26.Bölüm|Yağmur&Cüneyt

9K 670 123
                                    

Sürpriz!!!! Ay çok heyecanlı. Yorum yapmayı unutmayınn💓💓💓💓💓

Gökçen gittikten sonra hain hain sırıtarak telefonumu elime aldım ve Cüneyti aradım.

Açmadı. Bende tekrar aradım. İyi ki de aramışım, ikinci arayışımda açtı.

"Efendim Yağmur?" Dedi. Sesi bir tuhaftı. Sanki böyle koşmuş koşmuşta, nefes nefese kalmıştı gibi.

"Ne yapıyorsun?"

"Çalışıyorum Yağmur, ne yapabilirim?"

Çok mantıklı bir cevaptı. Bu saatte çalışması kadar normal bir şey yoktu.

"Hadi yine iyisin." Dedim. "Benim sayemde dinleneceksin."

"Ne diyorsun Yağmur anlamıyorum." Dediği sırada yüksek bir ses geldi telefondan.

"Oğlum elinin ayarı mı yok anasını satayım görmüyor musun koca tezgahı!" Diye bağırdı Cüneyt birden.

"Sakin olsana ya, bu kadar sinir bünyeye zarar." Dedim bilmiş bilmiş.

"Yağmur önemli bir şey söyleyeceksen kapatıyorum." Dedi.

"Söyleyeceğim." Dedim. "Şimdi biz Gökçen ile bir yere geldik, sonra onun işi çıktı gitti ve ben tek başıma kaldım."

Derin bir nefes aldığını duydum.

"Dur tahmin edeyim, gelip seni alacağım çünkü benim köpeğim senin ayağını ısırdı!"

"Aynen!" Dedim heyecanla. "Bak çok çabuk öğreniyorsun."

"Gelemem Yağmur."

"Gelirsin gelirsin."

"Hiç boşuna ısrar etme. Arabanın altındayım şuan, çıkıp seni almaya falan gelemem." Dedi.

"Gelirsin."

"Gelemem Yağmur." Dedi sertçe.

"İyi peki, sen gelemezsen ben gelirim." Dedim ve telefonu suratına kapattım.

Eminim şuan bana bir şey söyleyemediği için sinirden küplere biniyordur.

Hesabı ödedikten sonra mekandan çıktım ve etrafıma bakındım. Keşke Gökçen gitmeden Cüneyti arasaydım. En azından Gökçen beni mahalleye bırakırdı.

Oflayarak otobüs durağına doğru yürümeye başladım. Ama bir kaç adım sonra vazgeçtim. Çünkü bu sıcakta ve öğlen saatinde otobüse binersem, geri inemezdim.

O yüzden taksi çağırdım.

Mahalleye, Cüneytin dükkanın önünde kadar geldikten sonra parasını ödeyip taksiden indim.

Şehreküstü | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin