"Yaralılar ve yara'alananlar"
Neredeyse kaç saattir yatakta Aras'ı bekliyorum.Uyuyakalmamak için elimden gelen çabayı göstersem de gözlerimden adeta uyku akıyordu.
Tam o esnada kapı açıldı.Karanlık odada net göremesemde,yüzünü azda olsa seçebildiğim,Aras'tı.
Uyanık olduğumu fark etmemesi için kıpırdanmadan öylece durmaya çalışırken,bir yandan da göz ucuyla onu izliyordum.
Ağır ağır düğmelerini çözerek, gömleğini bir kenara fırlattı.
Tam üstüne sokak lambası vuruyordu.O arada gözüme tam sol göğsünün üstündeki dövme çarptı.Ne olduğunu tam olarak anlayamasam da eski olduğu her yönden belliydi.
Ardından sessiz hareketleri ile banyoya girdi.Bunun verdiği rahatlıkla derin bir nefes alıp,kollarımı yana koyup,sırt üstü uzandım.
Acaba Barçınla ne konuşmuşlardı?
Uykum o kadar ağır basıyordu ki gözlerim adeta kapanmıştı.Ardından daha fazla direnemeyip uykunun kollarına teslim ettim kendimi.
*
Çalan saçma melodi ile gözlerim aralandı.Kısa süre ne olduğunu anlamasamda başım Aras'ın olduğu komidinin üstünde duran saate dikildi.Ve sonra hemen yanımda bana dönerek,uyuyan Aras'a.Hızlıca yatakta doğrulup o uyanmadan alarmı kapattım.Sesden etkilenmiş olucak ki yatakta kıpırdanıp,öbür tarafına döndü.
Hava hala aydınlanmamış,karanlıktı.
Bu saate neden bir insan alarm kurar ki?
Aslında şu an alarmdan önce neden Aras'ın burda yattığını sorgulamam gerekiyordu.
Gerçi onun yatağına giren bendim.
Neyse.Ağır adımlarla banyoya girip yüzümü yıkadım.Bana ait olan eşyaları bir sepetinin içine koymuşlardı.İçinde ki eşyaları tamamen döküp Aras'ın malzemelerinin yanına yerleştirdim.Ardından dişlerimi de fırçalayıp çıktım.
Hava yeni yeni aydınlanmaya başlıyordu.Normalde bu saatlerde pek kalkmazdım fakat kalkınca da geri uyumak benim için mümkün olmuyordu.
Aras'ın üstünde hiç örtü kalmamıştı.Büyük ihtimalle gece uyurken hepsini üstüme çekmiştim.
Hadi örtüyü geçtim üstünde tişört bile yoktu.İnsan böyle mi uyur bu soğukta?
Hemen yan tarafta duran örtüyü açıp,üşümememesi için omzunun üstüne kadar örttüm.
Uyurken bile sinirli gibi duruyordu.Saçları gözlerinin üstüne kadar gelmişken,ellerini göğsünün üstünde birleştirmişti.
Uyandırmamaya çaba sarf ederek saçlarını gözüne değmemesi için yukarı doğru ittirirken bir anda bileğim kavranıp,yatakta,tam üstüne düştüm.
Korkudan kocaman açılmış gözlerimle bakarken,o benim aksime adeta kıkırdıyordu.
"Aras ne yapıyorsun?"dedim bileğimi, elinden kurtarmaya çalışarak.
Sırıtmasına devam ederek ayağımı,iki bacağının arasına alıp sıkıca kilitledi.Neredeyse debelenemeyecek kadar sert tutuyordu.Dirseğim göğsünün üstüne baskı uygularken, diğer elimide,bileğimden sertçe tutuyordu.
"Asıl sen ne yapıyorsun tepemde karıcım?"dedi alaylı sesiyle.
Çırpınmaya devam ederek,"Aras bıraksana!"diyerek diretiyordum.
Daha fazla kıpırdanmamı engellemek ister gibi boşta kalan elini,belime bastırıp,hareket etmemi tamamen kesti.
"Bana bak Aras annen odaya girerse görürsün!Çek ellerini üstümden!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nazendem
Roman pour AdolescentsO evden kurtulmak için tek şansın ortaklarınızın oğluyla yapacağınız bir sözleşmeyse? Nazendem sözleşmesi... Sen bataklıksın Ahu Çetiner ve sana yaklaşan herkesi kendi bataklığına çekiyorsun. Hızlıca kolumdan tutup beni,kendine doğru çevirdi,"Seni o...