Mert'ten ;
Sabah büyük bir heyecanla uyandım. Çiçek umarım teklifimi kabul ederdi. Dünden beridir Burak ve Cemre ile nasıl birşey yapacağımı kararlaştırmaya çalışıyorduk. Ama asla bulamamıştım. Aslında aklımda birsey var ama çok basit. Ancak hiç olmamasından iyidir herhalde.
Yattığım yataktan kalkıp banyoya geçtim. Saat 10'du ve anlaşmamıza göre saat 1:30 da buluşacaktık. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra yatağımı toplayıp anneme bakmak için mutfağa gittim. Tahmin ettiğim gibi kahvaltı hazırlıyordu. Yanına gidip yanağından öptüm. Başını geriye atıp yanağımdan öpünce geri çekilip masada ki tabağımdan salatalık attım ağzıma. " Ayakta yeme oğlum birazdan oturur yersin zaten. "
Kaşlarımı çatıp anneme baktım. " Sen kahvaltı yapmayacak mısın? " Kahvaltıyı hazırlarken kafasını sağa sola salladı. " Yok ben baban giderken yaptım kahvaltımı. Poğaça börek falan birşeyler yapacağım öğlen için. Sen yap kahvaltını. "
Başımı sallayıp önüme koyduğu yumurtayı yemeye başladım. Annemde bir yandan poğaça hamuru için gerekli olan malzemeleri çıkarıyordu. 20 dakika boyunca annem hamuru yapıp başka şeyleri de yaparken ben de kahvaltımı yaptım. Bir yandan da sohbet ettik. Ne yapacağımı sorunca planımı anlattım. Her ne kadar içime sinmese de mecbur bunu yapacaktım.
Tabağımı, bardağımı falan lavaboya bırakıp annemin yanağından bir daha öptüm. Odaya geçip hazırlanmaya başladım. Üstüme siyah bir pantolon geçirip üzerine de bir beyaz tişört geçirdim. Üstüne ise koyu mavi bol bir hırka geçirdim. Banyoda saçlarımı yapıp dişlerimi de fırçaladım. En son parfüm de sıkıp banyodan çıktım. Odama geçip yatağıma oturunca telefonumu elime aldım.
Bizim gruba mesaj yazmaya başladım.
Mert : Gençler hazır mısınız?
Çok geçmeden ikisinden de mesaj geldi.
Burak : Ben hazırım.
Cemre : Ben de hazırım. Birazdan Çiçek'e gözükmeden evden çıkmam lazım. Görürse de birşeyler uyduracağım.
Mert : Tamamdır.
Mert : Vallahi çok sağolun siz olmasanız çok zorlanacaktım. Teşekkür ederim ikinize de.
Burak : Kardeşim mutlu olacaksa herşeyi yaparım. Teşekküre gerek yok yani.
Cemre : Yalan yok sizin sevgili olmanız için her şeyi yaparım. Ama söz ver düğününüzde şahidiniz ben olacağım.
Mert : Tamam tamam söz. Şahidimiz sen olacaksın. Ama onun için önce sevgili olmamız lazım.
Burak : Ya ben. Ben neyim lan dış kapının dış mandalı mı?
Mert : Tamam oğlum tamam sen de şahit olursun ama önce bizim şu işi bir halledelim.
Burak : Sözümü aldım ama bak. Unutma sakın.
Cemre Aman aman eksik kalma sakın bir yerden de. Ölürsün yoksa.
Burak : Sen sus kız bir.
Cemre : Uğraşamam senle kapat be.
Mert : Tamam tamam bırakın geyiği da bana bakın.
Mert : Saat neredeyse 11 oldu. Şimdi dışarıda buluşalım. Bir daha nasıl yapacağımızı konuşalım.
Cemre : Tamamdır nerede buluşalım?
Mert : Parka gelin.
Burak : Tamam.
Telefonu elimden bırakıp üstümü kontrol ettim. Herşey tamamdı. Umarım bir aksilik çıkmaz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHALLE AŞKI
Teen FictionNerden bilebilirdim ki başka bir eve taşınmanın beni rüya gibi güzel bir hayata götüreceğini. Biraz daha büyüdüğümde bu zamanları hatırlayıp iyi ki diyeceğime o kadar eminim ki.