83. Kutu

177 26 12
                                    

İyi okumalar...


"Ben diyorum ki, dükkan açalım." Yoongi bakışlarını önüne konan etten kaldırdı.

"Ne dükkanı?" Yanındaki çocuk çubuklarını ona doğrultmuştu.

"Kuzu şiş dükkanı. Sen eti pişirirsin ben de servis yaparım. Efsane olmaz mı?" Ardından bir süredir konuşmayan sarı saçlıyı gösterdi. "Şu da dosya işleriyle falan uğraşır, alışkın zaten eski çetesinden." Taehyung boğazını temizledi.

"Jungkook, şu çete konusunu artık kapatsan mı?" Ellerinden biri Jimin'in belini sarmalamıştı. Çok kalabalık olmayan restoranda kimse konuştuklarını duymuyordu neyse ki.

"Sorun değil, aslında iyi bir plana benziyor. Yapsak mı?" Yoongi omuz silkti.

"Olabilir, artık bir işim olduğunu söyleyemem. Yani biriken param ve bardaki geçici iş var elimde sadece. İyi de yemek yaparım üstelik." Jungkook başını iki yana salladı.

"Yemek değil, sadece kuzu şiş. Mekan adı da şey olur, Hayalet." Şapşal bir sırıtmayla diğer üçüne baktığında hepsi iğrenen birer yüz ifadesi takınmış, gözlerini tabaklarına eğmişti. "Ama yani bana bu şekilde muamele ediliyor hep. Şu sarı civciv yapsa bu espriyi böyle tepki vermezsin hyung."

"O sarı civciv seni deşsin istiyorsun galiba küçük tavşan." Jimin masadaki makası kaldırınca Jungkook gözlerini kıstı.

"İçinde bir katil yatıyor değil mi? Doğruyu söyle, ruh hastası seni." Sabır dilenen sarı saçlı, Taehyung'un göğsüne çekildi. Sinirleri onun kokusuyla biraz yatışabilmişti.

"Kook, ciddiyim. Şu kelimelere biraz daha dikkat edelim artık. Zaten Yoongi'yi daha bugün çıkardık." Köşe yazarının net cümlelerini başıyla onayladı çocuk.

"Taehyung, o konuda..." diyerek girdi lafa Yoongi. "Gerçekten teşekkür ederim. Avukat arkadaşın çok yardımcı oldu. Bir ara seninle konuşalım mı, daha müsait bir zamanda?" Taehyung kaşlarını kaldırmıştı.

"Ücret falan istemedi diyeceksen istemediğini biliyorum, onu düşünme lütfen. Artık sen de ailedensin Yoongi." Minik bir gülümsemeyle karşılık verdi kısa boylu, derdi bu değildi.

"Teşekkür ederim ama başka bir şeyden söz ediyordum. Başka zaman konuşalım, şimdi yeri değil." Jimin elini ikisinin arasına soktu dikkat çekmek adına.

"Benden bir şey daha saklanırsa yemin ederim deşerim sizi. Çabuk dökül ne söyleyeceksen." Yoongi'nin tereddütlü bakışları Taehyung ve Jimin arasında gidip geldi. Bir baş onayı almıştı köşe yazarından konuşması için.

"Patron ve Byungjae konusunda biraz sıkıntımız var. Byungjae devasa bir problem değil, delil bulabileceklerini sanmıyorum. Ama polisler Patron'u öldüren silahı arıyormuş bir süredir." Jungkook'un kafası karışırken başını yana eğmişti.

"İyi de, o senin torpido gözünde değil miydi? Arabanı aradılar Gi, buldular mı yoksa?" Panik halindeki sesini alçaltsın diye bir bakış yedi Yoongi'den.

"Bulamadılar, torpidodan almıştım ben onu. Ama sakladığım yerle ilgili bir sorunumuz var. Bu durum ikinizi de tedirgin edebilir." Taehyung sevgilisini daha yakınına çekti devamını beklerken. "Silah, Jimin'in bıçağını koyduğu kutuda."

"Hasiktir." O kadar içten söylemişti ki mekandaki birkaç göz Jungkook'a döndü. Yargılayan bakışlara hedef olan çocuk çareyi Yoongi'ye yanaşmakta bulmuştu.

