Bu sefer gitmek yok doktor

10.8K 930 2K
                                    

"Cazibeme karşı gelemeyecekmiş gibi bakıyorsun doktor." Gözlerimi Hyunjin'in dudaklarından ayırıp gözlerine çevirdim. Küstah bakışlarıyla yine çok sinir bozucu görünüyordu. Eğer konuşmasaydı gerçekten biraz sonra yaşanacak olan şeyin devamı evde gelebilirdi. Çünkü bu sefer kendimi tutabilecek gibi değildim.

"Cazibe? Nerede göremiyorum da?" Dudaklarını ısırıp burnunu kulağıma sürttü ve dudaklarıma yaklaştı. "Hmm istersen gösterebilirim."

Kıkırdayıp yakasını tuttum ve kendimden uzaklaştırdım. Şu günü sağ salim atlatsam iyi olacaktı.

"Bu akşam bir şeyler içelim mi? İstersen bizim evde istersen bara gideriz."

Umarım sadece benden bahsetmiyordur çünkü Hyunjin'in yanında alkollü bir şekilde durursam pek normal şeyler olmazdı.

"Kız arkadaşının bunu çok hoş karşılayacağını düşünmüyorum."

Hayır arkadaşlar tabiki laf sokmadan yerimde duramıyorum.

"Kız arkadaş? Ha şu tek gecelik olan. Hiç sanmıyorum yüzünü bile hatırlamadığım bir kızın evime karışması saçma olur değil mi?"

Bana ne ki ister yüzünü hatırlar ister hatırlamaz çok da umrumda değildi zaten. "O zaman bizimkileri toplar gelirim akşam."

Çatık kaşlarıyla neredeyse birleşmiş olan gözlerini denizden alıp bana çevirdi. "Sizinkileri çağırdığımı hatırlamıyorum."

"Tek başıma "senin evine" gelip alkol alacak kadar aptal gibi mi gözüküyorum?"

Göz devirip ofladıktan sonra denize geri döndü. "Hay sikeyim tamam gelsinler."

Zafer sırıtışımı yüzüme yerleştirdim. Her zaman temkinliyimdir.

"Yarınki randevunuzu unutmayın bay Hwang."

"Bana bay Hwang demeni sevmiyorum doktor."

"Bana doktor demenizi sevmiyorum bay Hwang."

"Peki doktor."

"Peki bay Hwang."

Sanırım birbirimize böyle hitap etmeye devam edecektik. Nasıl başladıysa öyle devam edecek misali. Ne kadar hoşlanmasam da alışmıştım böyle hitap etmesine.

Hyunjin oturduğu yerden kalkıp üzerindeki kumları silkeledi.

"Akşam görüşürüz."

"Görüşürüz."

***

"Ben size dedim tekila değil de bira alalım diye. Şimdi shot mı bardak mı karar veremeyeceğiz."

Chris sabır dilercesine gökyüzüne bakıp elindeki alkol şişelerinin dolu olduğu poşetlerle bahçe kapısını açtı. "Kapa çeneni Jisung."

Buraya gelene kadar bira mı daha iyi tekila mı savaşı yaptılar ama tekilanın alkol oranı daha yüksek olduğu için tekilada karar kılmıştık. Jisung bu durumdan hiç memnun olmadı tabi. Gelene kadar söylendi aptal.

"Ne bok içerseniz için bana ne."

Hızlı ve sinirli adımlarıyla Chris'e omuz atıp kapıya koştu ve alacaklı gibi çalmaya başladı. Jisung Jisung du asla değişmeyecek ve bunu bilmek beni mutlu ediyor.

Kapıyı gülümseyen suratıyla Minho açtı. Tam gülümsemesine karşılık verecektim ki Jisung'un Minho'nun boynuna "Aşkım." Diye atlamasıyla tüm gülmeye hazırlanan kaslarım bir anda gevşedi.

Doctor | HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin