Hoş geldiniz çimlerimm.
İyi okumalarr🦋
Emir'le çıkmaya başlayalı tam tamına üç hafta oldu. Bu üç hafta bizim için sorunsuz geçmişti. Abim, Emir'le konuşmuştu. Yalnız konuştular ve bana ikisi de ne konuştuklarını söylemiyor. Hadi abim tamam. Emir, benim sevgilim be. İnsan sevgilisine anlatmaz mı? Anlatmıyor vallahi.
Bizim için her ne kadar sorusuz geçse bile Kumsal için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Özcan sürekli rahatsız etmiş ve durumu yanlış anladığını söylemişti. Çok pardon da Özcan, salak mıyız lan biz? Kızı, Kumsal'ın gözü önünde yiyip bitirmişsin. Bir de gelmiş yanlış anlaşılma diyorsun. Pes vallahi. Ensar ve Emir'in uyarıcı bir şekilde konuşmaları üzerine olayın peşini bırakmıştı. Şükür.
Alp'le şu an iş birliği içerisindeyiz. Özcan böyle bir şerefsizlik yapmamış olsaydı emin olun Alp konusunu Kumsal'a hiç açmazdım. Ama gelin görün ki Özcan bu şerefsizliği yaptı. Henüz Kumsal'ın haberi olmasa da ben ve Alp bu konu üzerinde çalışıyoruz. Umuyoruz ki başarılı olacağız.
Yelda Teyze'nin tedavisi devam ediyor. Doktor ilk zamanlara kıyasla çok daha iyi olduğunu söylüyor. Yelda Teyze, bu iyi olmayacakta ne olacak? E tabi Arda'da aşırı mutlu. Ama üzerinde gereksiz bir mutluluk var. Fazla gereksiz. Aşık olduğunu düşünüyorum ama beyefendi bana hiçbir şey anlatmıyor. Yumurtanın kapıya dayanmasını bekliyoruz.
Bu detayı vermeden geçemem. Can, biriyle konuşuyor. Şu an flört gibi bir şeyler. Ama umarım devamı gelmez. Kendisi Sude olur. Yaklaşık iki yıl boyunca Emir'i seven düşmanım. O yüzden Can'la olmamaları lazım. Hem ben, Can'a çok daha iyilerini ve güzellerini bulurum.
Tuana'ya gelecek olursak kendisi bu aralar çok sessiz. Emir'i sevebilir. Ona bir şey demiyorum ama sevgilisi varken onunla bu konu hakkında iletişime girmeye çalışması çok yanlış. Tabii bu durum bana göre yanlış. Tuana'ya göre pek öyle değil gibi.
Her şey yolunda gidiyor ve hiçbir sorun yok. Bu hiç hayra alamet bir durum değil. Öyle değil mi? Ağzımı hayra açayım da ben, malum şom ağızlı bir insan olduğum için...
.
Telefonumun çalmasıyla başımı gömdüğüm edebiyat test kitabımdan kaldırdım. Ensar arıyordu. Hiç normal bir durum değil bu. Yerimden kalkıp telefonu açtığımda Ensar bağırmaya başladı.
"Okulun en güzel kızı, yengelerin bir tanesi. Verda'm" diye bağırdı. "Çenenin bağı kopsun Ensar. Ne bağırıyorsun?" dedim çemkirerek. "Yardımına ihtiyacım var." dedi nefes nefes. Ne haltlar yiyordu acaba?
"Ne yardımı Ensar?" sordum. Yatak başlığına dayadığım yastığa sırtımı yaslayarak. "Aşık oldum ben." dedi ve derin bir nefes aldı. Kime aşık oldu acaba? Sormayı dene Verda.
"Kime lan?" dedim daha çok yayılırken. "Kuzenine." dedi. Ne dedi? Kuzenime aşık olduğunu söyledi değil mi? Yanlış duymadım. Hangi kuzenime?
"Hangi kuzenime aşık oldun. Uzak dur bizden be. Sal beni bir." dedim yayıldığım yerde doğrulurken. "Hangi kuzenin olacak Verda? Melis olan kuzenin tabii ki de." dedi bıkkın bir sesle. Bıkkın olması gereken kişi ben değil miyim burada?
"Nerden gördün de aşık oldun be?" dedim tekrar yayılırken. Rahatım. Neden mi? Melis'in sevgilisi var. Hem kız bizden küçük. Bir de kendinden küçük birine göz dikmiş. Terbiyesiz oldu bu çocuk.
"Uzak dur kuzenimden." diye cırladım. Tam konuşacağı sırada devam ettim. "Ayrıca Melis bizden iki yaş küçük ve sevgilisi var." dedim ve karşı taraftan yalancı bir hıçkırık sesi geldi. Ardından yalancı bir ağıt ve ağlama sesleri...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BUL BENİ/texting
Teen Fiction-Bu kadar zor mudur kazanmak? -Savaştığın ve istediğin sürece hayır.