63. Bölüm

89 18 3
                                    

Kurşun, tüfeğe başka bir elin değmesiyle yön değiştirdi ve sehpanın üzerindeki vazoyu paramparça etti. Hiç kimseye bir zarar veremedi. 

Kartal, başını tüfeğini tutan adama çevirdikten sonra Erol'u gördü. Yüreğini büyük bir korku kapladı.

Erol, Kartal'ı yakasından tuttu ve ayağa kaldırıp duvara yapıştırdı. Gözlerinin içine ateş saçan gözlerle baktı.

"Benim evime gizlice girip sevdiğim kadını benim penceremden öldürebileceğini sandın? Seni hain orospu çocuğu."

Erol, cebinden çakısını çıkardı. Kartal'a saplayacaktı ki Hülagü onu durdurdu.

"Onu sorgulamamız gerekiyor Erol."

Erol, "haklısınız." dedi ve tabancasını çıkarıp geri çekildi. Tabancasını Kartal'a doğrulttu.

"Ben şunun kafasına sıkmadan önce kelepçeyi tak ellerine Cengizhan!"

Cengizhan, emre uydu ve Kartal'ı kelepçeledi. Onu ensesinden tutarak daireden çıkarttı ve asansöre soktu.

"Seni bizim elimizden artık Cumhurbaşkanının kendisi bile kurtaramaz Kartal."

Kartal, büyük bir öfkeyle Hülagü'ye baktı.

"Yalnız hiç ummadığın bir zamanda kurtulup senden her şeyin intikamını alırsam bu kibirli hallerini koruyabilecek misin acaba?"

Hülagü, Kartal'ı asansör kabinin aynasına yapıştırıp "ne yaptım lan ben sana?" diye bağırdı gözlerine bakarak.

"Kadir'i öldürdün. Daha ne yapacaksın?"

"Ben sadece bir haine karşı kendimi ve ekibimi korudum. O ise bana ihanet etti. Tıpkı şimdi senin ettiğin gibi."

Kartal, "o sadece verilen emri uyguladı!" diye bağırdı.

"Ne yapsaydın? Bıraksaydım da beni öldürse miydi beyzade hazretleri?"

Kartal, sessiz kaldı ve Hülagü'ye nefretle bakmaya devam etti.

Hülagü, Kartal'ı apartmandan dışarıya sürükledi. 

"Merkeze mi gidiyoruz amirim?"

Hülagü, başını iki yana sallayarak "hayır." dedi.

"Şimdi merkeze gidersek istihbarat onu elimizden alır. Binaenaleyh onu kimsenin bulamayacağı bir yere götürmeliyiz."

Cengizhan, "nereye amirim?" diye sordu.

"Tyler'ın sevgilisinin evine götüreceğiz bu orospu çocuğunu."

Cengizhan, "emredersiniz." dedi ve şoför koltuğuna geçti. Aynadan Kartal'a baktı.

"Kaçmaya çalışırsan sana yapacaklarımı hayal bile edemezsin. Ona göre..."

Hülagü, Cengizhan'ın yanına oturdu ve camı açtı. Başını çıkartarak Erol'a baktı.

"Sen Beyza'nın yanında kal! Seni alması için Cengizhan'ı geri gönderirim. Beyza'ya da selam söyle!"

Erol, gülümseyerek "aleyküm selam." dedi ve araba tozu dumana katarak uzaklaştı.

6 Ekim 2020 15.00 Ankara

"Şimdi söyle bakalım! Tyler nerede?"

Kartal, sırıttı ve ağzındaki kanı Hülagü'ye tükürdü. Bunu yapmasıyla yeni bir yumruk yemesi bir oldu.

"Tyler çoktan beni biraz daha döversen söyleyeceğim adresten çıkmıştır bile. Nereye gidebileceği konusunda da en ufak bir fikrim yok."

Kartal, zaman kazanmaya çalışıyordu ve Hülagü bunu çok net bir şekilde anlamıştı. Tabancasını çıkardı ve "o zaman sana ihtiyacım kalmadı." diyerek Kartal'a doğrulttu.

Kartal'ı o an bir korku sarmıştı. "Tamam tamam." dedi ve Tyler'ın yerini Hülagü'ye söyledi.

"Gidebileceği başka mekanları da söylemelisin ama. Ölümden ancak bu şekilde kurtulabilirsin."

Kartal, "sadece birkaç yer biliyorum." dedi.

"Yapacak bir şey yok. Onlarla yetineceğiz artık."

