34.Bölüm

2.8K 250 136
                                    


Kitap aktifliğimiz çok düştü bu bölümü oy verip bol bol yorum yaparsanız sevinirim<3

~Bir Masal~

Bulunduğum yer neresiydi gerçekten bilmiyorum,ama baktıkça beni korkutmayı yetiyordu.

Her yer karanlıktı fakat bir kısım tüllerle ve ledlerle çevrilmişti.Ağır adımlarla ilerlediğinde oranın altında yere çökmüş,oturan Ayaz'ı gördüm.Adımlarımı biraz daha hızlandırıp yanına geldim.

Hemen"Ayaz."dedim fısıltıyla karışık çıkan sesimle.

Sesimi duyar duymaz hızla ayağa kalkıp,bana döndü.Gözleri dolu, kendinden geçmiş bir hali vardı.Onu tanıdığım günden bari ilk defa bu kadar kötü görüyordum.

"İyi misin?"diyiverdim korkuyla.

Elinin tersi ile yüzünü sildi.Tek bir cevap bile vermeden sadece yüzüme bakıyordu.

"Bir sorun mu var?Neden bana öyle bakıyorsun?"dedim tekradan.

Bir hamle ile belindeki silahı çekip bana doğrultu.Olayın şaşkınlığı ile ne yaşadığımı anlayamıyordum.

Sadece ağzımdan ufak bir çığlık çıkmıştı...

"Sen osun."dedi sanki nefret kusarcasına.

"Kimim?Ayaz ne yapıyorsun indir şunu!"dedim titreyen sesimle.

"Seni sevdim,ben lan!Bütün sevgimi, sırlarımı paylaştım seninle! Hayatımda ilk defa birine bu kadar değer verdim ben!"

Gözlerimden istemsizce dökülen yaşlarla,"Anlamıyorum Ayaz ne oldu peki?Şimdi ne değişti anlamıyorum!"diyiverdim.

"Kes sesini!Senin sesini duymak bile beni iğrendiriyor artık!"

Sadece dolu gözlerimle ona bakıyordum.Ne değişmişti bu kadar?

"Dizlerinin üstüne çök!"dedi delicesine bağırarak.

"Ayaz?"

"Çök dedim sana!"dedi tekradan tüm nefretiyle.

Korkuyla titreyip yavaşça dizlerimin üstüne çöktüm.

Eliyle arkasını gösterip,"Eğer öğrenmeseydim sana salak gibi evlenme teklifi edicektim burda.Sana tekrar tekrar aşık olduğumu söyleyecektim!Ama sen o katilin kardeşisin,yıllarca deli gibi aradığım kişisin!"

Dudaklarından dökülen bütün sözler canımı çok yakıyordu.Fakat bu son söylediği,anlamak, idrak etmek çok güçtü.

"Ne diyorsun sen?"dedim sinirle.

"Sen o katilin kardeşisin.Senin abin bir katil Gece Sever ve bende senin katilin olucam."diyiverdi acımasız gözlerle.

Hızla ayağa fırlayıp,"Yalan söylüyorsun benim abim yapmaz öyle bişey!"dedim bağırınarak.

Seslerimiz uçurumdan yankılanıyordu...

Sinirle gülümsedi,"Senin abin bu hayatta tanıyabileceğin en acımasız,en ş*refsiz insan."diyiverdi.

Duyduklarıma inanamıyorum,inanmakta istemiyordum...

Duraksamış bir haldeyken,"Diz çök!"diye bağırındı tekrardan.

Şaşkınlık ve korkuyla hızla kendimi dizlerimin üstüne bıraktım.

Silahını tamamen bana doğrultup,"Hani bana demiştin ya nefret de bir sevgi biçimidir,nefret ettiğin bir şeyi bile seversin diye.Her şeyin gibi buda yalanmış!Şuan senden nefret ediyorum ama içimde sana ait bir sevgi kırıntısı bile yok!"diyiverdi acımasızca.

Dolu gözlerle başımı kaldırıp gözlerinin en içine baktım.

Canım çok yanıyordu.Ama bu fiziksel bir acı değildi...İçimde bir yerler sanki tekrar tekrar paramparça oluyordu.Beni öldürmesi umrumda değildi fakat bana böyle bakması çok acıtıyordu.

Ağır ağır akan gözyaşlarımı silip,"İyiki  bana bugün evlenme teklifi etmedin çünkü nefretin aşkından ağır basmışsa sen zaten beni hiç bir zaman gerçekten sevmemişsin ki."diyiverdim.

Yüzünde en ufak bir mimik dahi oynamıyordu ama hissediyordum onunda içinde bir yerler acıyordu,biliyordum.

"Yıllar önce o şerefsiz benim kardeşimi tam burda öldürdü.İyi bak son kez ,tam diz çöktüğün yerde.En son burda kokusunu içime çektim,en son burda okşadım hareket dahi etmeyen bedenindeki saçlarını.Ben bana emanet edilen kardeşimi herkesten korudum ama en yakınımdan koruyamadım.Ve şimdi senide herkesten korudum ama kendimden koruyamam Gece Sever..."dedi silahını daha da sıkı kavrayıp.

Gözyaşlarımı tutamayıp acıyla gülümsedim,"Eğer bilseydim ecelimin sende  olucağını genede aynısı yapardım.Senin sayende hiç sahip olamayacağım mükkemel iki tane dosta sahip oldum ben,sonu nasıl biterse bitsin ilk defa aşkı seninle tattım.Pişman değilim,hiç olmayacağım da."diyiverdim.

Gözünden gelen tek bir damla yaşı hızlıca tek eliyle sildi.Ve emredercesine,"Kapat gözlerini!"diyiverdi.

Gözlerimi gözlerine tamamen dikip,"Neden?Sana bakarken vuramazsınız bu sesini duymaya bile iğrendiğin,katilin kardeşini?"dedim.

"Gece kapat gözlerini!"dedi tekradan bağırarak.

Başımı hırsla iki yana salladım."Vurucaksın!Gözlerimin içine baka baka vuracaksın hemde beni!"

Kısa süre öyle kaldığınızda hızla,"Emir!Emir dışlandığını düşünüyor,Cihanla onu ayırdığınızı düşünüp üzülüyor,senden son isteğim olsun yapmayın o sizi çok seviyor,onuda aranıza alın ve hiç yalnız bırakmayın."diyiverdim.

Gözleri dolu dolu bana baktığında tek bir cevap bile vermedi.

Kaşlarını çatıp,"Sus artık yeter bu kadar."dedi.

Tek bir kelime etmeden başımı dimdik şekilde ona bakıyordum.Son kez fısıltıyla seni seviyorum diyebildim.Bunu kendime ilk defa itiraf ediyorum.Belki geç kaldım ama ben aşık oldum.Hep kaçtım bilmiyorum belki korktum belki de çok çekindim ama artık tek bildiğim onu çok  seviyormuşum.Ben Ayaz Açar'a çok aşık olmuşum.

O eve ilk geldiğim gün o kapıdan öldürüleceğini düşünerek girmiştim fakat işler hiçte öyle ilerlememişti.Bir masala kaptırdım kendimi çok kısa ve çok güzel bir masala inanmıştım.Bu masalın prensi sandığım kişi oysa son sahnemin katiliymiş ben de bu masalın bir prensesi değil kötü karakteriymişim.Şimdi ise dizlerimin üstündeyim.Ve ölmeyi bekliyorum...

Tek duyduğum kulaklarımı çınlatan, uçurumlardan yankılanan o silah sesiydi...

...

Bunca bölüm yazdım fakat böyle olmamıştım.Konuyu bilememe rağmen bu kadar üzülerek, ağlayarak yazabileceğimi düşünmemiştim oysa.

SUÇLU AŞK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin