Ölüm Fotoğrafı Koleksiyoncusu (+18) (Tamamlandı)

14. Bölüm

"Katilin hiçbir imzası yok. Hiçbir kanıt bırakmamış. Gerçi kim olduğunu biliyoruz ama kanıt bıraksaydı daha iyi olurdu. En azından onu nerede bulabileceğimizi falan bilirdik." 

Börte, umutlu bir şekilde tebessüm etti ve yanındaki Hülagü'ye bakarak "yakında bırakacaktır." diye yanıt verdi.

Hülagü, gülerek "ah şu senin Polyanacılığın." dedi ve Börte'ye baktı.

"Bu arada üzgünüm kızım. Bugün biraz fazla küfür ettik.

Börte, gülümseyerek "önemli değil amirim." diye yanıt verdi. Bir şey söyleyecekti ki tam bu sırada Cengizhan hem alaycı hem sinirli bir tavırla laf arasına daldı.

"Bana gelince şşt, amirime gelince önemli değil. Sen amirime yürüyor musun?"

Cengizhan'ın son sözleri Börte'ye olan sevgisinden ve kıskançlığından ağzından istemeyerek çıkmıştı ve son sözünü geri alamayacağını kendisi de çok iyi biliyordu.

Hem Hülagü hem Börte başını çevirdi ve arka koltukta oturan Cengizhan'a ters ters baktı.

Hülagü, Cengizhan'ın böyle bir şey düşünmesine sinirlenmişti çünkü kendine hayatının sonuna kadar ne olursa olsun Dokuz'u seveceğine yemin etmişti ve Börte'yi de kız kardeşi gibi görüyordu. Bu yüzden sinirle dudaklarını kemirmeye başlamıştı.

Börte ise Cengizhan'ın anlamlandıramadığı bir şekilde ona bakıyordu. "Ne dedin sen?" diye sordu sinirle. Bu sırada ağlamaklı bir hal de almıştı. Sonunda dayanamadı ve patladı. 

"Ben seni severken ve senin ağzından beni sevdiğini duymak isterken sen nasıl böyle bir şey düşünürsün?"

Cengizhan, Börte'den duyduğu sözlerle donakaldı. Ne diyeceğini bilemedi. Güçlükle yutkunarak Börte'ye baktı. Konuşmak için ağzını açtı ama hiçbir şey söyleyemedi. Börte dışarı çıkıp arabanın kapısını çarparken donakalmış bir şekilde ona bakmaya devam etti.

"Gitsene lan kızın peşinden!"

Cengizhan, Hülagü'nün bağırmasıyla kendisine geldi ve arabadan dışarı fırladı. Koşarak Börte'ye yetişti ve onu kolundan tutarak kendisine çevirdi. Börte'nin gözlerinden usul usul yaşların akmaya başladığını fark etti.

"Bırak kolumu!"

"Beni dinle!" 

Börte, kaşlarını çattı ve "hayır." dedi. 

Cengizhan, Börte'nin kolunu bırakmadığı gibi diğer kolunu da tuttu ve yüzüne bir süre baktıktan sonra Börte'yi kendisine çekerek dudaklarına yapıştı.

Börte, şaşırdı ve ne yapacağını bilemedi. Dudaklarını Cengizhan'ın dudaklarından kurtarıp yüzüne bir tokat yapıştırmakla öpücüklerine karşılık verme arasında kaldı ve sevdiğine kıyamadı. Ona karşı koyamadı ve öpücüklere karşılık verdi. İkisinin de dudakları birbirlerini sardı.

Cengizhan, ellerini Börte'nin kollarından yüzüne çıkardı ve gözyaşlarını baş parmaklarıyla sildi. Diğer parmaklarıyla da ensesini okşadı. Hülagü'nün kornaya basmasıyla dudaklarını geri çekti ve tebessüm ederek Börte'nin yüzüne baktı.

"Şimdi anladın mı o sözleri neden söylediğimi?"

Börte, gülerek üst dişlerini alt dudağına geçirdi ve başını aşağı yukarı salladı.

"Haydi lan binin şu arabaya."

Hülagü'nün bağırmasıyla kendilerine geldiler. 

Cengizhan, "emredersiniz amirim." dedi ve Börte'nin elini tuttu ve beraber arabaya bindiler. Arka koltuğa geçtiklerini, ön koltuk için yarışmadıklarını fark edip gülüştüler.

Hülagü de bunu fark etti ama bunun hakkında bir şey demedi. Cevabını bilse de sorusunu sordu. 

"Halletiniz mi meselenizi?"

Cengizhan, gülümseyerek "hallettik." dedi ve sonra yüzü mahcup bir hal aldı. "Özür dilerim amirim." dedi.

"Börte'yi kıskandığım için biraz..."

"Önemli değil la önemli değil. Hem bu olay sevenlerin kavuşmasına vesile oldu."

Hülagü, "neyse." deyip arabayı hareket ettirdi ve o anda aklına Sinan'ı sormak geldi ve telefonunu çıkardı. Erol'u aradı. "Alo Erol?" dedi.

"Sinan hiç evinden ayrıldı mı?"

"Hayır. Hiçbir yere ayrılmamış."

Hülagü'nün aklına katilin Tyler olduğu geldi ve ismini, sesini sonradan hatırlayabildiğini fark etti ve kendi hatasına sinirlendi. Oflayarak "pardon." dedi.

"Söyle, Sinan'ı izlemeye son versinler. O telefonu çalınan adamın evini, ismini, cismini falan da boş ver! Ondan bir şey çıkmaz. Herkesi merkezde istiyorum. Toplantı yapacağız."

Erol "tamam." deyince Hülagü telefonu kapattı ve torpido gözünün üstüne koydu. Arabayı fazlasıyla artan trafikte sürebildiği kadar hızlı bir şekilde merkeze sürdü ama yine de merkeze geç ulaştılar. 

🔲Bölüm Sonu🔲

Dizi Önerisi: Kurtlar Vadisi (İlk 97)
Film Önerisi: Yüzüklerin Efendisi Serisi
Kitap Önerisi: Yaban (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
Şarkı Önerisi: Bu Şehir Beni Boğuyor