Hülagü, Kartal'dan adresleri aldı ve bir şimşek gibi evden dışarı fırladı. Hasan'ı aradı.

"Tyler'ın izini bulduk müdürüm. Adresleri size yazacağım birazdan. Oralara eş zamanlı baskın yaparsak Tyler'ı bulmamız işten bile değil."

Hasan, masasından kalktı ve "hemen harekete geçiyoruz." dedi. Telefonu kapattı ve ekipleri hazırladı.

Hülagü, tekrar içeri girdi ve pencerenin önüne geçti.

Cengizhan, tabancasının şarjörünü kontrol ederek "biz hangi mekana gideceğiz amirim?" diye sordu. Hülagü'nün pencerenin önündeki koltukta oturup uzaklara dalıp gitmesi onu şaşırttı. Hülagü'yü dürttükten sonra sorusunu tekrar sordu.

"Bu şerefsizin söylediği hiçbir adresin doğru çıkacağına inanmıyorum. Tyler yine elimizden kaçtı."

"Ben umutluyum amirim. Gün doğmadan neler doğar."

Hülagü, gülümsedi ve "inşallah." dedikten sonra bir sigara çıkardı. Cengizhan'ın içmediğini bildiği için ona ikram etmedi ve sigarasını yaktı. Pencereyi açıp içmeye başladı.

"Amirim, baskına katılmayacak mıyız?"

Hülagü, istifini bozmadı ve "sigaram bitince..." diye yanıt verdi. Sigarasını bitirdi ve Cengizhan ile birlikte Kartal'ın olmadığı başka bir odaya geçti. Alçak sesle konuşmaya başladı.

"Bu Kartal bize yem atıyor kesin. Bu yüzden ikimiz de burada kalacağız. Hasan Müdürden haber gelince harekete geçeceğiz. Anladın mı?"

Cengizhan "anladım da..." dedi ve Hülagü, "aklındaki soru nedir?" diyerek Cengizhan'ın sözünü kesti.

"Biz bu Kartal'ı nasıl konuşturacağız onu anlamadım."

Hülagü, sırıttı ve "konuşturmayacağız." dedi.

Cengizhan da sırttı ve "ben öldürürüm onu." dedi.

"Sen elini hiç kirletme."

Hülagü, Cengizhan'ın kendi aklındakileri yanlış anladığını fark etti ve "sen de kirletmeyeceksin." dedi.

"Zira Kartal'ı öldürmeyeceğiz. Onu elimizden kaçırmış süsü vereceğiz. Bizi Tyler'a kendisi götürecek."

Cengizhan, gülümsedi ve "şimdi anladım amirim." dedi.

"Peki nasıl onun kaçmasını sağlayacağız? Kartal bu numaraya kanacak mı?"

Hülagü, sırıtarak "kanacak." dedi ve Cengizhan'a planı anlattı. Sonra evden çıktı ve Erol'u arayıp ona da planı anlattı. Eeve geri girdi. Bir süre Kartal'ın karşısında konuşmadan durdu ve ardından Cengizhan'a baktı.

"Ben birazdan operasyona çıkacağım. Sense bu itin yanında kalacaksın!"

Cengizhan, başını yere indirdi ve "emredersiniz amirim." dedi.

Hülagü, Cengizhan ile birlikte odadan çıktı ve "kendine bir zarar gelmesine izin verme!" diyerek ona sarıldı. Ardından evden çıktı. Erol'u beklemeye başladı. Bir süre sonra Erol geldi ve Hülagü, Erol'a yaklaştı. "Kartal benim arabamı tanıyor." dedi.

"Onu sen, kendi arabanla takip edeceksin."

Erol, "emredersiniz amirim." dedi ve ardından "siz ne yapacaksınız?" diye sordu.

Hülagü, "bilmiyorum." diye cevap verdi. 

"Operasyondan bir netice çıkacağını sanmıyorum. Bu yüzden operasyona katılmayacağım. Hem şimdi başlamıştır zaten. Ben en iyisi eve gideyim. Sen Kartal'ı kendini riske atmadan uzaktan takip et! Sakın biz gelmeden işe girişme! Ben gelene kadar hareket etmeyin. Gerekirse orada geceyi geçirin!"

Erol, tekrar "emredersiniz amirim." dedi ve vedalaştılar. Erol, bir yere gizlendi ve beklemeye başladı. Hülagü ise evinin yolunu tuttu.

Bölüm Sonu 

Ölüm Fotoğrafı Koleksiyoncusu (+18) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin