BÖLÜM 37 "KOMİSERİM DEĞİL,YENGE!"

1.3K 117 5
                                    

FİNAL BÖLÜMÜNE GERİ SAYIM BAŞLAMIŞKEN HÂLA YANIMDA OLAN OKURLARIM SON BÖLÜMLER SİZİN İÇİN YAZILIYOR ❤

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

FİNAL BÖLÜMÜNE GERİ SAYIM BAŞLAMIŞKEN HÂLA YANIMDA OLAN OKURLARIM SON BÖLÜMLER SİZİN İÇİN YAZILIYOR ❤

BÖLÜMÜ OKURKEN BOL BOL YORUM YAPARSANIZ ÇOK SEVİNİRİM

VOTE VERMEYİ UNUTMAYIN OLUR MU 🦋

KEYİFLİ OKUMALAR :)

Odamdan çıkıp salona geçtiğimde Zeynep'in kalhvaltı masasını hazırladığını gördüm. Masada sadece bizimkiler için servis açılmıştı. Bu kahvaltı benim için çok özel bir kahvaltı olacaktı çünkü ilk kez kardeşim ve annemle birlikte kahvaltı edecektim. Henüz annemle aramız tamamen normale döndü diyemem ama o yolda ilerlemeye çalışıyordum ve bu kahvaltı da Barış yolunda atılan ilk adımdı. En azından benim için öyle. Her ne kadar bulduğum her fırsatta benim için hiçbir ifade etmediğini söylesem de Selen Karaca'nın kahvaltıya geleceği gerçeği aklıma geldikçe içim kıpır kıpır oluyordu. Adını koyamadığım bir heyecan vardı içimde. Selen Karaca ile anne kız değildik ama artık bir yabancı olarak da görümüyordum onu. Sanırım içimdeki öfke tamamen bitti ve hayal kırıklarım da yavaş yavaş yok oluyordu.

Bu durumdan memnun muydum? Orası şaibeli. Çünkü Selen Karaca'yı Erva annemin yerine koymak için hazır değildim. İleride onu Erva annemin yerine koyabilir miyim onu da bilmiyorum, ama onu Erva annem gibi göremiyordum. Benimle hiçbir kan bağı olmayan o kadın bile Selen Karaca'dan daha çok annemmiş gibi geliyordu. Hiçbir kan bağı olmamasına rağmen o kadını annem yerine koymuşken öz annemi annemmiş gibi göremiyordum. Yaşadıklarımdan dolayı bu normaldi. Üstelik her şey için daha çok erkendi, henüz bir ay dahi olmamıştı onun benim öz annem olduğunu öğrenmem. Belki de zamana bırakmak gerekiyordu bazı şeyleri. Selen hanım ile olan ilişkimiz de öyle. Zamanla daha farklı bir hal alabilirdi belki ama şuan için bir şey diyemem. Henüz her şey çok yeni ve bir şeyler hissetmem için çok erken.

Mutfağa geçip Zeynep'le konuşmadan börek yapmak için gerekli malzemeleri teker teker masaya dizmeye başladım. Zeynep ne olduğuna anlam veremeden bana bakıyordu. Ben ise sanki her gün bu işi yapıyormuşum gibi bozuntuya vermeden üstümde dolanan bir çift göze aldırmadan işime devam ediyordum. Zeynep kısa bir süre beni izledikten sonra konuşmayacağımı anlayıp sessizliği bozup kendi konuşmaya karar verdi.

"Fırtına ne yapıyorsun sen?"

"Börek yapıyorum Zeynep, bir sorun mu var?"

"Hayır bir sorun yok... da, seni mutfakta görmeye pek alışık olmadığımdan tuhafıma gitti biraz."

Elimdeki malzemeleri masaya bırakıp heyecanla başımı kaldırıp ağzım kulaklarımda "Rüzgar bugün kahvaltı için bize gelecek." Dedim. Zeynep söylediğim şeye benden daha çok sevinip kocaman gülümseyerek "Ciddi misin?" Diye sordu. Hevesle başımı sallayıp evet dedim.

"Ayrıca Selen hanım da gelecek." Dedim yüzümdeki gülümseme bir an da yerini heyecan ve korkuya benzer bir duyguya bıraktı. Neden bilmiyorum ama dünkü olaydan sonra onunla karşılaşmaktan biraz çekiniyordum. Benimle arasının düzeldiğini düşünüp ona göre davranırsa duymak istemediği şeyler söylemek istemiyordum ama aramızın tamamen düzeldiğini de diyemezdim. Bu yüzden Selen karaca ile karşılaşınca ne tepki vereceğimi yada ne diyeceğimi bilmiyordum.

BİR ASİ FIRTINA [DÜZENLENİYOR]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin