43- senden beklediğim kötülükler

2.2K 80 32
                                    

#and for a brief moment, we were-- bonjr 
echo complex - bonjr & singular balance
intentios - bonjr
Gripin - Aşk nereden nereye
Sad boy hours - Jerome The Prince#

Yap, boz.

Yap ama bozma.

Yapbozma




☄️




Birkaç saat önce

Asır Köksal'ın ağzından


İnsan öfkelidir. Potansiyelini ortaya çıkaramadığında, canı acıdığında, sevilmediğinde, birini kaybettiğinde, kimsesi olmadığını fark ettiğinde öfkelenir.

Zaten insan en çok yalnız olduğu için öfkeli değil midir?

Birine içimi açamadığım bir dönemdi.

Hava o kadar soğuktu ki her nefes alış verişim sırasında bir sis buğuluyordu görüşümü. Attığım adımların sesleri tek gürültüm, birkaç salisede devirdiğim düşüncelerim tek üzüntümdü. Solup giden bir yaşam, diye düşünmüştüm. Birileri için bir anlam ifade ediyor muydu?

Etmeliydi.

O köprüden atlamadan önce son kez biri bize gülümsemeliydi. Belirgin yaranla karşılarında zor bela dikiliyorken, canın acıyor mu, diye sormalıydı. İnsan insan için değil miydi?

Neden geriye kalan katillerdi?

Hiç bilemedim. Anlatmak istediğim şeylerin sonunda suskunluğum beliriyordu. Anlaşılmayı, dinlenmeyi, dinlemeyi arzuladığım o günlerde beliren çaresizlik sessizliğe evrildi. Kendi sesimi sadece kendim duydum.

Kalkmadan önce kendi elime tutunmayı öğrendikten sonra, başıboş biri oldum.

Karanlığın zifiri olduğu bir dönemdi. Bana uzatılan o kimyasalları tek kurtuluşummuş gibi kabullendim. Dediğim gibi, soğuk bir geceydi. En çok yapayalnız olduğumu bildiğim için üşümüştüm.

Sarı, iri bir köpek çıktı o gece karşıma. Tuhaf bir anıydı. Alacağım kimyasalları bana getiren o çocuğun üzerine giderek havlıyor, sanki bana o zehri vermesine engel olmak ister gibi üzerine saldırıyordu.

Bir köpek bile, yanlışı görebiliyor, hissedebiliyordu.

Ben körleşmiştim.

O köpeğin yanına varıp durdururken de, sakinleştirip başını okşarken de üzerimde bir kabullenilmişlik vardı. Neden bu haldeyim diye sormuyordum da, sadece kendime seçtiğim yolu kabulleniyordum işte.  Öfkem bundan geliyordu.

O köpek birkaç kez daha çıktı karşıma. Adına koyacak kelime bulamadım, Adsız koydum. Artık elimde et paketleriyle geliyordum. Karnını doyuruyor, başını okşuyor, biraz sohbet edip gidiyordum. Bana söyleyeceği çok şey varmış gibi bakıyordu ama ben ne demek istediğini bildiğim halde, anlamamazlıktan geliyordum.  

Gökalp, "Başıboş köpek doldu ortalık," diyerek şikayet etmişti. "Hayır, vurmaya da içim el vermiyor. İnat etmiş gibi beni gördüğü her an üstüme atlıyor. Bir rahat bırak artık bizi lan!"

YAPBOZMA (+18) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin