13.

11.6K 666 8
                                    

Pamir'in geleceğine dair attığı mesajdan sonra saatler birbirini kovalamış duvardaki saatten çıkan tıkırtılar beynimi kemirmekten başka bir şey yapmamıştı.

İyiden iyiye sıkılmaya başlamışken telefonumun titremesiyle derin nefes aldım. Açtığımda Pamirden burada olduğunu bildiren mesajla ayağa kalktım. Ani kalkışımla başım dönmüş biraz sersemlemiştim. Saatlerce yağmur altında kalmamdan dolayı yanan tenim işimi zorlaştırıyordu.
Telefonum yanımdaydı hiçbir şeyime dokunulmamıştı,bu burada zorla tutulmadığımın kanıtıydı. Fakat bilemezdim. Usluca durduğum için bir şey yapmıyor olabilirlerdi. Gitmeye kalktığım an her şey tam tersine dönebilir ve yine en büyük  zararı gören kişi olabilirdim. Deri ceketimi üzerime geçirip camı açtım.

Bahçeyi kontrol ettiğimde gördüğüm korumalalarla ofladım. Ya durum harbiden fazlasıyla ciddiydi ya da kaçmayayım diye dikilmişlerdi. Paranoyamı öylece köşeye atamıyordum malesef.

Büyük bir gürültüyle aniden hareketlenen bahçeye dikkat kesildim. Olduğum odanın çevresindeki birkaç koruma başka tarafa ilerleyince elime geçen fırsatla gülümsedim.

Acele etmeliydim,yeterince uzaklaştıklarını görünce camdan sarktım. Bir an tereddüte düşünce dişlerimi sıktım. Hadi ama neyin çekincesiydi bu. Kendimi bıraktığımda ani düşüş sebebiyle  ayaklarım sızladı.Umursamayıp alçak duvarlara doğru koşmaya başladım.

Çok geçmeden farkedilmemle birkaç bağırış ve ayak sesi işittim.
Bahçenin duvarından atladığım gibi gördüğüm lacivert arabayla rahatladım. Arkamdan gelen üç korumanın bana yaklaşmasıyla  panikle arabaya atıldım. Biner binmez Pamir önceden çalıştırdığı arabayla gaza bastı.

Birkaç dakika sonra arkaya baktığımda korumalar hiçbir şey yapmadan duruyordu. Önüme dönüp koltuğa yaslandım.
Yanımdan gelen kahkaha sesiyle sarışına döndüm.

"Of bu çok iyiydi!"  dedi coşkuyla.

"İyi falan değildi.Fazla aksiyonu kalbim kaldırmıyor artık." dedim hızlı atan kalbimi tutarak.

"İçin geçmiş oğlum senin." hâlâ sırıtırken.

"Dikkatlerini sen mi dağıttın?"

"Evin önünde küçük bir patlama yarattım. Nasıl zekice değil mi?"

"Ya ne demezsin.."

"Harbi,kimdi bunlar? Ne işin var senin onların evinde." dedi sonlara doğru durgunlaşan sesiyle.

"Aksel,beni bu eve getiren kişi, babamın iş ortağı. Garip davranıyor ben de tam anlamadım olayı ama sanırım babam büyük boka batmış."

"Pezevenk.." sinirli mırıltısını takmadım.

"Nedir bu babandan çektiğin amına koyayım? Kim bilir kime ne yaptı yine it." sövmeye devam ederken gözlerimi kapadım. Daha fazla duymak istemiyordum çünkü gerçek fazlasıyla canımı yakıyordu.

"Uyuyacağım" halsiz sesimlebir şeylerin ters gittiğini düşünüp eliyle hafifçe alnıma dokundu.

"Yanıyorsun lan!"

"Bir şeyim yok üşütmüşüm sadece"

"Of tamam gidene kadar dinlen biraz ben bir bok anlamam böyle şeylerden.Annem sana bebek gibi bakar." sonuna doğru kapanan gözlerimin aksine kocaman gülümsedim. Annesi çok zarif ve tatlı bir kadındı. Umarım onları rahatsız etmezdim.

Uykuya dalmadan dudaklarımdan dökülen teşekkür mırıltısı son sözlerimdi. Sonrası rahatsız koltukta derin bir uykuydu.

**
Merhaba.

Bazı sıkıntılar yüzünden neredeyse bir haftadır yoktum.
Ama bu saatten sonra çok aksama olamayacak. Üzgünüm.

Görüşürüz☀️

EFLÂ ➳ bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin