(chase atlantic dinlemeniz tavsiye edilir.)
minho's pov
"hâlâ kızgın mısın?"emniyet kemerimle oynarken gece mavisi saçlarıyla aynı renk olan arabayı süren jisung'a sordum.
yoldan ayrılmayan bakışlarıyla bana cevap vermedi bile. hafifçe gözlerimi üzerinde gezindirip dudağımı büzdüm. arabanın camından bakmaya devam ettim. beni evine götürdüğünde emindim, çünkü o tanıdık 'özel mülk' arazisinden geçiyorduk.
sesli bir şekilde ofladığımda bile ilgisini bana döndürmedi. hadi ama! ona her şeyi açıkladığımız halde kızgın mıydı?
yarım saat önce, hwang şirketi, minho's pov
"birisi bana siktiğimin neler döndüğünü açıklamazsa, hiç iyi şeyler olmayacak."
jisung'un resmen ışınlandığı odaya girip ilk söylediği cümleyle şaşkınlıktan konuşamazken, hyunjin sözü devraldı.
"sakin ol, jisung. minho hyung'u korkutuyorsun."diyerek endişeli bakışlarını üzerimde tuttu. ardından oturduğu koltuktan kalktı ve jisung'a yanımdaki boş yeri gösterdi. "otursana."
jisung bir bana bir de hyunjin'e baktı ve yanaklarının içini ısırdı. neden bu kadar sinirliydi ki? birbirleriyle arkadaşlardı zaten?
yanıma oturdu ve elini dizime yerleştirdi. bu temas hyunjin'in bakışları saniyelik de olsa oraya döndü. jisung ilişkimizden (?) ona bahsetmiş miydi? neden bu kadar rahat davranıyordu?
"biz de parti gecesi nasıl kaçıp gittiğini konuşuyorduk."demesiyle öksürdüm. tam olarak bu değildi, onu nasıl bulduğumu da konuşuyorduk.
"siz nereden tanışıyorsunuz?"diyerek mavi lensli gözlerini bana çevirdi. bugün saçlarıyla uyumlu bir göz rengi tercih ederek canıma kast ediyordu. "beni ilgilendiren tek şey, minho'nun neden burada seninle olduğu?"
yutkundum ve ben de konuşmaya başladım. "sanırım baştan anlatmanın zamanı geldi." kaşları çatıldı ve hyunjin'in odadaki varlığını unutmuşçasına dizimi eliyle okşamaya devam etti.
"bana hiçbir zaman seni nasıl geri bulduğumu sormadın..."diyerek bakışlarımı yere çevirdim. "şirketine girip seni bulmama yardım eden hyunjin'di."
"ne?"ağzı şaşkınlıkla açılırken dudaklarını birbirine bastırıp olayı sindirmeye çalıştı. "sana hyunjin mi yardım etti? beni bulman için?"
anlamazca başını salladı. "beni magazin dergilerinden görüp bulduğunu sanıyordum..."bu da mantıklıydı, ama açıkçası kafam o ara çok iyi olmadığından sen olmasına ihtimal vereceğimi de sanmıyordum.
"resepsiyona sabah seni sormak için gittiğimde bana kim olduğunu kimse söylemedi."diyerek sinirli bir şekilde konuştum. bu da jisung'un suçuydu. otellerinin hiçbir kişisel bilgi vermemesi.
"o arada da otele çekimler için ben geldim,"diyerek burada olduğunu belli etmek adına konuşmayı devraldı hyunjin. "üzgün bakışlarla dolaşan yakışıklı birini gördüğümde de, yardım etmeden edemedim." hafifçe gülerek söylediği bu söz jisung'u ayağa kaldırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bottom bitch •minsung
Adventure"o sorun yaratmıyor ve bir model gibi. bu yüzden o benim sürtüğüm." top! jisung bottom¡ minho -minsung.