"Kanayıp ne kadar tutabilirsin gül uğruna dikeni?
Ne gelen anladı ne giden olanı biteni"
"Ömrümü uğruna harcayacağım birini değil, uğruma ömrünü harcayacak birini seveceğim." dedim anneme.
"Seveceğin kişiyi sen seçemezsin kızım."dedi yaşlı gözlerle babamın resmine bakarken.
Babam bundan iki sene önce annemden boşanmıştı. Fakat annem hala bu durumu kaldıramıyordu. Sinir krizleri ve yaşadığı depresyonda cabasıydı. Gözlerimi devirip sigaramı kül tablasına bastırdım ve sakin adımlarla annemin olduğu koltuğa doğru ilerledim. Elindeki çerçeveyi alıp hemen yanımdaki ahşap sehpanın üzerine bıraktım.
"Şu adam için ağlamayı kes lütfen. Sana yıllarca gerek fiziksel gerek psikolojik şiddet uygulamış biri o." derin bir nefes alıp yüzüme düşen perçemleri kulağımın arkasına sıkıştırdım. "Sürekli eğitim durumunla seni ezmeye çalışan, onun için yaptığın fedakarlıkları görmezden gelen, ömrünün en güzel yirmi yılını kahırla geçirmene neden olan, bir gün bile güler yüz göstermeyen adam o. Lütfen artık anne kendini toparla."
"Çabalıyorum."dedi hüzünle bir sesle. Şiş gözleri ve benzi solmuş teniyle epey yıpranmış gözüküyordu.
"Ben gidiyorum."dedim düz bir sesle.
"Kızım yüzünü ayda yılda bir görüyorum. Bunca zaman sonra ilk defa evine geldin bari bugün benimle kal."
"Anne yine başlama lütfen."dedim sıkıntıyla nefes verip. "Büroya gidiyorum birkaç işim var. Sonra da evime geçerim."
"Abini de mi beklemeyeceksin? O da seni çok özledi kızım bir görseydi en azından."
"Ben bir söz verdim anne, bu mahallede bu kadar kalmam bile hata. Bir şeye ihtiyacın olursa beni ararsın. Sana yemen için bir şeyler sipariş ettim. Hepsini bitirip ilaçlarını içiyorsun ve bana fotoğrafını atıyorsun tamam mı?"dedim yanağına bir buse kondurup. Dağılmış ince telli sarı saçlarını ellerimle düzelttim.
"Seni seviyorum."dedim burukça gülümseyip.
"Ben de seni seviyorum güzel kızım."
" Abim gelecek bu gece değil mi?"
"Gelir birazdan kızım sen merak etme."
Kafamı sallayıp kapıya doğru ilerledim. Askılıktaki ceketimi ve siyah çantamı alıp iki katlı müstakil evimizden ayrıldım.
Mahalledeki kimseyle konuşmadan ayrılmak ilk dileğimdi. Hızlı adımlarla arabama doğru ilerledim. Siyah renkte beni idare eden sıradan bir araçtı.
Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Geçmişimi gömdüğüm mahalleye yıllar sonra gelmek yaralı kalbimin, ruhuma atılan dikiş izlerinin sızlamasına neden oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAHTIMIN KARASI
ChickLit[TAMAMLANDI.] Savaş, bana kıymaz kıyamaz dediğim ne varsa yapmıştı. Aldığım nefeste o, aldığı nefeste ben varım sanıyorken, herkes yapar o bana ihanet etmez derken beni paramparça etmişti. Bin parçaya bölünmüş, bin parçam bin yere saçılmıştı. Ben on...