23.Bölüm

5.6K 364 281
                                    

Instagram ve tiktok hesabımı kısa süreliğine profilime bıraktım.Ayrıca okuyucularımdan oluşan bir Instagram grubu kurmak istiyorum ama tam anlamı ile şuan bundan emin değilim.

~Aşk~

Kendini geri çekmedi,kendimi çekmedim.Ne kadar süre böyle kaldık gerçekten bilmiyorum.

Hafiftende olsa yağmur atıştırmaya başlamıştı.Üstümüzün ıslanmaya başlaması ile zorda olsa başımı omzundan kaldırıp,hafifçe geri çekilmeye çalıştım.Oda belimdeki ellerini ağır ağır geriye çekti.

Yağmur gittikçe hızını arttırması ile nerdeyse ikimizde sırılsıklam olmuştuk.Üstündeki montu çıkartıp omuzlarıma doğru attı ve kapşonuda başıma geçirdi.

"Ayaz."

"Boşu boşuna Ayaz üşüyeceksin deme çünkü o mont üstünden çıkmayacak!"dedi emrederek.

Tekrar bişey söylememe izin vermeden yavaşça bileğimden kavrayıp,çekiştirmeye başladı.

Kendimi zorla oyun parkından eve götürülen çocuklar gibi hissediyordum.Tamam bu durumdan çok şikayetçi olduğumu söyleyemem ama herneyse...

Ayaz'ın çekiştirmesi ilede olsa kısa süre sonra evin önüne gelmiştik.Hızlı adımlarla bahçe kapısından içeriye girdik.

İçeriye girer girmez üstümdeki ıslak montu çıkartıp kanepenin üstüne doğru fırlattım.Ayaz ise eline aldığı havlu ile saçlarını kuruluyordu.Bir yandan ise baya gergin gözüküyordu.

"Yağmurlu günlerden ve ıslanmaktan nefret ediyorum!"dedi sinirle.

Şaşkınlıkla ona döndüm.Yağmuru sevmeyen insan mı olurdu?Oysa yağmur bazen ruhları temizlerdi kimi zamanda suçları...

"Yağmuru sevmemek nedir Ayaz?"

Gülerek yüzüme bakmaya başladı.
"Nefret de bir sevgi şekildir."dedi resmen sesimi taklit etmeye çalışırak.Boşluğuma gelmiş olucak ki gülmeye başladım.

"Hadi üstünü değiştir yoksa hasta olucaksın.Tekrar sana iğne yaptırmak için uğraşamam."dedi dalga geçerek.Gözlerimi devirip hızlıca merdivenlere yöneldim.

Odaya girip hızlıca bir havlu ile ıslak olan saçlarıma sardım.Bir yandanda dolaptan,giyecek birşeyler aldım.Üstüme kırmızı bir kazak ve altıma siyah bir eşofman geçirdim.Hemen camın önünde duran tekli koltuğa oturdum

Neydi bu bugün,bütün gün olanlar? Ayaz'ın bir anda yükselmesi,söyledikleri.

Bazen herşeyin rüya olduğunu ve kısa süre sonra uyanacağımı düşünüyorum.Ama en kötüsü bunu düşünmek bile beni çok korkutuyor.

Tam o sırada odamın kapısı tıklandı.

"Gir."dedim yüksek sesle.

İçeriye elinde saç kurutma makinesi ile Ayaz girdi.İşin garip yanı hala üstünü değiştirmemiş ve heryeri hala ıpıslaktı.Elindekini kurutmayı komidinin üstüne bıraktı."Bununla saçlarını kurut,hasta olursun."dedi tok sesiyle.

"Bence ben saçlarımı kurutmadan önce sen üstünü değiştir yoksa ben değil sen şifayı kapıcaksın!"

"Sen beni değil, kendini düşün.Bana bişey olmaz."dedi sırıtarak.

"Seni falan düşündüğüm yok merak etme!Ayrıca...ayrıca ne halin varsa gör hasta olunca görücem seni,bittiyse çıkabilirsin."

"Peki."diyip odadan çıktı.Hala bana güldüğüne emindim.Ayrıca o kadar şey söyledim cevabı sadece bir peki miydi?Yok yani gerçekten beni delirtmek için çaba gösteriyordu.

SUÇLU AŞK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin