•.° ꜱᴘᴇᴄɪᴀʟ

629 49 227
                                    

2194 ᴋᴇʟɪᴍᴇ
___________________________________________

"Nasıl hissediyorsun?"

Sunoo aynada hyunguna heyecanla bakıp sorduğunda Sunghoon dudaklarını ıslatıp ceketinin kolunu düzeltmişti.

"Gerginim, stresliyim, çok gerginim, heyecanlıyım, daha da gerginim, galiba kusacağım ve bir de gerginim."

Yutkunarak cümlesini bitirdiğinde Heeseung gözlerini telefondan çekip ona bir bakış attı.

"Ne kadar güzel."

"Evet, o kadar güzel ki kendimi hasta gibi hissediyorum."

Bir elini karnına öbür elini de ağzına koyarken öğürür gibi yaptığında Jake ellerini çekti ve önüne gelip yakasını bir araya getirdi.

"Kendine gel, kusamazsın."

"Elbette kusamam, buna ne kadar para verdiğimizi biliyor musun?"

Beyaz ceketini çekiştirip gösterirken Sunoo ona bakmıştı.

"Jay hyungun bunu dert edeceğini sanmam."

"Ya biz neden böyle bir şey yapıyoruz? Gerek var mı cidden? İmza atıp bitirsek olmuyor mu?"

"Olmuyor. Hayatının en güzel gününün tadını çıkaracağına ahmak gibi şikayet edip duruyorsun."

Heeseung sonunda ondan bıkıp ayağa kalktığında Jake ellerini birleştirdi ve alnına koyup dua etmeye başladı.

"Tanrım lütfen Sunghoon bizi utandıracak bir şey yapmasın."

"ÖLÜYORUM BURADA STRESTEN HİÇ YARDIMCI OLMUYORSUNUZ!"

"Neyin stresini yapıyorsun ki? Küçük bir düğün olsun diye sadece arkadaşlarımız ve aileleriniz var."

Sunoo konuştuğunda gözleri bir anda açılan kapıyla içeriye dalan Niki'yi bulmuştu. Niki sırtını kapıya yaslayıp biraz soluklandı, sonra da ona bakan büyüklerine göz gezdirip gergince gülümsedi.

"Belki biraz da muhabir."

"Biraz olarak belirttiğin sayı tam olarak kaç?"

Sunghoon endişeyle sorduğunda Niki kapıyı aralayıp aralıktan bakmış ve birkaç saniye sonra saymayı bitirerek tekrar kapatmıştı. Cevap bekleyen arkadaşlarına döndükten sonra dudaklarını birbirine bastırdı.

"Iıı... 10..?"

"Kaçmak için hâlâ geç değil."

Sunghoon pencereye yönelirken belinden tutan Jake ve Heeseung ile yerinde debelenmişti.

"BIRAKIN! BENİ! GİDEYİM!"

"Jay'in hayal kırıklığına uğramayacağını bilsem inan bana seni tutmak için çaba sarf etmezdim."

Büyük olanın dedikleriyle Sunghoon onlara karşı çıkmayı bıraktı ve kafasını Jake'in omzuna yasladı.

"İlgi odağı olmak istemiyorum... Beni geriyor."

"Senin düğünün, damat sensin."

"Bu bir neden değil..."

Jake aldığı cevaba göz devirmesine rağmen yine de destek için arkadaşının sırtını sıvazlamıştı.

"Ee? Çıkmayı düşünüyor musunuz yoksa burada düğünün bitmesini mi bekleyeceğiz?"

"Mantıklı bir seçen-"

Sunoo'nun dediğine karşılık verirken omzundan itilmesiyle sözünü kesti günün ilgi odağı.

"Hadi müstakbel eşinin yanına git."

ᴊᴏᴋᴇ ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin