Şer Görünenin Ardındaki HAYIR

Tevafuk

        Dün gece Musab ile konuşmuştuk. Bu adam bana kızgın olduğu halde bile merhametli davranması içimde  hiç hissetmedigim duyguları tetikliyordu. İlk defa Musab ile dün bu kadar yakınlaşmistik. Farklı hissettim, güven vardı yaslandığim yerde..
   Uyurken Musab kolunun altına almıştı beni bende elimi kalbinin üzerine bıraktim. Kalbinin hızlı atması dikkatimi çekmişti. Benim içimmi bu kalp bu kadar hızlı atıyordu.  Allahım Musab bu fani dünyadaki mukafatim mi ? Şimdi ise musabin uyanmasını bekliyordum ,uyansın ki Rabbimiz in huzuruna varalım gün aydinlanmadan..
Başımı onun yüzüne doğru kaldırdım. Kaşları bu sefer çatık değildi. Oda benim gibi bu gece güzel bir uyku cekmismiydi acaba..
     Musab : Hatun , izlemen bittiyse kalkıp , namazımizi eda edelim mi ?
  Deyince uyumadigini fark ettim. Hemen hızlıca kalktım. Musab ise benim bu anı hareketime gülerek karşılık verdi.
Hızlıca banyoya girip , abdestimi alıp çıktım .
    Musab yatakta oturur haldeyken beni görünce ayaklanip. Bana gülerek abdest almak için banyoya girdi.
    Musab gelene kadar ben seccademin başına gectim. Musab gelince de vakit kaybetmeden namazımiza durduk. İşte bu huzur başka bir yerde yoktu . Namazımı bitirdikten sonra alnım secdede dua etmeyi çok seviyorum. Sanki Rabbim ile aramdaki perdeler kalkıyordu ve ben bu hissiyatı çok ama çok seviyorum..
   Duami ettikten sonra Musaba baktım. Oda bana bakıyordu.
       Elif : Rabbim kabul etsin.
       Musab: Amin cumlemizinkini..
       Elif : Musab ,ben seninle bir şey konuşmak istiyorum..
       Musab : dinliyorum..
Dedi bana dönerek.
       Elif : Biliyorsun, benim bir cafem var.
       Musab : Evet.
       Elif : Ben orda çalışmaya devam etmek istiyorum.
Kaşları çatıldi. Seccadesini toplayıp ayaklandi ve
       Musab : Olmaz !!!
Dedi. Bende hemen seccademi toplayıp karşısına dikildim.
        Elif : Neden ?
   Dedim çocuksu bir tavırla.
       Musab : Elif , ısrar etme.. olmaz, calisamazsin..
       Elif : Ama ben cafemi seviyorum ve orda olmaktan mutlu da oluyorum .
       Musab : Elif!!!
Dedi otoriter bir sesle..
        Elif: tamam
Deyip sessiz bir şekilde çocuklara bakmak için odadan çıktım. Üzülmüştüm. Orası benim için çok değerliydi, hayalimdi .. Meva ile Ömer uyuyorlardi. Ne güzel bir tevafuktu kızımın ismi ile cafemin ismi aynıydı. Cafemi açtığımda Ömer'e hamileliğeydim. Ve kızım olursa ismini Meva olucakti . O yüzden cafemin ismi meva olmuştu.  Ama Rabbim benim için ne guzel hazirlamis her şeyi. Benim kızim annesinin karnında dünyaya gelip sonradan benimle karşılaşacakmis.. Rabbim neylerse güzel eyler..
Deyip Mevamin ve ömerimin alnından öptüm. O sırada arkamdan iki el belime sarilinca irkildim. Başımı döndüğümde musabi görünce elimi kalbime getirdim.
       Musab : Korkuttum mu ?
       Elif: Biraz...
       Musab : Elif bana kırılma olurmu , bir sebebi var . Senin orda çalışmaman gerekiyor .
   Deyince kafamı salladım. Ellerini belimden çekip beni kendine doğru döndürdü.
         Musab : Elif , neden cafenin ismi meva...
       Elif : Meva isminin anlamıni ilk öğrendiğimde  beni çok etkilemişti. Daha o zaman talebeydim. Ve aklıma not etmiştim. Bir kızım olursa meva ismini vereceğim diye. Ömer'e hamileyken açtım cafemi ve ismini Meva vermek istedim. Çünkü içimdeki his kızım olucagini söylüyordu. Ama oğlum oldu, ama kızım da oldu aslında hisselerimde yanilmamişim..
Dedim tebessüm ile
        Musab : İnanmayacaksin ama bende daha gençken kızım olursa meva ismini oğlum olursa da Ömer ismini verme hayalleri kuruyordum. Ve hayallerim çok şükür gerçek oldu.
        Elif : Rabbim bir tevafuk ile yollarımızı kesiştirmis.
        Musab : evet..
    Gözlerimiz bir yolculuğa çıkmıştı sanki , ben onun gözlerinde kaybolurken aniden içeriye birisi girmesi ile gelen kimseye baktım. Ve güldüm. Zeynep gözlerini elleri ile kapatmış bir halde kapıda duruyordu. Ah bu kız ..
         Zeynep : Uppsss Ama sizde yani olur olmadık yerde tövbe yarabbim tövbe bu evde aile var aile ..
      Musab gözlerini devirerek benden uzaklaşıp.
           Musab: Bir seyide abartma Zeynep abartma..
     Deyince Zeynep ellerini gözlerinden çekip bize baktı..
             Zeynep: Sizde olup olmadık yerde şey edin tövbe tövbe sonra biz kabahatli çıkalım..
       Zeynep ' in dedikleri ile gözlerim fal taşı gibi açıldı.
               Musab : Ne etmişiz Zeynep senin gözlerini kapatacak derece çok merak ediyorum...
               Zeynep: Daha ne edicegunuz bakisiyodunuz ...
Deyince kendimi tutamayıp bir kahkaha patlattım..
              Musab: Oooo hatun biz ne etmişuz da kız haklıdir da..
Şiveli konuşarak , yanağı kivrildi.
              Zeynep: Abi dalga geçmeyin ben bir erkek ile böyle bak...
  Sözünü tamamlayamadan Musab ağzına lafı tikti, anında yüz hatları gerilmişti..
              Musab: Zeynep !!! Sus...
              Zeynep: Abi bir dur... bakismamisim yani bana göre bu bile büyük bir şey...
              Musab: Doğru haklısın .. zaten sana böyle bakan erkeğin gözleri anında kör olur..
             Elif: Musab neden öyle diyorsun, Zeynep ' in yaşı küçük değil ki artık onunda evlilik teklifi almasi kadar normal bir şey yok
             Musab: Alamaz...
             Zeynep: Yengesum tehlikeli kelimeler ediyorsun... Please..
             Musab: Aynen, hatun ağzımızın tadı kaçmasın ...
             Zeynep: Neyse abicim sen cocuklara bak ben yengem ile kahvaltı hazirlicam ..
Deyip benim bir şey söylememi izin vermeden odadan çıkardı.
              Zeynep: Yenge hadi ya hizli ol  daha arkadaşlarla buluşmaya gidicegim..
   Deyince utandığını fark ettim. Vay be Zeynep de utanirmis.. diye gülümsedim..
...
Dünkü gerginlikten dolayı Sessiz sedasız kahvaltıyı yaptık. Hasan amca hiç konusmamisti. Zeynep  masadan kalkacakken ...
         Zeynep: Yengesum dünde söyledim tekrar söylüyorum sen de gelsene hem bizim kızlarla tanışmış olursun..
         Elif: Başka zamana canım ..
         Gülsüm: Halası sende senun arkadaşlarun ile gelin hanım nasıl ayak uydursun da ..
Gülsüm hala bu gün yine formundaydi..
         Fatma : Gülsüm !!!
         Musab:  Elif , hadi biz de hazırlanıp , çıkalım...
         Meryem: Nereye oğlum...
         Musab: Karım ve çocuklarim ile dışarda vakit geçireceğiz..
   Meryem teyze içten bir tebessüm ile bize karşılık verdi.. Hazırlanmak için yukarı çıktık. İlk önce çocukları hazırladıktan sonra odaya girdim. Musab hazır bir şekilde bonyadan çıktı. Onu ilk defa spor tarzı bir giyim ile görüyordum. Yakışmıştı... Ben ona bakarken Musab' in göz kırpması ile dolaptan Çarşaf-i Şerifimi alıp giyinmeye başladım. Başımı yaptıktan sonra . Peçemi çekmeceden çıkartıp taktım. Aynadan musabin beni izlediğini fark ettiğimde güldüm.. bende onun gibi göz kirptim. Musab bu hareketime şaşırmış olmali..
      Musab: Hatun
deyip 😉 göz kirpip yanıma geldi..
      Musab: Beni şasirtiyorsun...
      Elif: Şatirtmayi severim .
Dedim kendimden emin bir şekilde . Çantamı Komidinden üzerinden alıp ona doğru döndüm. Oda bu halime gülüp bana kapıyı gösterdi.  Musab ile çocukları odadan alıp evden ayrıldık..
...
Cama yaslanmiş bir şekilde yolu izlerken arada da başımı kaldirip   çocuklarıma bakıyordum.
Ömer ve meva ellerindeki çıngıraklar ile oynuyorlardı. Bu hallerine tebessüm sunarak önüme döndüm. Musab ise dikkatini yola vermişti. Arabaya bindikten 10 dk sonra Musab da bir değişiklik olmuştu da ne olduğunu anlayamadım. Tekrar başımi cama yasladım.