BOXER.||Ackerman.

19•

"Ah, sana bir şey diyecektim unuttum." Dedi Murao, birden bir şey hatırlamış gibi.
Levi'ya bakıp elini kendi yanağına koydu.
"Bil bakalım kimi gördüm ben?"

"Tiana'mı?"

"Hayır, asla bilemezsi- ne?" Kaşlarını çatarak ona baktı." Sen nereden biliyorsun?"

"Kulübe gitmiş, Erwin'e beni falan sormuş. Çok önemsemediğimden analtma gereğinde bulunmadım."

"Bana da seninle ilgili türlü türlü şeyler saçmaladı, ne tuhaf birisi..."

"Zamanında arkadaşın değil miydi?" Dedi Levi, mısırından yiyip televizyona bakarak.
"Seni çok uyardığımı hatırlıyorum."

"Lisedeydim lisede!"
Murao, mısırından ona attı.
"Üstüme gelme. Ben hamileyim."

"Bir de başımıza bu çıktı..." gözlerini devirmişti. Yere düşen mısırı alıp kenara koydu." Sinirini etrafı kirleterek çıkarmasan olmaz mı? Belim çıktı da temizleyene kadar çünkü."

"Ben hamileyim, sus."

Levi, gözlerini sertçe yumup dudaklarını birbirine bastırıp sinirle nefes alıp verdi ve Murao'ya baktı.
"Sus, o bebekleri oraya ben yerleştirdim."

Murao, şaşırarak ona baktı.
"Aişşşh... çok ayıp cidden."

"Bak sen şu işe, hamileyim derken çok rahattın işin ucu sana dokununca mı ayıp oldu?"

Murao, mısırını kovasından alırken Levi, işaret parmağını onun önüne tuttu.
"Sakın! İnan hiç tavsiye etmem."

"Tch." Televizyona dönüp ağzına mısırını attı." Sinir bozucu şey."

"Gittikçe ben oluyorsun, hiç hoşuma gitmedi."

"Ne yapayım?"

"Heey!"

"Tamam tamam..." Levi'ya bakıp güldü." Tipe bak."

İç çekerek, tamamen Murao'ya doğru döndü.
"Kim demiş iki çocuk babasıyım diye? Seninle beraber üç çocuğum var benim."

"Ben mi çocuğum?" Dedi Murao, gözlerini kısarak Levi'ya baktı." Ben-"

"I-ı! Sakın."

Gözlerini devirmekle yetinmişti.

"Ee, neler söyledi sana?"

"Hoşuna mı gitti?" Dedi trip atar bir şekilde Murao." Bir ânda konu ilgini çekti."

"Ne alaka? Merak ettim sadece."

"Beni ezikleyip seni övdü işte, takıntılı bu kız hiç iyi değil cidden." Dedi Murao elini havada sallayarak." Hiç hoş görmüyorum durumunu."

"Bak sen şu işe, yeni mi fark ediyorsun?"

"Daha evvel yapmadık mı bu konuşmayı?!"

"Ben haklıyım demek hoşuma gidiyor çünkü ben haklıyım."

"Haah." Dedi gülerek." Ayrılırken de ben haklıydım."

"Bu istisnai bir durumdu!"

"Ee yani?!"

"Yani istisnalar kaideyi bozmuyor."

"Of..." çenesini eline dayamıştı." O zamanlar çok tatlıydın cidden."

"Hâla aynıyım, ben değişmedim. Sen de öyle."

"Hayır, o zamanlar daha tatlıydın."

"Neyim tatlıydı?" Diye sordu Levi, mümkünmüş gibi daha fazla somurtarak." Aynıyım işte."