gecenin damarları

891 82 84
                                    

𝅘𝅥𝅮 Airbag, How I Wanna Be

Bölüm 10
gecenin damarları

Acıyla kasılan yaralarım, dünyanın var olan atmosferi ile can bulmuş ve canımı yakmaya başlamıştı.
Muhtemelen kanamam da vardı.

Şeytanımın gözlerine baktığımda, kıvranışlarıma karşı sadece beni izliyordu.
İstemsizce sıktığım dişlerim arasından konuşmuştum, ses tellerime yapışan görünmez eller eşliğinde.

"Ölümümü izlemek için mi beni buraya tekrar getirdin?"

Gözlerini keyif aldığı belli olan bir ifade ile kıstı. Başını omzuna doğru eğdiğinde kan kırmızısı dudaklarını büzdü. Yüzünde ölümün kollarının gölgesi dolaşıyordu, üzerime doğru eğildiğinde gölgeleri üstümdeydi.

"Yaralarını iyileştirmemi mi istiyorsun?"diye sormuştu içinde alay kaynayan sesiyle.
Nefes almakta gittikçe zorlanırken, yine de konuşmaya çalıştım.

"Eğer istersen... Şifanı da zehirinle taşıyabildiğini söyledin."demiştim kısık ve kesik nefeslerimin eşlik ettiği acı bir sesle.

Gözlerini kıstı.
"Seni çırılçıplak bırakmamı göze mi alıyorsun?"

Yaralarımı tıpkı ölüm meleğinin ardından iyileştirdiği çizik gibi iyileştirmesi için üstümdekilerin olmaması gerekiyordu.

Gözlerinde cesetleri yaktı. Bunu canlı canlı görmüştüm.
Siyah pantolonunun sardığı bacaklarını zemine koydu ve bana bir adım daha yaklaşmış oldu.

Elleri saten pijamamın üstündeki düğmelere gittiğinde tepkilerimi görebilmek için acımasızca gözlerime bakıyordu.

Yutkundum. Ben onun yanındayken zamanın ne kadar aktığı konusunda hiçbir fikrim yoktu, ama bittiğim yerden başlamıştım, yalnızca bunu biliyordum.

Düğmelerimi açan parmaklarının sıcaklığı tenime dokunduğunda, paramparça olacağımı sanmıştım.
Gözlerinde depremler vardı, zeminler ortadan ikiye ayrılıyor, cehennemine içinde öldürdüğü cesetleri atıyordu.

Bana bakarken yine kalbime hükmedeceğini düşünsem de, bunu yapmadı.
Üstümdeki geceliğin düğmelerini açtığı anda siyah sütyenim gözlerinin önünde karanlık bir silüetin çıplak parmaklarından damlamış kan izi gibiydi.

Beyaz tenime taşan kanıma gözleri indi.
Siyah bir incinin sıkıştığı gözlerinde kanımın oyunu başlamış, perdeler geriye çekilmişti.

Beyaz bir yılanın derisinin sarıldığı cehennemin içini okşayan elleri bu kez benim tenime dokunuyordu.
Karnıma dokunduğunda, tenimde kan altında kalan güller, can suyunu tatmışçasına hareketlendi.

Avuçları tenimdeki bıçak yarasına dokunduğunda, kan kırmızısı dudakları hareket ediyor, boğazının gerisinden mırıltılar duyuyordum.
Nefes seslerimi kuvvetli bir şekilde duyduğum için, kendimi dinginleştirip onu duymaya çalıştım.

"Seni bulduğumda ateşimi ellerimden tadacaksın,"diyordu. Çenemi kaldırıp gözlerine bakmaya çalıştığımda ise simsiyah bir gecede gri buluta sarılmış Kara Mamba'nın derisini görmüştüm.

Mekanik bir hareketle gözlerini gözlerime savurdu. Siyahı, kahvelerimin bebeklerine dökülürken, sıcaklığı canımı yakmaya başlamıştı.
"Canını yakacağım."demişti.

Acıyla inlerken başımı arkaya atmıştım. Sırtım bir yay gibi gerildi ve boynumdaki mavi damarlar ince derimin altında belirginleşti.
"Umrumda değil! Kanamamı durdurmana ihtiyacım var!"

𝘪 𝘧𝘦𝘭𝘭 𝘪𝘯 𝘭𝘰𝘷𝘦 𝘸𝘪𝘵𝘩 𝘵𝘩𝘦 𝘥𝘦𝘷𝘪𝘭, 𝘳𝘴𝘬Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin