773 ᴋᴇʟɪᴍᴇ
___________________________________________"Hyung özür dilerim! Hyung gerçekten çok özür dilerim!"
Sunoo ayağına sarılan Niki yüzünden sol ayağı yerde sürünerek zorla giderken Niki de o ayağını her çekişinde onunla beraber yerde sürünüyor ve takip ediyordu.
"Sunoo hyung!"
"Niki tamam!"
Sunoo sonunda ona baktığında küçük olan gözlerini kaldırdı ve alttan ona baktı. İkisinin gözleri buluştuğunda Sunoo'nun bütün siniri gitmiş ve bir iç çekmişti. Niki ağlamamıştı ama kendini Sunoo'ya affettirmek için o kadar çok ağlamaya çalışmıştı ki gözleri cidden ağlamış gibi kızarmıştı. Gözlerini kırpmadan büyük olana bakarken gözleri yanıp acımaya ve dolmaya başladı. Sunoo ise oflamış ve ayağını Niki'nin kollarından kurtarmak için silkelemişti. Niki ise o ne kadar çabalarsa o kadar sıkı sarılıyordu.
"Niki seni affettim tamam."
"Hayır etmedin."
"Evet ettim."
Niki boynu ağrımasına rağmen inatla kafasını kaldırıp ona bakmaya devam ederken Sunoo bakışlarını ondan kaçırmıştı.
"Bu sadece... Biraz karmaşık bir durum."
Niki'nin tutuşunun gevşediğini hissettiğinde ayağını çekti ve direkt yanında olan odasının kapısını açarak girdi. Arkasından kapıyı kapatırken kilitlemiş ve sesli bir iç çekip kafasıyla sırtını kapıya yaslamıştı. Kapalı gözlerini birkaç derin nefesten sonra açtığında yatağında oturan Jay'i gördü.
"Hyung odamda ne işin var?"
Jay tek kaşını kaldırmış ve masanın üzerinde duran Sunghoon, Jake ve kendisinin fotoğrafını göstermişti. Sunoo onun odasında olduğunu anladığında yaslandığı kapıdan kayarak yere oturdu ve bacaklarını uzattı.
"Oh... Yanlış oda... Biraz burada kalabilir miyim..?"
Mırıldandığında Jay oynadığı telefonunu yatağın üzerine bırakmış ve kalkarak Sunoo'nun önünde çömelmişti. Gülümsediğinde Sunoo gözlerini halıdan ona kaldırdı.
"Hadi bir şeye açıklık getirelim."
Jay de zemine oturup ellerini arkasına yaslarken Sunoo anlamamıştı.
"Niki'ye olan kızgınlığın 'Sevgilim' yazmasına mı yoksa klavyesinin sevgilim diye çevirmesine mi?"
Sırıtarak sorduğu soruyla Sunoo'nun anında halsiz ve moralsiz tavrı gitmiş ve resmen telaşlanmıştı.
"Yok öyle bir şey!"
Jay kafasını 'kesin inandım' dercesine sallarken Sunoo kaşlarını çattı.
"Sadece anlamıyorum! Nasıl bir klavye 'Sevgili hyungumu' kelimesini 'Sevgilimi' olarak çevirir?!"
"Yani diyorsun ki Niki bana sevgilim yazdığı için ve bana klavye yaptı diyerek yalan söylediği kızgınım."
"Hayır!"
Jay kahkaha attığında Sunoo yüzünü ellerinin arasına saklamıştı.
"O zaman gerçekten sevgilim yazdığını düşünüp umutlandığın ama aslında klavye hatası olduğunu öğrendiğin için kızgınsın?"
"Hyung!"
"Lütfen... Bu çok sevimli! Bırak da biraz keyifleneyim."
Jay yine güldüğünde Sunoo başını kollarının arasına gömdü ve yüzünü tamamen ondan gizledi. Büyük olan sonunda kendine geldiğinde elini onun omzuna koymuştu.
"Ya, ben sana sırrımı söyledim değil mi? Sen de benimle konuşabilirsin."
Sunoo kafasını sadece gözleri gözükecek şekilde kaldırdığında bile saçları önüne düşüyordu ve o Jay'i görebilmesine rağmen Jay, onun gözlerini göremiyordu.
"Ben..."
Kısık sesli bir mırıldanmayı zar zor duyduğunda Sunoo'ya biraz daha yaklaştı.
"... Bilmiyorum."
Jay iç çekip tekrar geriye çekilirken Sunoo yine tamamen saklanmıştı.
"Niki çok tatlı, yetenekli ve açıkçası harika biri."
Bacaklarını da kendine çekip kollarını onlara sardığında koskoca odada kendine çekilmiş ve minicik kalmıştı.
"Ama daha 16 yaşında. Onu geçtim ben de çok büyük sayılmam ama onunla olmayı o kadar çok seviyorum ki..."
"Her yaşta birini sevebilirsin Sunoo bu gayet normal."
"Ama ne kadar küçüksen sevgin o kadar hevese ve geçiciliğe bağlıdır hyung."
Sunoo sonunda kafasını kaldırıp gözlerini gösterdiğinde Jay bir şey demedi.
"Küçükken birine hayran olabilirsin, hoşlanabilirsin. Ama... Küçüksün sonuçta... Ne bilirsin ki sevmeyi?"
Sunoo olduğu yerde daha da küçülürken karşısındaki onu kollarından tutmuş ve bacaklarından ayırmıştı.
"Siz ne hissettiğinizi anlayabilecek kadar büyük ve olgunsunuz Sunoo."
Sunoo dudak büzüp omuz silktiğinde Jay göz devirdi.
"İşte şu an çocuk gibi davranıyorsun."
Ayağa kalktığında elini de ona uzatmıştı. Sunoo kafasını kaldırıp eline baktığında Jay havadaki elini hafifçe salladı.
"Hadi ama, en azından bir açıklamayı hak ediyor."
Küçük olan bir iç çekmiş ve elini tutarak ayağa kalkmıştı. Jay'e teşekkür edip kapıya döndü ve Niki ile konuşmak için kapıyı açtı. Ancak anında önünde beliren çiçeklerle şaşkına uğramıştı. Niki başı yere eğik ona bakmazken iki eliyle tuttuğu çiçekleri ona uzatıyordu. Jay de beklemediği şey karşısında şaşkınlıkla güldüğünde onları rahatsız etmemek için ağzını kapatmış ve izlemeye başlamıştı. Niki sonunda gözlerini zeminden kaldırıp Sunoo'ya baktıktan sonra yavaşça tek dizinin üzerine düşerek çiçekleri uzatmaya devam etti.
"Niki lütfen kalk ayağa... Bu çok..."
Sunoo şaşkınlığını atlatıp küçük olanı kaldırmaya çalışırken hafiften pembeleşmiş yanaklarını belli etmemeye çalışıyordu.
"... Utandırıcı."
"Sunoo ben gerçekten çok özür dilerim..."
"Sorun değil."
Niki inatla çiçekleri uzatmaya devam ederken Sunoo gülümsedi ve çiçekleri elinden alıp onlara baktı.
"Bunları nereden aldın?"
"Yurdun bahçesinden topladım."
Niki sonunda ayağa kalkıp omuz silktiğinde Sunoo elindeki çiçekleri çevirmişti.
"Peki bu fikir nereden çıktı?"
"Sunghoon hyung söyledi."
"Sunghoon mu söyledi?"
Jay konuşmaya dahil olduğunda Niki ona bakıp kafasını salladı.
"Hatta az önce buradaydı, kapının önünde ama Sunoo hyung kapıyı açmadan birkaç saniye önce gitti."
Jay, Sunghoon'un kapalı olan kapısına baktıktan sonra tekrar onlara dönmüş ve Sunoo'nun omzuna hafifçe vurmuştu.
"Dünden beri doğru düzgün konuşmuyorsunuz, hadi biraz konuşun."
İkisi gülümseyerek kafa salladığında doğru düzgün konuşmak için kendi odalarına giderlerken Jay en son Sunoo'nun çiçekler için teşekkür ettiğini duymuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴊᴏᴋᴇ ✓
Fanfiction| ᴇɴʜʏᴘᴇɴ | | ᴊᴀʏ ᴘᴀʀᴋ × ᴘᴀʀᴋ sᴜɴɢʜᴏᴏɴ | Jay, Sunghoon'a Onu Sevdiğini Söylüyordu Ama Sunghoon Bunu Şaka Sanıyordu. | sɪᴅᴇ sʜɪᴘs | | ʜᴇᴇwᴏɴ ➳ ʟᴇᴇ ʜᴇᴇsᴇᴜɴɢ × ʏᴀɴɢ ᴊᴜɴɢwᴏɴ | | sᴜɴᴋɪ ➳ ᴋɪᴍ sᴜɴᴏᴏ × ɴɪsʜɪᴍᴜʀᴀ ʀɪᴋɪ | | sɪᴅᴇ ɢʀᴏᴜᴘ | | ᴛᴏᴍᴏʀʀᴏw ʙʏ ᴛᴏɢᴇᴛʜᴇʀ...