ᴊᴏᴋᴇ ✓

7 •.° ɪ'ᴍ ɴᴏᴛ ɪɴ ʟᴏᴠᴇ wɪᴛʜ ʜɪᴍ

515 ᴋᴇʟɪᴍᴇ
___________________________________________

Jay, gözleri sürekli Sunghoon ve onun arasında heyecanla gidip gelen Sunoo'ya diğerleri çaktırmadan bir bakış attığında Sunoo yemek yemeyi bırakmış ve yüzünü ellerine yaslayıp kocaman gülümseyerek karşısındaki hyunguna bakmıştı. Niki, Sunoo'nun yemek yemediğini fark ettiğinde önce tabağındaki yemeğe, sonra da kendisine baktı.

"Hyung neden yemiyorsun?"

Onun konuşmasıyla herkes dikkatini Sunoo'ya vermişti ve Sunoo da Jay'e baktığı için bakışları ikisi arasında gidip geldi. Sunoo ağzını heyecanla açtığında aynı anda Jay'in tehditkar bakışlarını görüp kendini toparladı.

"Birkaç gün sonra debut..!"

Heyecanla ve biraz tereddütle söylediği şey ile diğerleri de bunun gerçekliğine fark edip bağırmaya başlamıştı. Heyecanla birbiriyle konuşup çığlık atarken Sunoo hâlâ gülümseyen yüzüyle Jay'e baktı ama Jay sadece önündeki tabakla ilgileniyordu. Sunghoon, Jake'e güldükten sonra diğer yanında oturan sarışına döndü.

"Yah! Heyecanlı değil misin?"

Sesinden kendisinin oldukça heyecanlı ve mutlu olduğu fark edilirken Jay kafasını çevirip ona bakmıştı. Sunghoon ona kocaman gülümserken ve gözleri parıldarken ona dalmadan edemedi.

O çok, çok güzeldi ve mutluyken gözlerindeki o parıltılar Jay'i de mutlu ediyordu.

Biraz daha ona baktıktan sonra yavaşça gülümsemiş, sonra da gülmüştü.

"Şaka mı yapıyorsun aşırı derecede heyecanlıyım!"

Gerçekten heyecanla çıkan yüksek sesine diğerleri de eşlik etti.

"Enhypen iyi bir iş çıkaralım!"

Jungwon yumruğunu havaya kaldırıp bağırdığında yurtları onların heyecanlı bağırışları ve kahkahalarıyla dolmuştu.

✥ ✥

"Hyung aşk diye bir şey olmasaydı bile yine de senin Sunghoon hyunga olan bakışlarına aşk derdim."

"Ona aşık değilim."

Sunoo, Jake'in yatağında sırt üstü yatarak tavana bakarken konuştuğunda Jay de bugün çektikleri pratik videosunu izlerken cevap vermişti.

"Külahıma anlat."

"Ne dedin sen?"

Videoyu durdurup Sunoo'ya döndüğünde Sunoo yataktan kalkıp ona baktı.

"Ona gerçekten söylemeyi düşünmüyor musun?"

Jay göz devirmiş ve dönen sandalyesini tekrar masaya doğru döndürerek duvara yasladığı telefonunun ekrana bakmış, videoyu başlatmıştı.

"Söyledim."

"Ciddi anlamda demek istiyorum."

"Ciddi anlamda söyledim."

"Yah hyung!"

Jay onun sitemine karşılık vermedikten sonra odaya Niki girdi.

"Hyung Jungwon hyung ile markete gidiyoruz gelmek ister misin?"

Daha sorusunu bitirmeden Sunoo yataktan fırlamış ve hazırlanmak için koşarak odadan çıkmıştı. Niki arkasından gülerek baktıktan sonra Jay'e döndü.

"Ya sen hyung?"

"Burada kalacağım."

"Heeseung hyung yine ramen yapacak. Onunla bir şeyler hazırlayabilir misiniz? Alınacaklar listesi yaparsanız biz de alabiliriz."

Jay bir iç çekmiş ve tekerlekli sandalyesini geriye doğru itekledikten sonra üzerinden kalkmıştı.

"Jake ve Sunghoon?"

"Sanırım şirkete gittiler."

Bir an içinden onların hiç ayrılmadığını geçirip sinirleri bozulmuştu ama sonra kendine hakim olup kafa salladı ve Niki'nin yanından geçerek odadan çıktı. Niki ise onun tavırlarını fark ettikten sonra dolabından uygun bir ceket seçmeye çalışan Sunoo'nun yanına, odalarına gitmişti.

"Jay hyungun neyi var?"

Sunoo bir an dönüp heyecanla söyleyecekken son anda kendini tutup boğazını temizledi ve tekrar ceket arayışına döndü.

"Sanırım yalnızca biraz tedirgin."

"Oh ben de öyle, çıkışımızı düşündükçe avuç içlerim terliyor."

Avuçlarını açıp ona uzattığında Sunoo gülmüş ve cebinde taşıdığı temiz mendillerden birini onun bir avucunun içine koymuş, sonra da iki elini de tutup kendi elleri arasına almıştı. Niki şaşkınca bakışlarını ellerine indirdiğinde Sunoo gülümsedi.

"Eğer sakin olursak daha iyi bir iş çıkartırız."

''Tabii... Elbette hyung.''

Niki de gülümseyerek kafa salladığında Sunoo ellerini ondan çekmiş ve sonunda seçtiği ceketini üzerine geçirerek odadan çıkmıştı. Niki ise elleri arasında kalan mendile baktıktan sonra daha da terlemiş olan avuç içlerini sildi ve arkasından gitti.