Genç kadın nefes nefese kalsa da koşmaya devam etti. Kaç saattir koştuğu hakkında hiç bir fikri yoktu ama hava yavaştan kararmak üzereydi. Kara batıp çıkan ayakları ise adeta birer buz kütlesi haline gelmişti, ama duramazdı.
Peşinde olan adamların çok uzakta olmadıklarını biliyordu.
Soğuk havaya karışan nefesleri ormanda yankılanan tek sesti.Kaç saattir koştuğunu bilmiyordu ama artık adım atacak hali yoktu. Yine de kalan son gücü ile koşmaya devam etti. Tokasından kurtulan saçları koşmanın etkisi ile yüzüne çarpıyor, soğuk havada kırbaç görevi görüyordu.
"Dayanmalıyım" diye düşündü. Şu an canı acıyor olsa bile o adamlara yakalandığı an çok daha büyük ve ömür boyu sürecek olan bir acı çekecekti.
Hava neredeyse kararmak üzereydi. Tüm gücünü ayaklarına verip koşmaya devam etti.
Çok sonra kendinden 5 10 metre uzaklıkta ki kulübeyi gördü. Adımlarını oraya doğru yöneltirken gücünün iyice tükendiğini hissetti. Bir sonra ki adımı atmak bile ona işkence gibi geliyordu. Soğuktan buz tutan parmakları canını inanılmaz yakıyordu.
Kulübenin önüne geldiğinde içini derin bir korku kapladı. Kulübede onu ne beklediğini bilmiyordu. Kaçtığı adamlardan daha kötü birisi varsa?
Ölürüm dedi yine kendi kendine. En fazla ölürüm ama peşinde olan adamın eline düşerse yaşayan ölü olurdu.
Kulübenin az olan merdivenlerini çıkıp elini kapıya yasladı. Parmakları o kadar morarmıştı ki neredeyse kendi rengini kaybetmişti.
Güçsüzce iki kere vurdu ama bir kaç saniye beklemesine rağmen her hangi bir hareketlilik olmadı.Bu hem rahatlamasına hemde korkmasına neden olurken kapıyı usulca ittirdi. Bu tür kulübelerin kilitli olmadığını biliyordu.
Kapı kulağını rahatsız eden bir gıcırdama ile açıldığında rahat bir nefes aldı. Tereddütle bir adım attı içeriye doğru. Bu adımı bir sonraki adımı takip ettiğinde kulübenin içerisindeydi. İçerisinin dışarıya göre sıcak olan havası tenine çarptığında bütün bedeni titredi.
Korku dolu gözleri kulübenin içini taradı. Dışının eski cephesine göre içerisi oldukça güzeldi. Koltuklar yemek masası bu kulübeye ait olamayacak kadar güzeldi.
Gözleri kulübenin tam ortasında duran siyah demir sobaya kaydı. İçinden gelen çıtırtılar ve yüzüne vuran sıcaklık bir kaç saniye duran beyninin yerine gelmesine neden olurken korkuyla geriye doğru bir adım attı.
Burada biri vardı.
Tam o anda hemen sol tarafında daha önce fark etmediği kapı aynı dış kapının açılırken ki çıkardığı gıcırdama sesi ile açıldı.
Bedenini esir alan korku olduğu yerde kas katı kesilmesine neden olduğunda gözleri içeri giren adama kaydı.
Sakin ol dedi içinden ama içinde hissettiği korku sakin olmasına en büyük engeldi.