Şer Görünenin Ardındaki HAYIR

İlk Mesajlaşma

Sabah olmuştu ve ben hala bir iz bulamamıştım. Onları tek birakmam bir hataydi sonuçta bilmem gerekirdi Ziya şahsiyetsizin bir halt yiyeceğini. Elimde olan telefonumun çalması ile kim aradığına baktım annem arıyordu. Geceden beri bu beni kaçıncı arayaşiydi Allah bilir.
Musab : Efendim Anne.
Meryem : Haber yok mu ?
Musab : Anne bir gelişme olursa seni arayacagimi söylemiştim.
Meryem : Anlamıyorsun Musab .
Musab : Evet anne anlamıyorum. Bir kaç gündür tanıdığın birisini bu kadar benimsemeni anlayamıyorum.
Meryem : Peki ben de sana soruyorum o çocuğu sen kaç gündür taniyorsunda bu kadar benimsedin.

Aslan parçasından bahsediyordu. Ćok özlemiştim şimdi ne yapıyor acaba o şahsiyetsiz bir şey yapmış mıdır. Eğer bir şey yaptıysa aslan parçasının bir kılana zarar geldiyse onu öldürürüm.
Meryem: Musab ...
Annemin bana seslenmesi ile düşüncelerimden sıyrıldım.
Musab : Anne ! Bulamıyorum onları ve ben çıldırmak üzereyim. Korkuyorum aslan parcama bir şey olacak diye. Bu duygu çok başka bir şey.

İlk defa anneme korktuğumu söylemiştim.
Meryem : Dua et oğlum . Onları bu durumdan sen kurtaramazsın ,onları ancak ve ancak Allahu Teala kurtarır. Sen sadece bir vesile olabilirsin.

Annem haklıydı. Anneme tam cevap verecekken polis memurları tarafında bir hareketlenme oldu büyük ihtimalle bir ipucu buldular.
Musab : Anne galiba bir gelişme var , kapatmam lazım.
Meryem: beni habersiz bırakma
Musab : tamam.
Deyip telefonu kapattım. Ve hizlica polis memurların yanına gittim.

Musab : Bir ipucu mu buldunuz.
Polis memuru : Savcım kaçıran hanımefendin evden telefonu çıkmadı. Yanında olabilir,tabi fark etmedilerse.
Musab : Telefondan yer tespiti hemen yapılsın .
Polis memuru: Tamam savcım ama Sizde biliyorsunuz beklememiz lazım.
Musab : Yok ben bekleyemem .
Musab : Ama savcım eğer telefon yanindaysa ve bunu fark ettilerse bir yere atmış olabilirler.
Musab: Telefonun onda olduğuna emin olmamız lazım . Yoksa boşa vakit kaybetmiş olucağiz.
Deyip polis memurların yanından uzaklaşıp telefondan zeynebi aradim

Zeynep : Abi güzel bir haber mi var
Musab : Zeynep sende onun numarası var dimi.
Zeynep : Kimin..
Musab : Zeynep Kimin olucak aslan parçasının annesinin
Zeynep : evet var .
Musab : bana mesaj olarak hemen gönder.
Zeynep : tamam
Dedikten sonra telefonu kapattım. Zeynebin mesaj atmasını telefonu sallayarak bekliyordum. Hadi Zeynep bir numara atmak bu kadar zor olmamalı diye kendi kendime söylenirken mesaj geldi. Gelen numarayı rehberime hızlıca " E" olarak kaydettim. Ve besmele çekip
" ben Musab " diye mesaj gönderdim. Allahım ne olur telefonu yanında olmuş olsun ve yakalanmasın. Deyip iki elimi yüzüme sürdüm.

##
Sabaha kadar Rabbime gözyaşlarım eşliğinde dua etmiştim. Ömer'im gece çok ağlamıştı. Şimdi ise daha yeni uyumuştu. Ama her an uyanabilirdi. Adamlar şimdiye kadar gelmemişti. Yorgun düşmüştüm, uyumaya korkuyordum o yüzden gözlerimi açık tutmaya çalışıyordum. Artık gözlerim kendiliğinden kapanıyordu tam kendimi uykunun kollarina birakacakken cebimden gelen titreme sesi ile gözlerim açıldı. Elim cebime giderken nasıl unuttum cebimde telefonun olduğunu hadi unuttum varlığını nasıl hissetmedim bunda da vardır bir hayır diyerek telefonu cebimden çıkardım bilinmeyen numaradan mesaj gelmişti mesaja girmeden telefonu sessiz de olduğunu teyit ettikten sonra gelen mesaja girdim . Fark etmişler telefonun bende olduğunu. Vakit kaybetmeden cevap verdim.
Elif : kızım nasıl .
##
Geçen saniyeler dakika , dakikalar bana saat gibi geliyordu. Sürekli telefona bakıp duruyordum. Niye cevap gelmiyor diye söylenirken ekran da beliren E kisisinden mesaj geldiğini görünce vakit kaybetmeden mesaj a girdim.
Allahım çok şükür telefon kendisinde .
Musab : İyi sadece biraz huysuz.Telefonundan yerinizi tespit edicez telefonun sessiz de olduğuna emin ol, sakın telefonu yakalatma ! Şarjın kaç ? Bide size zarar verdiler mi ?
##
Gelen mesaja baktığımda istemsizce sinirlenmistim . Bu adam sürekli niye emir verip duruyordu . Elif kendine gel adamın konuşma tarzı seni ilgilendirmez. Ben niye sürekli bu adama kendimi kızar halde buluyordum.
Beni her gün döven birisine bile sinirlenmezken sadece Rabbimden yardım isteyen ben bu adamın takilmamam gereken hareketlerine neden takılıyorum. Kendimi düzeltmem lazım. Deyip mesaj' a
Elif : %50 . Hayır, bize zarar vermediler .
Yazıp gönderdim. Ve mesaj gelmişti.
Musab : Telefonu yanından sakın ayırma.
Al işte adamın mizacinda emir vermek var demekki.
Elif : Tamam
Yazıp gönderdim.
Ayak sesleri geliyordu, gittikçe sesler yaklaşıyordu hemen telefonu cebime koydum. Fermuarı çekmeden kapı kilidinin açılma sesi geldi . Paniklemiştim Allahım yardım et diyerek fermuarı çektim ve tam o sırada kapı aralandı ve içeriye dün arabada gördüğüm adam girdi.
Ziya : Savcı her yere haber salmış sizi bulmak için .
Adamın yüzüne bakmıyordum . Ama sesi sinirli geliyordu.
Ziya : Bu savci ile siz ne ayaksınız.
Sessiz kalmaya devam ettim. Ses tonunun yüksekliği gittikçe artıyordu.
Ziya : Cevap ver lan
Diye bağırması ile oğlum ağlayarak uyanmıştı. Oğlumu kucağıma aldım ve sakinleştirmeye başladım.
Ziya : Eğer cevap vermezsen oğlunu elinden alırım.
Demesiyle oğlumu daha sıkı tutmaya başladım. Allahım yardım et.
Ziya : Şimdi söyle bakalım savcii için sen mi daha kıymetlisin yoksa oğlun mu ?
Elif : İkimizde değiliz.
Ziya : Güldürme beni son bir kaç gündür ailecek senin yanından ayrılmıyorlar .
Neden ?
Dedi bağırarak.
Elif : Sadece Son bir kaç gündür tanışıyoruz.
Ziya : Onu bende biliyorum , benim bilmediğim şeyleri söyle bana . O aile için neden bu kadar değerlisin , aranızda ne var. Bana savcının zaafını veya itibarını zedeleyecek bir şey söyle ki onu avuçlarımın içine alabileyim ki benimle uğraşmaması gerektiğini anlasın.
Elif: Ben tanımadığım birisinin zaafının ne olduğunu nerden bilebilirim.
Ziya : Lan dün sizi kaçırdığımı anladığında çok sinirlendi. Ailesinden birisini kaçırsaydım savcının canının yanıcağını biliyordum ama onları öyle bir koruma altına almış ki bu imkansız. Tabi gücünü babasından alıyor. Bende seni ve oğlunu kaçırmaya karar verdim ama savcıdan açıkcası bu kadar tepki beklemiyordum . Sanki ailesinden birisini kaçırmışım gibi tepki verdi ve benim gibi adamlara asla minnet etmeyen savcii sizi kurtarabilmek için benim gibi işlerle uğraşan bir kaç adamla görüşmüş. Ve bu demek oluyor ki savcı için ailesi neyse sizde o olmuşsunuz. Ve bu normal de benim işime gelirdi ama o konuştuğu adamlar beni savcı yüzünden köşeye sıkıştırdı. Benim de savcının itibarını zedeleyecek bir şey bulmam lazım.
Elif : Tekrar söylüyorum kendisini tanımıyorum beni ve oğlumu bırakın gidelim.
Ziya : Lan ben sana sabahtan beri ne anlatıyorum. Yok siz kadınlar hiç bir şey anlamıyorsunuz. Sen bana savcı ile bir şey anlatana kadar aç kalacaksın.
Dedi ve adamları ile odadan çıktı. Hastaydı bu adam kafasında saçma sapan şeyler kurmuş gelmiş birde bana onun hakkında bildiklerini söyle diyor. Allahım sen bana yardım et. Bu adamın elinden bizi kurtar Rabbim.

##
Öğlen olmuştu. Ziya gibi bir kaç işlerle uğraşan adamlarla görüştüm eğer ziyanın yerini bulmama yardım etmezlerse ziyayı hapise attığım da onları suçluya yardım yataklıktan hapise attıracağımı söyledim . Onlarda listelerinin kabarık olduğunu bildikleri için bir de ziya yüzünden ekstra hapis yatmak istemediklerinden yardım edeceklerini söylediler.Aslında ben o şahsiyetsizlere minnet etmezdim de konu aslan parçası olunca elim kolum bağlandı. Canımdan can gidiyordu. Bu gün annem' e telefonda cikişmistim ama şuan annemi anlıyordum benim ile aslan parçasının aramizda oluşan bağdan annem ile o kızla da böyle bir bağ oluşmuştu. Aslan parçası kızımdan ayiramiyordum, kendime bazen hayret ediyordum bir insan öz çocuğu olmayan birisini öz çocuğu gibi benimseyebilirmi diye ama benimseniyormuş. Sanki ben aslan parçasını önceden taniyormusumda sadece onun gelmesini bekliyormuşum gibi . Bu duygu bambaşka bir duygu, kelimeler ile anlatılmaz sadece yaşanır. Ne kadar çok isterim aslan parçasına oğlum demeyi onun da bana baba demesini ama hiç bir bağım yok bunu istemeye de hakkım yok . Hakkım yok düşüncesi aklıma gelince sinirleniyorum, hakkım olsun istiyorum.