#Do It for me - Rosenfeld I Want to -Rosenfeld James Young- Infinity#
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
⏳
Kaçamayacağın şeylerden uzaklaşmanın bazen en büyük kurtuluş olacağını bilemiyordum, şu ana dek. Varlığını inkar edemeyeceğim her şey tam göğsümde atıyordu. İnkar etmek istediğim her duygu, her ses, her olay kafamın içinde yaşıyordu.
Keşke Güneş bir kez kalbime, zihnime, ruhuma doğsaydı. Tüm kara bulutlarımı dağıtıp ısıtsaydı beni. Bunun olması için hayal etmekten başka bir yolum yok muydu?
Belki de bu kadar uzun bir yolculuğun ardından ona baksam ve dinlesem o bulutlar dağılırdı. Başımı ilk kez ona çevirdiğimde yoldan ayırmadığı bakışlarındaki kayıtsızlığı gördüm. Üzerine yapışan tuhaf bir durgunluk vardı ve her durgunluğa sebep olan bir karmaşanın varlığına inanıyordum.
"Nereye gideceğiz?" diye sordum arabasına bindiğimde.
"Zamanında onlarla çok eğlendiğim birkaç arkadaşımın yanına, şehir dışına çıkıyoruz bebeğim."
Başımı onaylar anlamda salladım. Uzaklaşmak iyi gelecekti.
"Uzak bir yer olması sorun olur mu?"
Uzak bir yer olması benim açımdan daha iyi olurdu. Bu yüzden: "Hayır." Dedim. "Bana fark etmez, gidelim."
"Dalgın gibisin."
"Yoo."
"Emin misin, dün gece bir şeyler olmuş gibi? Gerçi sordum ama cevap vermedin." diye sordu. "Çok geç mesaj attın, uyuyamadın mı?"
"Bir şey olmadı, uyku tutmadı sadece."
"Neden uykun tutmadı güzelliğim?" saçlarımla oynadı.
Nefesimi verdim. "Bilmem. Aklıma bir şeyler geldi, onları düşünüp durdum."
"O güzel aklına benden başka bir şey gelmese ne güzel olurdu."
Derin bir nefes verip gülümsedim. "Değil mi?"
"Hı-hım..." saçlarını karıştırdı. "Şu anda seni bu kadar düşündüren şeyin ne olduğunu sormayacağım. Söylemeyeceğini biliyorum ama nasıl olsa öğrenirim yakında."
"Beni bu kadar tanıma." Kaşlarımı kaldırdım. "Hem öğreneceğinden nasıl emin oluyorsun?"
"Bir şekilde," dedi. Durdu. Gözlerinde hınzır bir ışıltı yanarken dudaklarının kıvrıldığını gördüm, sonra dudaklarıma baktı. O an öyle bir baktı ki sadece bakışlarının bile beni heyecanlandırdığını fark ettim. "Belki de dudaklarını öpe öpe çeker çıkarırım kafandakileri, olsun mu öyle?"
