47.Bölüm

2.9K 175 58
                                    

"Bu Gece"
M

ecnun'u dağlara düşeren de bir aşktı.
Ferhat'ı dağları deldirende.

Beni ondan uzaklaştıran da bir aşktı
her koşulda ona çeken de...
...
Gözlerim aralandığında odanın içi aydınlanmıştı.Saatin kaç olduğunu bilmiyordum bile.

Başım Ayaz'ın gögsünün üstünde,onun iki bacağı ise ayaklarımı sarmıştı.Bundan dolayı kıpırdanmak biraz zor olsa da yavaş yavaş kurtardım kendimi, ondan.

Parmaklarım yavaşça yüzüne doğru dokunduğunda onu uyandırmamaya çalışarak ağır ağır yanaklarını sevdim.

Uzun süre sonra ona bu kadar yakın olmak değişik hissettiriyordu.

Bilmiyorum ne kadar sürdü...
Yanaklarını okşadım,
saçlarını sevdim tek tek,
özlediğim o kokusunu tekrar tekrar içime çektim.

Yatağa karın üstü uzanmış,onu izlerken ne yazık ki yakalanmıştım.Atak sırası ona geçmiş gibi beni öyle görür görmez tekrardan tersime çevirdi.Sırtım yatakla buluştuğunda sadece şaşkınlıkla bakakalmıştım.

Sessizce öne gelmiş saçlarımı,özenle arkaya atarken,bir eli karnıma yaslanmıştı.Hiç sorgulamadan sadece,"Çok özledik."diyebildi.

"Kendi adına konuş."

Işıl Işıl parlayan gözleri ile,"Hadi ya daha biraz önce ben uyurken tepemde hasret gideren sen değilsin zaten."diyerek mırıldandı.

Bu adam nasıl oluyorda her şeyden anında haberdar oluyordu.

Sessizliğim karşısında zafer kazanmışcasına gülerek burnuma parmağı ile hafif bir fiske vurdu.
Buruşturduğum suratım ile ona bakarken o ise halinden gayet memnun bir halde kıkırdamaya devam ediyordu.

"Hadi bakalım Gece Hanım sayenizde gecede yemek yemedik bari bir kahvaltı edelim."

"Senin yüzümden derken?"

Karnıma yasladığı kolunun ağırlığı yavaşca çekip,"Gece aklımızı başımızdan aldığın için iştah miştah kalmadı ondan."

Devirdiğim gözlerim ile hızlıca kolunun altından sıvışıp, ayağa fırladım."Bana bak Ayaz uzak dur benden.Ben seninle hala barışmış değilim!"

Keyifli halleri ile,"Olsun oda olur be gülüm."dedi gülümseyerek.

Ters ters ona bakmaya devam ederken,"Kıyafet ver bana."diye mırıldandım.

"Tabi hemen."diyerek ayağa fırladığında,dolabın birini alıp içinden gri bir eşofman takımı çıkarıp ellerime tutuşturdu.Ardından yatağa geri uzandı.

"Hala ne yatıyorsun? Üstümü çıkartıcam kalksana!"

Umursamaz halde iki elini boynunun altına koymuş vaziyette gülerek bakmaya devam ediyordu."Değiştir."dedi geniş geniş.

Gözlerimi devirerek son kez bakıp, odadan çıktım.

Hemen  ne olduğunu bilmesem de yan odaya daldım.İçeri renkli bir genç kız odasına benziyordu,ağır adımlarla odaya girdiğimde duvarda bir sürü resim vardı.Bir kız ve yanında Ayaz,Cihan,Berke ve görür görmez tanıdığım abim evet evet abim.Hepsi omuz omuza girmiş gülerek kameraya bakıyorlardı.Yaşları çok küçük olmasada ortalamaydı.

Onlarla yanyana olmayı dilerdim...

Diğer resimlerde benzerdi.Büyük ihtimalle ben yurda gittikten sonraya ait fotoğraflardı.

Mutluydular,beraberdiler.Benim onları böyle görmem imkansızdı artık sadece fotoğraflardan...

Hızlıca üzerimdekini çıkartıp, eşofmanları giydim.Daha fazla beklemeden aşağıya indiğimde mutfaktan sesler geliyordu.Yavaş adımlarla hızlıca mutfağın önünden sıvışıp,kapıya geldiğimde ne kadar asılsam da kapı açılmıyordu.Etrafta anahtarı aramaya başladığım sırada anahtarların şıngırtısı ile,"Bunu mu arıyorsun?"diyen Ayaz'ın sesi ile arkamı döndüm.

SUÇLU AŞK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin