Bölüm 25: Uzak Bir Yol ve Yakın İhtimaller

2.9K 220 177
                                    

Merhabalar efenim. Finallerim dolayısıyla geçen hafta çok yoğun geçti. Bu hafta da tatile geldiğim için bir hayli rahata ermiş bulundum. Dolayısıyla bölümü de istediğim tarihte paylaşamadım. Umarım sizin sınavlarınız da güzel geçmiştir ya da geçiyordur. Üniversite sınavına giren okuyucularımın, her şeyin istedikleri şekilde olmasını diliyorum. Umarım tüm zorluklara rağmen gülümseyen taraf oluruz 🖤

Paylaştığım bölümlere sınır koymak gibi bir alışkanlığım yok ama bölümü okuyan kişi sayısı ile oylayan ve yorumlayan kişi sayısı arasındaki fark birazcık üzüyor... Bölümü okurken yıldıza basarsanız ve yorumlarınız ile yanımda olmaya devam ederseniz çok mutlu olurum. Yorumların tamamını okuyorum. ⭐️

⭐️ Bir sonraki bölümü de neredeyse tamamladım. Gelen oy ve yorumların çokluğuna göre bu hafta içi yeni bölümü paylaşmayı düşünüyorum.

Bölüm Şarkısı: Güncel Gürsel Artıktay - Uzak Yol (Akustik veya normala versiyonunu dinleyebilirsiniz)

(Spotify'da Sarı Deva adlı çalma listesinde tüm şarkılar mevcut) + Kendime ait birkaç listeyi daha paylaştım

Herkese keyifli okumalar...

"Nehir Hanım, maillerinizi kontrol ettim. Uluç Demir Bey, Perşembe günü yapacağınız toplantıyı daha erken bir tarihe çekip çekemeyeceğinizi soruyor."

Önümdeki ajandada göz gezdirdiğimde Salı günü öğleden sonra bir saatlik bir aram olduğunu görmüştüm. Oğuz kusura bakmasındı, işleri şu sıra fazlasıyla aksatmıştım. Bal böceğim ile geçirdiğim zamanları seviyordum ama işkolik Nehir tarafımı da bastıramıyordum. Sanki bu tarafımdan uzaklaşırsam, kendime olan saygımda da eksilmeler olurmuş gibi hissediyordum. En büyük kavgalarımı kendimle ettiğim için de böyle bir duruma düşmeyi istemiyordum.

"Toplantıyı Salı gününe çekebileceğimizi iletebilirsin Şirin."

Elindeki küçük not defterine yönelttiği dikkatli bakışlarını gördüğümde tebessüm etmiştim. İşine olan saygısını kaybetmiyordu. Her an gözümün içine bakıyordu ve ona vereceğim talimatları bekliyordu. Son zamanlarda yaşadığı maddi sorunlardan da haberim vardı. İşimin patronu olduğum için ona küçük bir sürpriz yapabilirdim.

Her şeyden önce çalışanlarımızın verimliliğini önemsediğimiz için verimlerini arttırmaya yönelik çalışmalar yapmayı da politikamız haline getirmiştik. Neşet Özbey, düşmanlarına karşı gaddar bir adam olabilirdi ama çalışanları söz konusu olduğunda daima doğru olduğuna inandığı şeyi yapardı. Yanında yetiştiğim için ben de aynı titizlikle hareket etmeye alışmıştım.

"Gün içerisinde muhasebeye uğrarsın Şirin."

Elindeki not defterini düşürdüğünü gördüğümde, yüzüme yalancı bir öfke ifadesi yerleştirip Şirin'e bakmaya devam etmiştim.

Ağız tadıyla bir iyilik yapamayacak mıydım?

"Bir yanlışım mı oldu Nehir Hanım? Ne olduysa söyleyin lütfen, hemen düzeltirim. Bir şeyi eksik mi yaptım? Yapmışımdır. İzin verin düzelteyim. Lütfen Nehir Hanım, bu işe çok ihtiyacım var."

Ah canım benim, kaç aydır yanımda çalışıyorsun. Canını dişine takarak çalışan birinin ekmeğiyle oynamayacağımı öğrenemedin mi? Anladığım kadarıyla öğrenememişsin. Bu da sana ders olsun Şirin. Cani miyim canım? Nasıl lanse ediliyorsam, cadı falan olduğumu düşünüyorlar. Daha neler yahu?

"Beni rahat bırakırsan sevinirim Şirin. Muhasebeye gidebilirsin."

Beni ikna edebileceğine olan inancının yüzünden silindiğini anladığımda, yere düşen eşyalarını topladıktan sonra odamdan çıkmıştı.

Sarı DevaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin