1.8

203 19 55
                                    

Ben geçmişi düşünürken şarkı bitmişti. Neredeyse hiç izlemediğim için başa sardım ve izlemeye başladım.

Birinci dakika da gördüğüm öpüşme sahnesiyle gözlerimi kapatıp kafamı sağa doğru yatırdım. Duyduğum 'Reyyan' sesiyle gözümü tekrar açtım. Ekranda gülen yüzünü görünce istemsizce güldüm bende.

Klibin geri kalanında yine adını bilmediğim o adam vardı. Şarkının bitmesine çok az bir süre kalmışken ekranda yine Ebru'yu ve gülen yüzünü görünce kocaman sırıttım.

Romantik sayılabilecek bu an, acıktığımı hissetmemle mahvolurken ayağa kalktım ve mutfağa doğru yürümeye başladım. Dolabı açıp ne yiyebileceğime bakarken aklıma birlikte yemek yaptığımız, daha doğrusu yapmaya çalıştığımız gün geldi.

7 Ocak 2015

"Ya of Cedi, ya. Her yerim un oldu senin yüzünden." dedi Ebru üstünü temizlemeye çalışırken. "Amma söylendin Ebru ya. Ne güzel pastaya benzedin işte."

"Ben de hayatım boyunca hep pastaya benzemek istemiştim. Çok sağ ol." "Rica ederim, ne demek. Sen ne zaman istersen gel, ben seni pasta yaparım."

O gün Cedi'nin anne ve babası bir akrabalarını ziyaret için şehir dışındaydı. Caner de Gülden ile beraber sanki daha önce hiç görmemiş gibi, bir turist edasıyla Boğaz turuna çıkmıştı.

Cedi acıkınca mutfağa gitmiş ama ortalığı birbirine katmaktan başka bir şey yapamamıştı. O ne yapacağını düşünürken arayan Ebru, durumu öğrenince yardıma geleceğini söylemişti.

Ebru geldiğinde mutfağın hali beklediğinden daha kötüydü. Önce orayı topladı. Sonra ise birlikte ne yemek yapacaklarını düşünmeye başladılar. Cedi daha Ebru ağzına açmadan un paketini önüne koymuş ve "Hadi börek yapalım." demişti.

Ebru başta "O şimdi çok zaman alır, başka bir şey yapalım." dese de Cedi'nin yoğun ısrarı üzerine kabul etmek zorunda kalmıştı.

Ebru hamuru yapmaya çalışırken Cedi yanında durmuş ona direktifler veriyordu. "O vıcık oldu Ebru. Biraz daha un koyalım." "Birincisi vıcık değil, cıvık. İkincisi evet, haklısın." "Haklıyım tabi. Börek profesörüyüm kızım ben. Ben bilmeyeceğim de sen mi bileceksin. Olacak iş değil." "Çok konuştun, çalış biraz da. Git un getir."

Cedi unu 'şefler gibi' havadan attığı için un Ebru'nun gözüne girmişti. Ebru kontrolsüzce elini yüzüne götürünce de hem içinde hamur yaptığı kabı devirmiş hem de her yerini hamur yapmıştı.

Cedi'nin gülerek söylediği şeye "Ne bu şimdi? Komik bu?" dedi Ebru. "Ebru şu an halini görmeden buna komik değil diyemezsin." dediğinde Ebru girişte gördüğü aynada kendine bakmaya gitti.

Aynada gördüğü görüntüyle içinde kahkaha atma isteği uyansa da yalandan kızarak "Her yerimi mahvetmişsin." dedi.

Cedi gülmesini durdurabilmek için kafasını başka yere çevirerek "Tamam, sen temizlen. Ben de benimkilerden giyebileceğin bir şey var mı diye bakayım. Banyo koridorun sonunda sağdaki kapı." dedi.

Cedi gidince Ebru'da banyoya gitti. Aynadaki yansımasına gülerek kendini temizledi. Kapı tıklanınca dikkatini oraya verdi ve Cedi'nin "Bunu buraya bırakıyorum." dediğini duydu.

Kapıyı açınca yerde Cedi'nin sweatshirtlerinden birini gördü. Sırıtarak aldı ve hemen kendi kazağını çıkarıp Cedi'nin sweatshirtünü üstüne geçirdi. Aynada kendine son kez bakıp mutfağa döndü. Mutfağa geldiğinde arkası ona dönük olan Cedi

NOW & FOREVER |CedRu ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin