Nare

Nare 20| Cehennem (Sezon Finali)

Yazılma Tarihi: 13 Haziran 2021 

Yayımlanma Tarihi: 27 Haziran 2021

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayalım.

Keyifli okumalar.

• • •

İnsanın içini titreten bir soğuk sarmıştı etrafı. Birazdan çıkacak yangından habersiz bir soğuk.

Zeynep Hanım, eşi ile beraber oynayan minik kızını izlerken yüzündeki gülümsemesini eksik edemiyordu. 

"Hilal! Dikkatli ol anneciğim, düşeceksin," diye uyarısını yapmadan edemedi. Bulundukları yer karla kaplı olsa da, karın üstünü örttüğü taşlar onu korkutuyordu. 

"Ben ilgileniyorum! Sen Hazal'ıma iyi bak." Kemal Bey'in uzaktan gelen sesi ile eli karnına gitti. Ufak hareketlerle karnını sıvazlayıp üstündeki şala sarıldı. 

Dört gözle minik prenseslerini bekliyorlardı. 7. aylarını çoktan tamamlamışlardı, bütün hazırlıklar hazırdı. Geriye sadece doğum kalmıştı.

Ankara'nın havası sanki bugün daha kasvetliydi. Uzun ağaçların üstünde görünen gri bulutlar korkunç bir görüntü yaratıyorlardı. 

"Kemal! Hadi gidelim. Hava soğudu, kimse de kalmadı zaten." Birkaç metre ileride oturan genç çiftten başka kimse kalmamıştı. İçinde büyük bir sıkıntı vardı. Derhal buradan gidip evinde uyumak istiyordu.

"Tamam, hayatım. Gün Işığım gel hadi, gidiyoruz."

"Ama ya... Daha tam oynayamadım." Annesinin yanına gidip ellerini annesinin diz kapaklarına koydu. Başını omzuna doğru eğip şirince konuşmaya başladı.

"Anneciğim," dedi son heceyi uzatarak.

"Söyle bir tanem."

"Biraz daha kalsak. Olmaz mı? Hem kardeşimde oynamak istiyordur. Değil mi Hazal?" Kulağını hemen önünde duran şişkin karına yasladı.

"İstersin değil mi? Bak anne! İstiyormuş."

"İstemiyordur sana öyle gelmiştir."

"İstemiyor mu? Ama herkes karla oynamayı sever."

"Bebeğim ama o daha minicik bir şey. Karla oynayamaz ki. Hem daha doğmadı bile!"

"O zaman hemen doğsun! Onunla kar topu oynayıp, kardan adam yapacağım."

Genç kadın derin bir nefes aldı. "Yaparsın bir tanem," derken minik kızın atkısını düzeltiyordu. "Ama doğması için eve gitmemiz gerekiyor. Çünkü büyümesi gerek."

Dudaklarını büzüp kafasını aşağıya yukarıya salladı. "Gidelim o zaman." 

Genç kadın belini eliyle destekleyerek ayağa kalktı. "Babanın elini tut hadi."

Minik adımlarla babasının yanına gitti. Bir eliyle annesinin elini, diğer eliyle babasının elini tuttu. 

"O zaman eve gidelim ve kardeşim doğsun!"

"Masum kızım," diye mırıldandı Kemal Bey. Dudaklarını birbirine bastırdı. Birisini ona daha vaktinin olduğunu söylemeli, diye düşündü.

Arabaya bindiklerinde Hilal etrafına bakındı. "Baba deniz kızım orada kaldı. Alabilir miyiz? Lütfen!"

"Nerede bıraktığını hatırlıyor musun bir tanem?"