Eski sevgilisiyim

10.9K 987 1.8K
                                    

Başımdaki ağrıyla gözlerimi araladım. Çok fazla ağrımıyordu aslında ama oldukça sinir bozucuydu. Başımı söküp atmak istiyorum desem tam tarif etmiş olurum sanırım.

Bilincimin yavaş yavaş yerine gelmesiyle belimi sarmış bir çift kol fark ettim. Resmen sığınmış olduğum gövdeden başımı kaldırıp kolların sahibine baktım. Hyunjin'den başkası değildi. Yine yerinde durmamıştı anlaşılan.

Nefesi hala düzenliydi uyuduğu apaçık ortada. Uyanmamasına dikkat ederek kollarını belimden ayırdım. Yavaşça doğrularak dizlerimi kendime çektim ve oturur pozisyona gelip Hyunjin'i incelemeye başladım.

Uyurken o kadar masum görünüyordu ki şu ana kadar tanıdığım Hyunjin kesinlikle bu uyuyan Hyunjin'den bambaşka birisiydi. Yüzüne yapışmış alıp verdiği nefesler yüzünden hareket eden saçlarını uyandırmamaya dikkat ederek kulağının arkasına attım. Şimdi yüzü daha çok ortaya çıkmıştı.

Hafif silik olan gözünün altındaki bene ilk defa dikkat ediyordum. Özenle yaratıldıktan sonra yapılan son dokunuş gibiydi. Dudakları çok dolgun ve renkliydi, burnu düzgün ve şekilliydi. Yüzünde kusur bulmak çok zor hatta imkansızdı.

Onu ilk defa bu kadar inceleme fırsatı bulmuştum ve incelemeye başladığım ilk andan itibaren kusursuzluğunun farkına varmıştım. Gerçekten büyüleyiciydi.

Komodin'in üzerinden telefonumu alıp saate baktım. Daha 8 di Jisung yarım saate uyanırdı normalde ama alkolün etkisiyle daha fazla uyurdu büyük ihtimalle.

Telefonu geri bırakıp yatak başlığına yaslandım ve Hyunjin'in başını bacağıma koyup saçlarıyla oynamaya başladım. Saçlarımla oynanmasına da başkasının saçlarıyla oynamaya da bayılırdım. Hem rahatlatıyordu hem de ilgi hoşuma gidiyordu.

Hyunjin'in ipeği andıran saçlarının arasından parmaklarımı geçirip okşuyordum. Saçlarının uzunluğu ona çok yakışıyordu büyük ihtimalle kısaltmasını hiç istemezdim.

"Saçlarımın okşanmasını sevdiğimi şu an fark ettim."

Hyunjin'in uykulu olduğu için boğuk çıkan sesine gülümsedim. Dediği şey bile zor anlaşılıyordu. "Saçlarını ilk okşayan kişi ben miyim?" Küçük bir "hı hı" sesi çıkarttıktan sonra tek kolunu bacağıma sardı. Şu an bacağımı bildiğiniz yatak olarak kullanıyordu.

"Neden gece buraya geldin?" Şikayetçi fazla değildim ama merak ediyordum. "Canım istedi." Hala okşamaya devam ettiğim saçlarını örmeye başladım. Konuyla alakasız olarak örgülü saçın Hyunjin'e ne kadar yakışacağı geçiyordu kafamdan.

"Hyunj-"  Sözümü yarıda kesip konuşmaya başladı. "Hyunjin ben senin doktorunum. Hyunjin bunun olması doğru değil. Hyunjin bu bulunduğumuz konum çok yanlış."

Başını kaldırıp gözlerini yüzüme sabitledi ve devam etti. "Hangisini söyleyeceksin?" Sakin olmasına rağmen ciddi çıkan sesi kaşlarımı çatmama sebep oldu. Bugün biraz agresif miydi yoksa hala alkolün etkisinde miydi?

"Saçlarının kenarını öreyim mi sana yakışır diyecektim." Derin bir nefes verip gözlerini kapattı ve tekrar başını bacağıma koydu. "Hayır."

"Kahvaltı hazırlamaya gidelim mi?"

"Hayır."

"Çocukları uyandıralım mı?"

"Hayır."

"Kalkmayı düşünüyor musun?"

"Hayır."

"Öpüşelim mi?"

"Hayı- bir dakika evet ne? Yani hayır değil evet. Evet ne anlamında demedim yani ne demek anlamında değil yani cevap olarak evet dedim hayırın zıttı olan."

Doctor | HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin