ŞAH VE TAHT +18

1. Tanrılar ve şehvetin arasında.

•Kitabın içinde ağır cinsellik, küfür, cinayet ve hakaret edici sözler bulunuyor. Ana tema Bdsm olduğu için, hassas kişileri şimdiden uyarıyorum. Mümkünse yaşınız 18'den büyük ise okuyunuz. Sorumluluk kabul etmiyorum çünkü.

*hikayenin bir kurgu olduğunu unutmayınız!*

Tekrar diyorum, rahatsız olacaksanız, yaşınız küçükse lütfen çıkın hikayeden.

^^Okumaya başladığınız tarihi buraya
not olarak yazar mısınız?^^

♚♚♚

"Şeytan ete kemiğe büründü. Ve insan oluştu."

-Arthur Machen

God&Monsters -Lana Del Ray

•

"Tanrılar ve şehvetin arasında."

•

Basit kadınlar.

Basit kadınlar diye nitelendiriliyordu bu evin kadınları. Sokak ağzıyla seslendirecek olursak birer fahişe, her biri birer sürtüklerdi. On dolarlık fabrikasyon şarapları, dağılmış kırmızı rujları, zevkin göz yaşlarıyla akıp giden rimelleriyle, göğüs aralarına sıkıştırılmış yüz dolarlara gülümseyen bu bedenlere her daim bu şekilde hitap ediliyordu. Derin dekolteleriyle çatallaşan ve belirgin kıçlarıyla, yırtık renkli çoraplarıyla da hizmet görüyorlardı çoğu kez. Kazandıklarının yarısını bedenlerine yakıştırdıkları süs eşyalarına harcarlarken, havada hep o sarhoşluğun gri sigara dumanı tütüyordu.

Tanrıçalar ve canavarlar arasında bir şehvet akıp gidiyordu. Saç diplerinden kendi saç renkleri yeşeriyor, ter kokularına o odaların içinde yer alan zevkin suyu karışıyordu. Bir beden ki şansına iyi adamların, çekici adamların gelmelerini umuyorlardı.

Bununla bir olup toplaşıyorlar, bir halka oluşturup birbirlerine gecenin koyu adamlarına karşı hazırlıyorlardı. Çoğunun karşısına, zarif, paranın ve acizliğin kimlik bulmuş bedenleri çıkıp geliyordu. Bu şehrin uzağında motel gibi kullanılmış yere doğru. 1950'lerden akıyordu binanın eskime ve vatikan tarzında oluşmuş kırmızı duvar kağıtları. Tırnak izlerine şahit olabilirdiniz orada. Devletin himayesinin altında gölge yapan bu uzak yerde her daim tehlikeli tutkularınızı paylaşabilirdiniz.

Çünkü bu kadınlar, sizin dış dünyaya karşı çekindiğiniz her şeyi apaçık görerek sizlere sırdaşlık yapıyor ve dudaklarıyla dokundukları yerlerinizi ama her yerlerinizi sizin için önemli biriymişsiniz gibi hissetmenize neden olacak şekilde seviyorlardı. Bacak aralarınızda çoğu kişiye gerçek anlamda göstermediğiniz o yüzü gösterdiğiniz vakit size istediğinizi vererek inliyorlardı. Bunu sizin cüzdanınızdan çıkacak para için yapıyorlardı. Para için yaşayan adamlara yapılmış en iyi muameleydi bu.

Zevk, şeytan işiydi. Şeytan ise işin zevkiydi. Para ise bugünün Tanrısıydı. Güçtü. Güç ise muhakkak her dilin bir anda çözünür kılan yegane şeydi.

Tam olarak Linda o çözülmüş ağzıyla pembe renkli sakızını ağzının içindeki o yumuşak dokusuyla okşuyor, badem biçimindeki uzun tırnaklarıyla parmaklarının arasında uzatıyor da uzatıyordu. Karşısında duran Taylandlı Bell'i etkilemeye çalışıyordu. O bakışların dudaklarına çekmiş olması ile küçük bir sırıtma ile karşılık veriyordu.