| Aksel |
"Binanın sağ kanadını temizledim." dedi Ali. Kulaklığımı düzeltip silahımın sürgüsünü çektikten sonra yaslandığım duvardan ayrılıp kapıları koruyan korumlara nişan aldım. Patlayan silahlar arasında benimki kaybolurken yere düşen bedenlerin arasından geçtim.
Sağıma dönecekken kolumu sıyıran kurşunla karşımdaki adamı alnından vurduğumda yüzüme sıçrayan kanı elimin tersiyle silmeye çalıştım. Bundan nefret ediyordum. Kesinlikle birilerinin canını almaktan nefret ediyordum ancak Eflâ'ya dokunarak hayatlarının hatasını yapmışlardı.
"Eflâ'nın tutulduğunu düşündüğüm odaya gidiyorum." Sevgi'nin dediğini onaylayıp yürümeye devam ettim.
"Ben uzağım,buradakileri temizleyeceğim. Eflâ'yı bulursan onu hemen buradan çıkar." dediğimde Sevgi,
"Tamam." demişti.
Rutubetli duvarların üzerindeki yılan desenleri sinirlerimi germeye yetiyordu. Bunu Arda'nın yaptığı aklıma gelmezdi. Adamlarımı vurmasını acemliğine bağlamıştım,daha doğrusu kendimi kandırmıştım. O basit bir muhasebeciydi,ne işi olurdu çatışmada? Görmek istememiştim o zamanlar.
Araf benden habersiz onu işten çıkarmıştı. Eflâ'yı neden istediğini tam olarak anlamamıştım ama umarım hırs,intikam uğruna ona zarar vermemiş olurdu.
Gerçi artık bunların bir önemi yoktu,her hatanın bir bedeli olurdu. Arda,bunu ölerek ödeyecekti. Basit ölümlerle değil,acıyı dibine kadar yaşatacaktım ona. Benim hissettiğim gibi,etinden canı koparılıyormuş gibi hisettirecektim.
Tahta kapıyı yavaşça açıp içeriyi kontrol ettiğimde kimsenin olmadığını görüp tekrar koridora döndüm. Yer yer kan olmuş koridor,bomboştu.
"Batı tarafına hiç geldiniz mi?" dedim kulaklığıma dokunup.
"Hayır?" dedi Çağlar. "Şu an herkes ya doğuda,ya güneyde. Oraya sen ve Zeynel gidecektiniz." diye devam ettiğinde sesimi çıkarmayıp sola saptım.
"Oda boş,2.katı temizledim." dedi Sevgi.
"Neredesin güzelim?" diye mırıldandım umutsuzca.
Cızırdayan lambalar dışında tek bir ses dahi yoktu. Titreyen telefonumla kaşlarım çatıldığında silahımı diğer elime alıp telefonu cebimden çıkardım. Ekrandaki tanıdık olmayan numaraya bakıp anında açtığımda Arda'nın iğrenç sesi kulaklarıma ulaşmıştı."Merhaba Aksel,nasılsın?" dediğinde cebap vermedim. Onun yerine karşıma çıkan adamı vurduğumda adam bağırarak yere düşmüştü. Yerde yavaşça kan kaybederken,gözlerinin ışığı sönmüştü. Bunları izlerken Arda da benimle birlikte dinlemişti.
"Eflâ dışında kimseye merhametin yok değil mi?" dalga geçen sözlerine aldırış etmedim.
"Niye aradın?"
"Misafirliğe gelmişsin habersiz,ayıp ayıp. Her neyse madem geldin ben de dedim ki güzel bir karşılama töreni hazırlayayım."
Merdivenlere geldiğimde seri adımlarla çıkmaya başladım. Muhtemelen en üst kattaydılar.
"Ee naptın?" deyip sigaramı dudaklarıma yerleştirdim. Çakmağı çaktığımda yanmayınca nefesimi verdim. Üzerimdeki bu sakinlik can sıkıcı bir hal almaya başlamıştı.
"Eflâ ile güzel bir gösteri." dediğinde kaskatı kesilen vücudum geriye doğru sendelemişti. Son anda merdivenin korkuluğuna tutunup dengemi sağladım.
"Ne diyorsun orospu çocuğu?!" yüksek sesim binayı çınlattığında Arda kıkırdamıştı.
"İşte böyle...Ölüm sessizliğin canımı sıkmıştı,sinirli halin daha iyi."
![](https://img.wattpad.com/cover/251023551-288-k366117.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFLÂ ➳ bxb
Разное[TAMAMLANDI] "Saymayı bırak." yumuşak sesiyle ona baktım. "İsteyerek olmuyor." derin nefes alıp beni göğsüne bastırdı.Sevgisini en çok hissettiğim anlardan birisindeydik. Gülümseyip konuşmaya devam etti. "Sakinleşmen için sana şarkı söylememi ister...