22. Bölüm

379 23 5
                                    

Tyler uykuya dalarken Hülagü ve ekibi de cinayet büroya ulaşmıştı.

Börte, sandalyesine oturan Hülagü'ye baktı ve "otursanıza la." demesiyle herkes gibi bir sandalyeye oturdu.

"Amirim, Tyler zor bir çocukluk ve gençlik geçirmişti değil mi?"

Hülagü, başını düşünceli bir şekilde aşağı yukarı salladı.

"Yani bir travma geçirdiği için doğuştan gelen bu rahatsızlığı nüksetti."

Hülagü, Börte'nin nereye varmak istediğini anlamıştı.

Börte, Tyler'ın rahatsızlığını tekrar bir travma yaşayarak ya da başka tedavi yöntemler kullanılarak rahatsızlığının atlatabileceğini düşünüyordu.

Hülagü, "unut o aklındakileri!" diye sesini yükseltti ve ayağa fırladı.

"Tyler tedavi edilmeyecek. Tyler'ı bulduğunuz an kafasına sıkacaksınız! Kimse teslim olma çağrısında falan bulunmayacak! Tyler'ın elleri belki kelepçeli olabilir ama ceset olarak olacak bu."

Hülagü konuşması bitirince odasının kapısı çalındı ve Hülagü, "gel!" diye bağırdı ve içeri bir polis memuru girdi.

"Müdürümüz sizi çağırdı amirim."

Hülagü, başını sallayarak "tamam." dedi ve ekibine döndü. "Söylediklerimi beyninize kazıyın!" diye tembihleyerek odadan çıktı ve müdürün odasına girdi.

Müdür; yaşlı, uzun boylu ve zayıftı. Başı neredeyse tamam keldi ve yüzü tıraşlıydı. Siyah bir takım elbise giymişti. Takımında sadece gömleği beyazdı.

"Katili hala bulamadınız mı Hülagü?"

Hülagü, "çok yaklaştık..." derken Müdür Hasan onu susturdu.

"Ne kadar yaklaştığın umurumda değil. Bu kadar fazla cinayet işleyen bir katili bulamayan cinayet büro amirine üsttekiler pek iyi gözle bakmazlar."

Hülagü, sağ eliyle sol bileğini tutarak başını önüne eğdi ve "anladım müdürüm." dedi. Gerçekten de gözdağını anlamıştı.

"Basın da ensemize hemen yapıştı. Saçma sapan röportaj isteğiyle kapımıza geliyorlar."

"En kısa zamanda o katili bulacağız müdürüm."

Hasan müdür, ilk kez tebessüm etti ve "çıkabilirsin o zaman." dedi.

Hülagü, başıyla selam verdi ve müdürün odasından çıktı.

Tyler, gözlerini açıp bedeninin kontrolünü ele geçirdiğinde dışarıda olduğunu fark etti ve elindeki paketleri gördü. "Lanet olsun!" diye hırladı. Hızlı adımlarla yürümeye başladı.

"Lanet olsun Sude! Dışarı sen mi çıktın?"

"Evet. Ne var yani dışarı çıktıysam? Kendime uygun kıyafetler almam gerekiyordu."

Tyler, bir kere daha "lanet olsun." dedi.

"Lütfen bana arabamı almadığını söyle! Ben satın aldığım arabalarımla kameralara yakalanmayı sevmem."

"Senin araban mı var? Bunu bilmiyordum. Bilseydim taksi ile değil arabanla gelirdim."

"Taksiye hemen evin önünden binmedin değil mi?"

"Hayır. On dakika kadar yürüdüm."

Tyler, "iyi bari." dedi ve kaldığı evin ortaya çıkmaması için dolambaçlı ve kuytu yollardan geçerek evine ulaştı.

🦝Bölüm Sonu🦝

Film Önerisi: Batman serisi
Dizi Önerisi: Saygı
Kitap Önerisi: Karmaşık Duygular (Stefan Zweig)
Şarkı Önerisi: Kupa Kızı ve Sinek Valesi (Teoman)

Ölüm Fotoğrafı Koleksiyoncusu (+18) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin