. changbin ve felix, jisung'un da orada olacağına emindim.

sabah beni zor duruma düşüren oydu. sanırım akşam da sıra bendeydi.


[@minseungmin 1 yeni gönderi paylaştı.]

]

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
bottom bitch •minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin