Herkese merhabaa! Hikayemiz giderek büyüyor. Şimdiden yüz okumayı geçti bile. Bunu görmek beni ne kadar mutlu ediyor bilemezsiniz. Bu yolculukta yanımda olan herkese tekrar çook teşekkür ederim. Hepiniz iyi ki varsınız...
Bölümün kapağından ve isminden de anlayacağınız üzere yeni bir kişi dahil oluyor. Sizce gelen kişi Gündüz mü yoksa başka biri mi?
Hepinize keyifli okumalar dilerimmm💜
*******
6.BÖLÜM
TEK OLMADIĞIM İÇİN MUTLUYDUM. HEM DE ÇOK...
Notta yazanı kendime uyarlasam kesinlikle şu olurdu: "Bir bilinmezliğin en bilinmedik yerinin tam ortasındayım." Kesinlikle bu olurdu...
Bu binada daha fazla durmak istemiyordum. Eve gitmenin zamanı gelmişti. Bir anda bu kadar çok şey yaşamak biraz ağır gelmişti. Hayatımın geri kalanın her gününün böyle olacağından korkuyordum. Her gün ayrı bir felaketle uğraşmak çok zor olurdu... Hepsinin üstesinden gelecek kadar güçlü değilim. O kadar becerikli değilim. Ben sıradan biriyim. Hiçbir şeyde en iyi değilim. Hatta iyi olduğum bir konu var mı?
Arabanın yanına gittim. Tam binecekken biri bir taş attı koluma. Şaşkınlıkla etrafıma bakındım. Kimseyi göremeyince sinirlendim ve bağırmaya başladım: "Kimsin ya da nesin? Neredesin? Benden ne istiyorsun? Çık karşıma ve bana bu soruların cevabını ver!" Defalarca bağırmama rağmen bir cevap gelmemişti. Demek ki yalnız değildim. Tek olmadığım için sevinmeli miyim yoksa gözetlendiğim için korkmalı mıyım?
Arabaya bindim ve gelen notu okumaya başladım:
"Becerikliydi o. Sıradan olduğunu düşünse de öyle değildi. O, en özel insanlardan biriydi. İyi olduğu onlarca şey varken kendini görmezden gelmeyi seçse de yakında ne kadar yetenekli olduğunu anlayacaktı."
Birisi kesinlikle beni dinliyor. Söylediğim her şeye bir karşılık vermiş. Gündüz her kimse onu bulmamı istiyor. Keşke nasıl bulabileceğimi de söyleseymiş! Tabii bunları yazıp göndermek kolay! Önemli olan burada tek başına yaşamak! Garip garip notların ne anlama geldiğini çözmeye çalışmak, bir yerlerde kilitli kalmak ve cesetleri bulmak işin zor yanı. Notları yazıp göndermek değil...
Eve giderken son dört gündür yaşadıklarımı düşünüyordum. Her şeyi bir süreliğini bırakıp dinlenmeliydim. Buna ihtiyacım vardı...
*******
Eve gider gitmez pijamalarımı giyip hemen uyudum. Bir ara uyandım ve havanın karamış olduğunu gördüm. Saate bakınca 04.18 olduğunu gördüm. Acıkmıştım ama kafamı yastıktan ayıracak gücüm yoktu. Kalkmayı planlarken uyuyakaldım. Uyanınca açlığa daha fazla dayanamayacağımı fark ettim. Zor da olsa kalktım ve mutfağa geçtim. Tost yapmaya karar verdim. Malzemeleri hazırlayıp makinenin içine koydum. O pişerken mesaj gelmiş mi diye telefonumu kontrol etmek istedim. İnterneti kullanabiliyordum. Elektriklerin olması işime yarıyordu. Birden bir bildirim geldi. Şaşırmıştım ve sevinmiştim. Tıklamadan önce kimden olduğuna baktım. "Gunesinsiginagi size mesaj göndermek istiyor"
Birinin mesaj atmasına mı şaşırmalıyım yoksa hesabın ismine mi? Mesaj 04.22'de gelmişti. Şimdi 04.30'du. Çok zaman geçmemişti. Makinenin fişini çekip hemen mesaja tıkladım. Ufak bir donmanın ardından açılmıştı. Şaşkınlıktan ve sevinçten ne yapacağımı bilemiyordum. Okurken heyecanım daha da artmıştı. İşte şunlar yazıyordu:
"Bu gönderiyi görmem beni ne kadar sevindirdi anlatamam. Ailem, arkadaşlarım ve çevremdeki diğer herkes uyandığımda yok olmuştu. Adreste yazana göre evlerimiz çok da uzak değil. En fazla on dakikalık mesafe var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON İNSANLAR: GÜNEŞ VE GÜNDÜZ (DÜZENLENİYOR)
خيال علميYeni bir hayat, yeni bir şehir ve kimsesiz bir yaşam... Uyandıklarında kendilerini tek başlarına bulan Güneş ve Gündüz için her şey daha yeni başlıyordur. Bir yandan özlemle savaşırken bir yandan çevreyle savaşacak ve tüm zorlukları yenmeye çalışaca...