"O kutuyu bulamazlar diye umuyorum. Bulamazlar, değil mi Taehyung?" Yoongi'nin sorusuyla odasındaki dolabın dibinde kutuyu görmediğini anımsadı uzun boylu.

"Kutu eski yerinde değil, daha bugün bu pantolonu çıkarırken baktım dolabın dibine. Chim, senin bir fikrin var mı?" Jimin'in titreyen göz bebekleri ete odaklandığında bir şeyler karıştırdığını anlamak zor olmamıştı. "Chim?" diyerek yineledi Taehyung.

"Dağ evinde." Mırıltısı yeterince duyulabilir değildi. Bir kez daha tekrarlamasını işaret etmişti sevgilisi. "Kutu dağ evinde."

"Sen kafayı mı yedin?" Ani çıkışı en yakın arkadaşı gibi tepki alırken mekandakilerden özür dilemişti. "Jimin sen çıldırdın mı? Çetedekiler ve biz öğrenemedik diye, koskoca polisin de öğrenemeyeceğini mi sandın? Benimle ilgili olduğun için şimdi orayı da arayacaklar."

"Aramayacaklar." Sakin sesi diğerlerini afallattı.

"Ne demek aramayacaklar? Evi satmadın değil mi? Bana haber vermeden böyle bir şey yapmış olamazsın. Değil mi Jimin-ah?" Onun elini kavradı Jimin.

"Aramayacaklar. Beni aramak akıllarına bile gelmeyecektir Taehyung. O çete tarafından kullanılan, mağdur edilen biriyim. Gözlerinde karınca incitecek gücüm yok, beni araştırmak onların gözünde bir zaman kaybı. Neden şüpheli görüleyim?" Yoongi içkisini kafaya dikti.

"Açık konuşmak gerekirse, benimle ilgini biliyorlar. Seni benim görüşüme geldiğinde ve bugünkü çıkışımda gördüler. Tereddüt edecekleri konusunda haklısın ama bu asla aramayacakları anlamına gelmez Park." Taehyung şimdi bacağını sallamaya başlamıştı.

"Endişelenmeyi keser misin TaeTae? Hiçbir şey bulamayacaklar, yemin ederim." Jimin'in çıldırmanın eşiğine yaklaştığını düşünüyordu uzun boylu. Bu kadar endişesiz olması asla normal değildi. Jimin böyle anlarda paniklemeliydi, Taehyung'la karşılaşmadan önce bu durumları umursamıyordu ancak duyguları işin içine karışınca eski Jimin oluvermişti. Kolay panikleyen, ani kararlara başvuran ve endişe eden çocuk şimdi hiçbir şey olmamış gibi yemeğini yiyordu.

"Ahjumma, şunun sesini biraz daha açar mısın?" Restoranın öbür ucundaki adamın isteğiyle televizyondaki haberlerin sesi biraz daha yükseldi. Dörtlünün diyaloglarının ortasına bıçak gibi dalan haber muhabiri, düzgün giyimiyle ekranda boy gösteriyordu.

"Dün gece, bilinmeyen bir sebepten ötürü Seul'ün birkaç kilometre dışında iki katlı bir dağ evi yanmıştı. Küle dönen evde kimsenin bulunmadığı ve tüm eşyaların kullanılmak bir yana dursun, ne olduklarının ayırt edilemeyeceği hale geldiği belirtildi. Etrafındaki boş arazi sayesinde yayılmayan yangın sadece evi yok etmek amacıyla çıkarılmış görünüyordu. Olayın incelenmesi bugün gün içerisinde sonlandırılırken yangının evde unutulan bir cam şişeden çıktığı ve ev ahşap olduğu için alevlerin yayılmakta hiç zorlanmadığı tespit edildi."

Taehyung'un gözleri nişanlısını bulurken, dün gece eve geldiğinde neden kamp ateşi gibi koktuğunu da anlamıştı. Jimin Hyunbin'le barbeküye gitmemişti, Jimin evini yakmıştı.


Finale mi gidiyoruz?

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum.

Temptation ~ VminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin