33. Çift başlı Madalyon.

695 43 28
                                    


Selam, ben geldim, iyi geceler.  Şimdi yazdığım bu 10klık bölüm gözlerinizden öper.

Yorum bekliyorum hele bir yapmayın. Bir ay sonra atarım bölümü. Açıkçası bu platformda kendimi çok yalnız hissediyorum ve hiç olmazsa siz ses olun ve kelimelerle kalabalık kılın hayatımı, böylelikle çok daha ses olup çıkarım karşınıza.

Pazar günü atarım bölüm.

15.10.22



🍷İyi okumalar🍷



3.3

"Çift başlı Madalyon."




Göz yaşartıcı bir manzara karşısında, ayakları yere çıplak bir şekilde basılıydı. Göğsünü taşıyan ağrılı bir iz. Dudaklarında yapay bir olgunluk var idi. Fısıltının seslerinden sıyrılmış boğucu bir imza, ellerinin arasından kilitli dünyasının merkezine doğru sinmişti. Fedailerinin ıslak kanları parlak mermer üzerinden toprağı besleyerek kötülüğü ve kötülükten gelenlerin yerini timsal eder bir iyilikle, doğru yolun doyurucu şeklini alarak, tüketerek onu olduğu yerde çerçevelemişti.

Adım hizası ortadaki yaldızlı şekle aynı paralel hizaya doğru sürüklediğinde, Victor Sazawar altında duran kumaş pantolonunu çıkararak Şeytan'ın motifi altında kutsal meşalesini eline aldı ve sönmüş tüm ışıkları tek tek yaktı. Özel mahlastan geçen bir konuşmayı kendisiyle yapacak olmakla birlikte, adağı olarak kendi ellerini ve kendi kanını sunacaktı. Geçmişinden gelenle, cehennem kapısındaki cehennemi yaratacaktı. Bedeni için. Ancak böyle kendisini toparlayabileceğine inanıyordu.

Düştüğü zaaf çukurundan ancak böyle arınacağını sanıyordu.

"Her ihanetin bedeli ölümdür."

Yazının asıldığı ve bu yazının ağırlığı ile can veren onlarcasını düşündü.

Sessizlik ele geçirdi bedenini. Şimdi kendi nefesini, yüzleşmesinin verdiği korkaklığı yaşıyordu. Bu korkaklık tüm bedenini geçmişe doğru kamçılıyordu. Hata yapışını ve kontrol dışına çıkılmış olan kendi hatalarının sorunları ile boğuşuyordu. Mabet, geçmişinden gelen ezgileri kulağına fısıldıyor.

Fısıldıyor, kaçıyor, fısıldıyor, yakalıyor, fısıldıyor, kaçıyordu.

"Güçsüzlük oğlum," diyordu, Baba'sı. "Bizim, sizin gibilerin... Asla ama asla belli etmeyeceği bir güçtür. Ne zaman güçsüz olsan şu sözlerimi hatırla. Ne zaman kendini kaybedecek olsan şunu unutma; Sazawar'lar ancak kendileri için yaşarlar, kendileri için hizmet ederler ve sonsuz cehennem kapısına geldiklerinde, yine ancak ve ancak kendileri için ölürler."

Onu kutsal babasıyla tanıştıran mabedin içindeydi. Buraya en son Ava ile gelmişti. İhanet ediyor olduğunu sandığı düşüncesi ile onu bu mabette çırılçıplak soymuş ve terbiye etmişti. Küçüğü kollarında kendisini kaybedip, onu yenmeye çalışana kadar yapmıştı bunu.

ŞAH VE TAHT +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin