Hiç sevdin mi sevmedin mi belli olmadı. Hep kendimi hayallerde yaşattım. Sen beni gerçekten sevseydin böyle olmazdı. İçimdeki çocuğu çok önceden öldürmüştün ondan kalan parçalarda gitti. Artık ne sana ne Bi başkasına karşı soğuk bi duvarım. Ömrümden bir yılı daha geride bırakmama dakikalar kala;
ben yine dünden bugüne zaman tunelime girdim..
Kaybettiklerim, kazandıklarım, özlediklerim, uğurladıklarım…
Çok birşey kazanmadım şimdiye kadar ama çok şey kaybettim.
Duygulardan başlarsak ; klişe olacak ama güven duygusu pek bir eksildi bende.. Bir söz okumuştum bir yerde “insan ne kadar yakınından görürse ihaneti, o kadar uzaklaşır merhameti..”
Biraz öyle oldu sanırım, gerisini anlatmayayım uzar.
Bir şeyleri uzatmayı da sevmedim hiç.
Çok insan kaybettim, sevdiğim insanları toprak altında bıraktım.
En başta, bana en çok emeği veren ve belki de kimsenin sevmediği kadar seven A..
Ondan sonra da pek bir anlamı kalmadı zaten böyle günlerin.
İyi ki doğdun'lar, yeni yaşın kutlu olsun'lar..
İyikisi olmadım hiçkimsenin, kutlu da olmadı hiçbir yaşım.
Her yıl biraz daha kırılgan oldum, biraz daha asabi ve aksi, biraz daha ağlamaklı, biraz daha eksik.
Kimse gece on iki'yi bekleyip ilk kutlayanı ben olayım demedi mesela, birde sözde beni sevdiğini söyleyen U dışında bugün o da dünümde kaldı..
Çok da üstünde durmam böyle doğum günleri, sevgililer günü, falan günü filan günü..
Ama insan yine de bir beklentiye giriyor işte; en yakınlarından, en sevdiğinden küçük süprizler gelsin ya da yanımda olsunlar diye iç geçiriyorsun.
Sonra farkına varıyorsun yine, meğer kimsenin hiçbirşeyi değilmişim olamamışım diyorsun.
Birilerinin birşeyi olmak çok mu mühim dersen, bir kalp taşıyorsan mühim evet.
Ama alışıyor insan, karşılıksız olan herşeye alışıyor zamanla..
Heves denen şey kursakta kalıyor, huzur eksik kalıyor, bunlarla birlikte birşeylere tutunma çabaları da yarım kalıyor..
Olsun diyorsun, olsun… Sağlık olsun…
Bugün içime biraz Oğuz Atay kaçtı galiba..
Hep içim acır ona, yalnızlıktan ölen Oğuzum Atayım…
Kimseye etmiyorum sitem, kimseye de kızmıyorum kendim dışında..
Biraz yarım kalmışlık, olmamışlık, eksiklik..
Mümkün olsa, annemden beni yeniden doğurmasını isterdim.
Hoş, o benim tekrarımı istermiydi orası da meçhul.
Velhasıl kelam;
bugün yine herşeyden ve herkesten uzak, bu dünyaya ait değilmişim hissi, yarım yamalaklık, olmasaydı sonumuz böyle vari bir hava…
İçmeden bir milyon olan bir kafa, Kahve ve Nutella..Bugün günlerden hüzün…
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHUMUN İZİ 🥀
Non-FictionKalmak istedim, hep yanında kalmak istedim. Gözlerinde kalmak, yüreğinde kalmak, sol yanında, ömründe kalayım istedim. Gitmem için onca bahanem varken, kalmak için sebepler yarattım kendime. Hep kaldım, varlığında da kaldım yokluğundada. Zaman dedim...