26- bulantı

3.8K 217 121
                                    

City by Night - Bix XWI
The Way Home - Sleep Dealer

Yap-Bozma


Yap-Bozma

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



"Yangın internet sitelerine bile yüklenmiş." Dedi Berk başını telefondan kaldırmadan. O kitapçı dükkanına ait haberleri okuyordu belli ki.

Asır orada fazla durmamıza müsade etmedi ve o adamın ambulansa taşındığını gördükten sonra otele geri geldik.

Sedye ile ambulansa taşınan o adamın yüzünü gördüm.

Önce dehşetin yansıdığı ifadesiyle tanışmıştım, sonra ise acı çeken yanık bir yüz ile. Titriyordu. Öyle şiddetli titriyordu ki bedenindeki acıyı sadece uzaktan izlediğim hâlde tüm ruhumda hissetmiştim.

Bana söylemek istediği şeyi düşündüm.

Siz, demişti sadece. Siz.

Siz ne?

Bu kafamı o kadar kurcalamıştı ki geldiğimizden beri oturduğum koltukta bunu düşünüyordum.

"Adamın durumu nasıl?" Diye sordum tırnaklarımı yediğim elimi ağzımdan çekip. Üzerimdeki stres yoğundu.

"Bir şey yazmıyor, yoğun bakımdaymış hâlâ."

Kollarımı kırıp kendime çektiğim bacaklarıma sardım. "Nasıl olmuş olabilir?" Diye mırıldandım kendi kendime. "Maksimum bir buçuk, iki saat önce oradaydık.

"Belki elektrik devriyesinde bir arıza çıkmıştır." Dedi Asır, elindeki kahvelerle bana doğru gelirken. "Ya da ufak bir kazaydı belki de."

Belki de...

Kupayı elinden aldığımda soğuk parmaklarım sıcağı kabullenemedi, ona alışmasını beklerken kulpuna asıldım. Asır yanımdaki boşluğa oturduğunda gözlerim ondaydı.

Üzerini değiştirmişti, siyah dar bir boğazlı kazak ve gri, bol bir eşofman altı giymişti. Aldığı kitap orta sehpanın üzerinde duruyordu.

"İlk defa mı böyle bir şeye şahit oldun?" Diye sordu, kahvesini ağzına götürürken gözleri gözlerimdeydi. "Birkaç dakika önce canlı gördüğün birinin ölümle yüz yüze gelmesine?"

Başımı evet anlamında salladım.

Fakat beni asıl tedirgin edenin ne olduğunu ona söyleyemezdim ki. Ne diyecektim? Seni tanıyor ve bana bir şeyler söylemek istiyor gibiydi mi?

Ona güvenmediğimi öne atardı.

Ama ona güvenmek isterken karşıma çıkanlarla beni suçlayamazdı.

Belki de hiçbir şey düşünmeden sadece izlemeliydim. Ya da bilmem gereken her şeyi bir şekilde ondan öğrenmeliydim.

Bardağı iki elimle kavrayıp dudaklarıma götürdüm, önce yoğun kokusuyla daha sonra acımsı tadıyla tanıştım. Aldığım yudumdan sonra kupayı ağzımdan uzaklaştırdım.

YAPBOZMA (+18) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin