İyi okumalar 🍷
"Bir adamın sahip olmaması gereken bir şeye neden sahip olabileceğine dair düşüncelerinden bahsediyordu. Bunun sebebi şehvet miydi? Yoksa ilkellik mi? Adamın bakış açısı kesinlikle büyüleyici...."
Kalpsiz, Winter Renshaw
Maroon5- Lips
0.5
•
"Bir oda, içinde şehvetten asılı duran bir dünya. "
•
Burjuva trenin son yolculuğu bitmişti. İblis kendi köhnesinde sakladığı gerçek yüzünü, yemeğini evine götürmeden önce onu son kez koklarken fazla uysal davranıyordu. Narin duran elleri, pençeleri küçüğe atmadan önce son kez böylesine merhametle okşuyordu. Çünkü aslan, yakaladığı tavşanını ürkütmek istemiyordu. Aksine onu öylesine iyi besleyecekti ki, küçük yavrusunu yeni aldığı dünyasında oradan çıkmak istemeyeceği kadar büyülü gösterecekti. Böylelikle aslanın gerçekçi olan dişleri ve dili onu bu gördüğü manzara karşısında tatmin ettikten sonra asıl niyetine kavuşacaktı.
Bununla küçüğün soluğunu kesen o aitlik cümleleri ile nasılda titrediğine şahit olurken, esmerin dudaklarında o haşere olan kıvrımlar zevkle yukarıya kalktı.
"Hadi gel benimle ve yeni evinle tanış." Dedi, sıcak bir sesle. Ava o ılımlı tavrıyla gülümserken, arabadan inerek kapısında ona el uzatan ilk pençeyi masumiyeti ile dokunmak için uzattı. Esmerin eli yumuşak ve tutuşu ise her defasında ona ilk kez dokundurduğunu hissettirecek kadar içini titretiyordu.
O içindeki yeni yetme heyacanın bahtiyar bir kurbanı olarak araçtan inmeye çalıştı. Ama bacakları ve yaşadığı o derin orgazmın etkileri onu elden ayaktan düşürecek kadar zayıf bırakmıştı. Ve kordon yardımıyla değilde, esmerin çıplak dokunuşlarından ötürü sızlayan küçük deliği onu huzursuz edecek kadar hem doluluk hissi veriyor hemde acıtıyordu.
Victor ondaki bu ekşiyen ve sonrasında toparlamaya çalıştığı yüzün ifadesindeki sebebi anlarken, Ava'nın bacaklarını kastığını farketti. Onu bahçede duran iri armut dilimi taşların üzerinde ayakta durmasını sağlarken, yavaşça elini bıraktı. Ava bu kaybolan hisle etrafındaki her bir yerde aydınlatma bulunsada karanlığa düşmüşçesine, esmerin parlak duran iri çekik gözlerine baktı.
"Yürümekte zorlanacak gibi duruyorsun," diye sessizce kullanmıştı kelimelerini Victor. "Kucağıma gelmek ister misin?" Diye sordu.
Yis ikilinin araçtan uzaklaşmasını beklerken birden bire efendisinin bu tarz bir üslup kullanması ile kaşlarını havaya kaldırdı. Bu soru, buraya daha önce getirilen Sana'ya hiç sorulmamıştı. Halbuki Victor'un bir önceki göz bebeği oydu ve efendisinin göz bebeği olmasına rağmen hiç bu tarz bir muamele görmemişti.
Yis o an yan profilden gördüğü kızı incelemişti. Çekici ve güzel bir vücudu olduğunu kabullenmişti. Belki de en nadide olan ve efendinin iştahını kabartan, masum ve saf bakan gözleri olduğuna karar kılmıştı. Bir şekilde Victor'u artık tanıyordu. Onunla yedi senedir çalışıyordu ve esmerin gerçek bir günahkar olup elindeki her şeyi soldurma saplantısının en yakından gören birisi olarak, o şaşırma duygusu yerini acıma hissine bıraktı. Ve sonrasında kafasını başka yöne çevirdi.
Bir tane daha kayan bir yıldız görmek istemiyordu.
Çünkü Ava, Victor'dan aldığı teklifle hem utanmış hemde esmerin ona karşı anlayış dolu olması içinde yer eden huzursuzluğu kovalamıştı. "Bilmiyorum, bu uygun olur mu ki?" Diyen o duru sesi ile gözlerinin incisi parlarken Ava'nın, Victor tek kaşını kaldırdı. Dili ağzının içinde yumuşakça döndü. "Burası benim dünyam," dedi. "Burada olan her şey benim istediğim şekilde görünür."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞAH VE TAHT +18
Teen Fiction*Yetişkin okurlar içindir.* Gözlerine baktığı anda, şeytanın son kanat çırpışını görmüştü. "Güzelsiniz. Çok güzelsiniz." Derken bulmuştu kendisini kız. Bu aklıyla kalbinin bir olup, içtenlikle fısıldadığı an olurken, esmerin gözlerinde duran parlak...