Bölüm şarkısı: Cem Adrian- Bana ne yaptın
|Aksel|
"AKSEL!" diye çığırıp üzerime atlayan güzel sevgilimle dudaklarımdan bir kıkırtı döküldü.
Onu o kadar özlemiştim ki,dört gün yıllar gibi gelmişti. Ciğerlerime dolan kokusu kaslarımın gevşemesine sebep olduğunda gülümseyerek yüzüme baktı."Güzelim.." deyip şakağını öptüğümde dudaklarını birbirine bastırdı.
"Çok özledim seni,neden aramadın?" dedi huysuzca. Buluşamasakta en azından arayabilirdim ama o kadar gergindim ki bunu ona yansıtmaktan korkmuştum.
"Üzgünüm güzelim çok yoğundum." deyip yüzünün her santimine ufak öpücükler bırakmaya devam ettim. Öpücüklerim zihninin bulanmasını sağlıyordu bunun bilincinde olmak bir yerlerimi rahat bırakmıyordu. Kollarımı daha da sıkılaştırdım.
"İçeri geçelim hadi," deyip belinden tutarak kucağıma aldım. Günlerin yorgunluğu üzerimdeyken biraz zorlanmıştım. Ama umrumda değildi. Onun olduğu her yer,her an cennetti.
"Yatak odasına gidelim." dediğinde kaşlarımı kaldırdım.
"Yorgun olduğunu biliyorum. Ve dinlenmen için elimden geleni yapmaya geldim." bilmiş bilmiş konuşurken burnunu öptüm.
"Nerden biliyorsun yorgun olduğumu?" dediğimde başını omzuna yasladı.
"Hissettim." dediğinde odaya girmiştik. Kucağımdan inip dolaba yöneldiğinde üzerimdeli tişörtü çıkardım. O dolabımdan kendine giyecek bir şeyler ararken kendimi yatağa attım.
Gözlerimi ona diktiğimde tişörtünü bir hamlede çıkarmış eli pantolonuna gitmişti. Yutkunup başımı yastığa gömdüm. Bakmamdan rahatsız olabilirdi.
Yataktaki kıpırtılar ve omzumda hissettiğim sıcak elle başımı yana çevirdim. Sırtımda gezen elini umursamamaya çalışıyordum ama karşımdaki yıllardır sevdiğim kişiydi. Bu imkansızdı.
| Eflâ |
Gün doğarken huzurla uyuyan sevgilimin yüzünü 128.kez inceledim. Sabaha kadar uyumamış bu fırsatı değerlendirmek istemiştim.
Kirpiklerini saymış,yüzünü sevmiş,ufak tefek kaçamak öpücükler bırakmıştım.
Sevgi anlamsız bir şeydi gerçekten. Sabit bir yere en uzun on saniye bakabilirken onu saatlerce izlemem büyük ironiydi.
Kalbim hızlanırken kirpiklerine tüy gibi bir dokunuş bırakıp alnını öptüm. Onu öpmeyi seviyordum,dudaklarım kutsanıyordu. Ruhum arınıyordu...
Güneş ışınları yüzüne vururken hareket ederek onu rahatsız etmek istemediğim için elimle yüzüne siper ettim. Yüzüne düşen gölge,ruhuma yansımış gibi canım yanmıştı. Tatlı bir sızıydı,çok sevmekten korktum. Tanrı yanıma bırakmazdı çünkü.
Huzuru hissetmek istedim,karnımdaki kelebekler yok olmuştu artık. Sadece huzur vardı. Kelebekler ölmüş ruhuma bir sarmaşık gibi dolanmıştı ruhları.
Hafifçe kıpırdadığında nefesimi tuttum. Göz kapakları yavaşça aralanırken elaları yeşillerime tutunmuştu. Yerinde hareket edip biraz uzaklaştıktan sonra gerindi. Belimden tutup üstüne çektiğinde yüzünü boynuma yaslamış,birkaç öpücük çalmıştı.
"Günaydın meleğim." dediğinde gülümsedim.
"Günaydın," diye fısıldadım. Sağ kaşındaki üç milimlik yara izine dudaklarımı bastırdım. Her bir yarasından öpmek istiyordum,
kanayan yaraları da dahildi buna. Ne çok şey istiyordum.Aciz dualarında yer almak istiyordum,tüm beyazlar utanç içindeyken siyahına boyanmak istiyordum. Kalbinin kapılarına şovalyeler dikmek,belki de koparılmış kanatlarımdan öpmesini istemek.
Saçmaydı,imkansızdı ama en çok beni bırakmasın istiyordum. Kollarını sıkılaştırıp göğüs kafesine hapsetti beni. Ve ben yaşadığımı birkez daha hissettim.
**
Acımıyor ellerim,avuçlarım.Bana ne yaptın çocuk? A.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFLÂ ➳ bxb
Rastgele[TAMAMLANDI] "Saymayı bırak." yumuşak sesiyle ona baktım. "İsteyerek olmuyor." derin nefes alıp beni göğsüne bastırdı.Sevgisini en çok hissettiğim anlardan birisindeydik. Gülümseyip konuşmaya devam etti. "Sakinleşmen için sana şarkı söylememi ister...