Çiçek'in annesi Aysel'den devam;
Albümde ki ilk resmi çıkarmadan elimi üstünde gezdirdim. İlk resimden belliydi ki bu albüm Arda ile benim resimlerimizin olduğu resimdi.
Resim biraz küçüktü ama yine de gözüküyordu. Arda ile benim küçüklük resimlerimizi montaj ile sonradan birleştirilmişti. Sanki küçüklükten tanışıyormuşuz gibi duruyordu. " Bu resmi kim bu hale getirdiyse helal olsun çok güzel olmuş. Bilmesem gerçek sanacağım. " Çiçek'in dediği şeye gülüp diğer resme geçtim. İki tane ayrı resim vardı ve onlar da ilkokulun ilk günü çekildiğimiz resimdi. Onu montaj yaptırmadan olduğu gibi koymayı tercih etmiştik. Muhtemelen resimlerin arkasında tarih de yazıyordu. Oldukça bir çok resme tarih atmıştık ve arkasına yazılar yazmıştık.
O resimden sonra birkaç tane okul resmimiz gelmişti. Önüme gelen ortaokul resmimiz ile gözlerim doldu. Resimde benimle beraber 7 kişiydik. Benim solumda iki kişi vardı. Onların da önünde iki kişi vardı. Yanımda bir kız. Önümde ise bir tane erkek vardı.
Yanımda ki tek olan kız Arda'nın kız kardeşi Gülseren, önümüzde ki küçük olan erkek de Arda'nın en küçük kardeşi Talha'ydı. Gülseren benden 1 ya da 2 yaş büyük, Talha ise benden 3 veya 4 yaş küçüktü. Dolan gözlerime inat Kahkaha attım. Çiçek şaşkın şaşkın resme bakıyordu. " Taa o zamandan belliymiş beni kaptıkları şuna bak. İkisi de etrafımı sarmış. " Çiçek eli ile halasını gösterdi. " Bu Gülseren halam mı? " Hem Arda'ya hem bana bakarken sorduğu soruya başımı salladım. " Senin önünde ki de Talha amcam herhalde Anne." Ona da başımı sallayınca ellerini birbirine vurup " hiç mi değişmezler arkadaş bu ne böyle. " Gülerek söylediğim şeye ben de aynı tepkiyi verip sayfayı değiştirdim.
Birkaç resme daha bakarken zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştık bile. Albümün en sonunda Arda'nın birkaç tane askerlik resmini bulunca gülerek ona baktım. Hiç bana bakmadan resimleri inceliyordu. " Mübarek nasıl gençmişim. " Kollarını masaya yaslayıp Çiçek'e döndü. " Kızım ben gençken ne yere bakan yürek yakandım sen bilmezsin. Kızlar peşimdeydi de benim gözüm annenden başkasını görmedi işte. " Çiçek gülerek dinlerken sinirlenmiş gibi konuştum. " He bir de görseydi Arda bey. Çekinmeyin bakın bakın. " Başını 'yook benden geçti o' der gibi salladı.
Gülüp başımı sallarken diğer resme geçtim. Elimizdeki albüm birkaç resim sonra bitince Çiçek'in resimlerinin olduğu albümü aldım. Ona da bakarken önceki Albümde olduğu gibi Çiçek bazı resimlerin fotoğrafını çekmişti. Elimle bir resmi gösterip " Bak bu senin ilkokul resmin. Okulun ilk günü o kadar heyecanlıydın ki beni kovmuştun Anne sen git artık diye. Herkes orada beklerken ben geri eve gelmiştim. " Ben gülerek anlatırken Çiçek'in kaşları kalkmıştı. " Okuma aşkı taa o zamandan varmış desene Anne. "
Başımı sallarken başka bir resme baktım. Burada da Çiçek'in sınıf arkadaşları ile olan resmi vardı. Başka bir resimde ise ağacın tepesine tırmanmış bir Çiçek vardı. O gün pikniğe gitmiştik ve amcasını zorlamıştı ağaca tırmanmasına yardım etsin diye. Amcası da onu kıramamış yardım etmişti ama tabii o durmayıp biraz daha yükseğe çıkmıştı.
Sırayla tüm albümlere baktık. Son albümün sonuna gelirken aklıma gelen defter ile odaya koştum. Bizimkiler arkamdan seslense de cevap vermeyip Dolabın arkasında ki kutuyu çektim. Arda ile olan kutumuzdu bu. Arda'nın bana aldığı hediyeler, onun defterleri, bizim beraber tuttuğumuz defterler, başka bir kaç özel resim vardı, arkası yazı olan. Muhtemelen o resimleri albüme koymayı unutmuştum. Elimde ki kutu ile içeriye girip masaya bıraktım. Benim elim hâlâ kutunun üzerindeyken Arda önce elime sonra bana bakıp gülmüştü. Muhtemelen içinde ne olduğunu anlamıştı. Kutunun kapağını açıp kenara koyarken yerime oturdum. Önce defterleri ve resimleri çıkartıp kalanlarına bakmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHALLE AŞKI
Teen FictionNerden bilebilirdim ki başka bir eve taşınmanın beni rüya gibi güzel bir hayata götüreceğini. Biraz daha büyüdüğümde bu zamanları hatırlayıp iyi ki diyeceğime o kadar eminim ki.