DOĞU KARTALI

DOĞU KARTALI| 11

David Guetta ft. Sia - Titanium

Hedef 15 oy 20 yorum

Keyifli okumalar

"Cihan yaşıyor, Selim."

Masaya yıldırım gibi düşen sözlerimden sonra derin bir sessizlik olmuştu. Dan diye söylemeyecektim işte! Selim'e kal gelmişti anlık. Bu verdiğim bilgiye bizzat şahit olmak benim açımdan da kolay değildi. Bir anda karşımda belirivermişti ne de olsa. 

"Selim?"

Sesimin ona ulaşıp ulaşmadığından bile emin değilim. Sanki farklı bir aleme göç etmiş gibiydi. Hay dilimi...

"Selim tepki ver dikkat çekiyoruz."

Temkinle omuzunu dürttüm. Gözleri şokla irileşirken bir anda gülmeye başladı. Kahkahaları yan masamızdaki çiftin bile dikkatini çekmişti. Neler oluyordu?

"Selim?"

Kahkahaları hız kesmeden devam ederken bir eliyle de yaşaran gözlerinin altını siliyordu. "Akşın... Böyle bir şeyin şakasını yapacağını hiç düşünmezdim. Beni bu yüzden mi buraya getirdin? Ben her gün onun ölümüyle baş etmeye çalışırken!"

Gülüşü sinirli bir hal alırken gözlerimi yumup derin nefesler aldım. Gözlerimi geri açtığımda hala daha kafasını iki yana sallayıp gülüyordu. "Bunun şakasını yapacağımı nasıl düşünürsün, Selim?"

"O zaman Cihan yaşıyor ne demek Akşın?"

Ellerimi masanın üzerinde sıkıca birleştirdiği ellerinin üzerine koydum. "Gerçek bu Selim."

Ellerini hızla geri çekti. "Bence bir daha görüşmeyelim Akşın. Seni o halinle hatırlamak isterim. Hoşça kal."

Masadan fırlayıp kalkarken girdiğim şok halinden çıkıp eşyalarımı toparladım. Masaya hesaba yetecek kadar para bırakıp Selim'in ardından kafeden çıktım. Sağıma soluma baktım. Yolun karşısındaki yola girmişti. Otoyolu koşarak geçip ona yetiştim. Etrafta kimsenin olmaması benim şansımaydı galiba.

Kolunu tuttuğum gibi bana dönmesi için çekiştirdim. "Bırak Akşın!"

"Bir dinle lütfen Selim. Tek umudum sensin."

Bir anda bana dönmesiyle dengemi kaybedip yere düşmem bir olmuştu. Çıplak bacaklarım yerle olan temasından dolayı çizilirken ellerim de payına düşeni almıştı. "Neyi dinleyeceğim Akşın? Buraya gelmen bir hataydı bence. Sırf o buralarda bir zamanlar görev yaptı diye halüsinasyonlar görmeye başlamışsın."

Selim bağırarak ona söylediklerimi inkâr etse de yılmaya niyetim yoktu. Ellerimden destek alıp yerden kalktım. Canım yanmıyor desem yalan olur. Zaten her zaman tatlı bir canım olmuştur. Temkinle konuşmaya başladım. "Kanıtlamama izin ver. Buna ihtiyacım var Selim."

Derin soluk alıp verirken durdu. Beni dinlemeye başladığını anlamıştım. "İzin ver, lütfen."

Kaşları çatıldı. "Tamam, lanet olsun."

Rahatlamayla büyük bir nefes verdim. "Bu akşam gizlice benim evime girip saklan. Sana istediğin kanıtı vereceğim."

"Nasıl?"

Omuz silktim. "Orasını bana bırak. Bu akşam 7'de askeri lojmanlarda ol. 1.blok 4.kat."

Başını sallayıp beni onaylarken çabucak boynuna sarılıp dışarıya vedalaşıyor imajı çizdim. Selim de bana ayak uydurup belime sarılmıştı. "Seni görmek güzeldi Selim. Sonra görüşürüz."