1.Bölüm

36.5K 1.1K 419
                                    

Merhabalar.
Hikayeye başlamadan önce kesin ve sert şeyler yazıp okuma hevesinizi kaçırmak istemem.
Ama bir şey belirtmek isterim ki ben profesyonel bir yazar değilim, mükemmel, harika, kusursuz biri de değilim.
17 yaşında kendi halinde bir şeyler yazan biriyim. Hiç bir zaman yazdıklarımın harika olduğunu iddia etmiyorum.
Elbet hoşunuza gitmeyen şeyler, yanlışlar veyahut mantık hataları olabilir.
Lütfen yorumlarınızı bunları bilerek yapın. Hakarete, kabalığa hiç gerek yok hoşunuza gitmezse okumaktan vazgeçebilirsiniz❤️

(Ayrıca hikayem reklam panosu değildir. Reklam yapılarak atılan yorumlar silinecektir.)

Başladığınız tarihi buraya bırakırsanız çok sevinirim🐾

İyi Okumalar Dilerim💫

ŞEHREKÜSTÜ...
'Bursa'nın bir semt adı olan Şehreküstü'nün adının nereden geldiği ile ilgili iki teori vardır.
Birincisi, çok uzun yıllar önce Şehreküstünün olduğu yer henüz Bursa'nın dışındayken bir adam oraya yerleşir. Ve zamanla oraya Şehre Küstü denir.
İkincisi, zengin insanlar anlamına gelen Şehrek ve üstünün birleşmesidir. Burada yaşayan insanlar zengin olduğu için semtin adı Şehrek Üstü kalır...'

1.Bölüm•

Yaz gelmeye, havalar ısınmaya başladığı için uzun zamandır sessiz olan sokaklar artık dolmaya başlamıştı. Çocuklar, saatin geç olmasına rağmen hala sokaktaydı. Neredeyse çoğu evin camı veyahut balkon kapıları açıktı. Her evden bir ses gelince doğal olarak mahallede oldukça sesli oluyordu. 

Ayağımda terliklerim, üzerimde eşofmanlarım mahallede hızlı hızlı yürüyordum. Elimde sıkı sıkı tuttuğum telefon artık avcumu acıtmaya başlamıştı. 

Kapıları kapalı ama ışıkları açık kahvehane görüş alanıma girince adımlarımı daha da hızlandırdım. Yaklaştıkça kulağıma gelen kahkaha sesleri sinirimin daha da artmasına sebep oluyordu. 

Kapıya gelince hiç düşünmeden kapıyı açıp içeriye girdim. Mahallede sadece gençler takılırdı burada. Belki akşama kadar kahvehanede oturan amcaların tercih ettiği bir yer olsaydı girerken çekinebilirdim ama öyle değildi. O yüzden hiç çekinmeden içeriye dalıvermiştim.

Tahta kapı hızla açıldığı için geriye doğru çarpınca camlardan yüksek bir ses çıkmıştı. Bu da içeride ki herkesin susup bana bakmasına sebep olmuştu. İçerisi o kadar kalabalık değildi. Sadece iki masa doluydu.

Kapının çaprazında ki masada oturan Tan ile göz göze geldik. "Abla?" Dedi şaşkınlıkla. 

"Kalk gidiyoruz." Dedim sertçe. 

"Abla ne oluyor?"

"Tan!" Dedim ona doğru bir adım atıp. "Gidiyoruz dedim ya?"

"Beni almaya mı geldin buraya?" Diye sordu. İçeride ki herkes kendi işine dönmüştü bile. 

Şehreküstü | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin