6.BÖLÜM
H. J. Granger
Riddle'ın çıkışıyla Hermione ofisindeki çalışma masasına yaslandı ve elleriyle yüzünü kapattı derin bir nefes alarak. Az önce çıkan Riddle'ın gölgesi hala odasındaymış gibi hissediyordu.
Soğumuş olan kahvesini tek yudumda tepesine dikerek bitirdi ve aklını toplamak için sıcak bir duş almaya karar verdi.Dışarıdaki fırtına devam ediyordu. Pencerelerini tamamen kapatıp ofisinden yatak odasına geçti. Yatak odasında bir dört direkli karyola, rahat bir tekli kanepe, eşya sandığı ve de şömine vardı. Dairesinin kendine ait banyosuna girdi ve sıcak su yüzüne çarparken gözlerini kapatarak düşüncelere daldı.
Hala nasıl bir yol izlemesi gerektiğinden emin değildi. Riddle'ın güvenini kazanmalıydı. Dumbledore onu buraya bu amaçla göndermişti. Ama bu kolay değildi. Hem de hiç değildi. Riddle'la neredeyse aynı yaştaydılar, Hermione belki biraz büyüktü. Ama bu onun manipülasyon ve insanların üzerinde kontrol edinme yeteneklerinden hiçbir şey eksiltmiyordu.
Banyodan çıkarken mavi bornozuna sarınıp kuşağını sıkıca bağladı ve en sevdiği şeyi yaparak şöminenin önündeki kanepeye çöktü.
Karanlık Sanatları öğrenmişti. Evet, Hermione Granger karanlık sanatlarda uzmanlaşmıştı. Eskiden olsa insanlar -ve de Hermione'nin kendisi- buna çok şaşırırdı... Ama artık değil. Başına gelen o şeylerden sonra...
Daha güçlüydü, daha öfkeliydi. Korktuğu tek şey öfkesine yenilmekti ve az daha yeniliyordu. Riddle'dan korkmuyordu. Ölümü çoktan kucaklamıştı Hermione farklı biçimlerde. Korktuğu şey başarısızlıktı. Başarı için gözüpek olmalıydı, acımasız olmalıydı, hırslı olmalıydı. Ve olacaktı da. Kendine söz vermişti.
Şömine alevlerinin tatlı sıcağı yanağına vururken yatak odasından ofisinin kapısını araladı ve portreye baktı. Hala gelmemişti. Muhtemelen işi vardı. Hermione ona sorması gerekenleri bir kenara not etmeliydi çünkü çığ gibi büyüyordu hem sorular hem de sorunlar.
Ofisin kapısını kapayarak geri yatak odasına döndü ve geceliğini giyerek yatağına uzandı. Yarın hafta sonuydu. Hogsmeade'e gidecekti. Gözünden bir damla sıcak yaş süzülerek yanağına aktı.
Eski anıları yâd etmesinde bir sakınca yoktu.
* * * * * * * * * * * * * * * *
T.M. Riddle
Tom sabah uyandığında aklında bu hafta sonu Hogsmeade'e gitmek yoktu. Daha gideli uzun zaman olmamıştı ve öğrencilerin gidişiyle sessizleşmiş kütüphanede huzurla Tılsım ve Aritmansi çalışmayı tercih ederdi.
Ne var ki Hogsmeade'in yerel kitapçısı Tomes&Scrolls'a yeni kitaplar ve parşömenler geldiğini hatırladı kendini duşa attığında. Ilık suyun altında kendine gelirken kitapçıya gitmenin kesinlikle kaçırılmayacak bir fırsat olduğuna emin oldu.
Sabahın ilk yarısını kitap arayışı için geçirip sonraki yarısında da azalan iksir malzemelerini tazelemek için aktardan alışveriş yapıp şatoya dönmeyi planladı.Şatoya dönme düşüncesi beraberinde Granger'ı da aklına getirdi. Genç kadın hakkında kişisel hiçbir şey bilmediğini idrak etti, odasındaki sandığının üzerine kazınmış HJG harfleri haricinde.
Acaba ismi neydi? Hafta sonu ne yapıyordu? Hayatında biri var mıydı? Karanlık Sanatları nereden öğrenmişti?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tomione - Profesör Granger
Fanfiction"Öğretmen olmak için fazla gençsin." "Öyleyim." diye kısaca yanıtladı gözlerini düzenlediği evraklarından ayırmadan. "Soracağınız başka soru yoksa Bay Riddle... Ofisimden çıkın." Ama Riddle ofisten çıkmadı. Daha önce hiçbir öğretmen tarafından böyl...