Yüzümede hissettiğim öpücüklerle gözlerimi açtım. Karşımda Çağrı vardı.
Dün evet dedikten sonra iki üç kadeh şarap içtikten sonra yağmur yağdığı için eve girmiştik ve gece tahmin etmediğim bir sonla bitmişti. Sarhoş olmadan yaşadığım ilk birliktelikti.
"Günaydın."
Gözlerimi tekrar kapatıp başımı Çağrının göğüsüne yasladım. Üzerimdeki örtünün her tarafımı kapattığından emin olmaya çalıştım. Anlamsız bir çabaydı.
"Biraz daha uyumak istiyorum."
"Çok mu ağrın var?"
"Evet."
Bir müddet kalp ritmini dinledim.
"Saat kaç"
"11.23"
"Yağız uyanmıştır şimdi. Biz yokuz diye kim bilir ne yapmıştır."
"Bir şey yapmamış. Ben dadısıyla iletişimdeyim. Şu an bahçeden sana çiçek topluyor. Hadi kalkalım. İstersen dışarda kahvaltı yapıp öyle geçelim eve."
"Evde yapalım kahvaltıyı. Yağız beni özlemiştir."
"Nasıl istersen."
Çağrı yataktan kalkıp odadaki dolabı açtı. Üzerinde boxer vardı. Dolaptan kendine her zamanki gibi siyah takım elbisesini ve beyaz gömleğini çıkarttı.
Benim yanımda akşamdan giydiğim elbise dışında elbise olmadığı için yine eve o elbiseyle dönecektim.
Parmağımdaki yüzüğe baktım. Şatafatlı olmaması hoşuma gitmişti. Böylesi benim açımdan daha rahattı. Günlük işlerinde beni rahatsız etmeyecek olması her şeyden önemliydi.
Dolabın kapağını kapatacakken gözü cama takıldı. Bir müddet aynı noktaya kilitlendi. Ardından kapağı kapatıp elinde gömlekle cama doğru ilerledi.
Bir şeylerin ters gittiğini düşünüp örtüyü üstüme çekerek yatakta doğruldum.
"Her şey yolunda mı?"
Çağrı bir şey demeden yatağın kayanındaki komidinde telefonunu aldı. Bir şeyleri tuşlayıp telefonu kulağına götürdü.
"Gelin. Acil. En fazla beş dakikanız var."
"..."
"Evet evet. Acil."
Telefonu kapatıp bana döndü. Konuşurken gayet sakin konuşmuştu ama acil olanın ne olduğunu anlayamamıştım. Ters giden şey neydi?
Çağrı bakışlarını bana çevirip bir şeyleri tartmaya çalıştı.
"Ne olduğunu ne zaman söyleyeceksin?"
Çağrı yine sakin bir şekilde konuştu.
"Bu gömleği giy. Ben odadan çıkınca peşimden kapıyı kilitle. Sonra lavaboya gir. Yine kapıyı kilitle."
Çağrı elindeki gömleği bana doğru fırlatıp çıkardığı pantalonu hızlı bir şekilde giydi.
"Hey dur, ne oluyor? Sen nereye?"
"Aşağıda birileri var. Olay bu. Sorun yok her şey kontrolüm altında. Kemallerle sen uyanmadan önce konuştum. Buraya yakın bir yerde kalıyorlardı. Yarım saat önce de biz hazırız çıkmak için diye durum bildirdi. Az öncede aradığım oydu. Şimdi giy gömleği dediğimi yap."
Hala daha bu kadar sakin olması normal mi yoksa ben mi fazla abartıyorum?
" Hayır. Beraber bekleyelim. Kapıyı kapatıp beraber bekleyelim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aysar +18
Novela JuvenilDÜZENLENECEKTİR Duyduğu isimle tüyleri diken diken olmuştu Begümün. Uzun zaman sonra ilk defa onu görüyordu. Özlemişti de aslında. Ancak onu unutması için etrafındakiler sayısız şey yapmıştı. Sayısız kez terapi görmüştü. Hiçbir şey ona olan içindeki...