24: Her Şeyden Çok

1.8K 266 298
                                    


İyi Okumalar..

***

Hyunjin Pov.

"Chan! Neredesin?"

Evin içinde şuan yükselen tek ses Seungmin'in sesiydi ve kimse ona karşı çıkamıyordu bile. Sabah uyanır uyanmaz evin içinde eli belinde dolanıyordu, erkenden herkesi uyandırmıştı. Chan hyung erkenden şirkete gittiği için canı sıkılmıştı belli ki, hamilelik hormonlarıyla birlikte asla ondan beklenmeyecek şeyler yapıyordu. 

Chan hyung sırf onun için işe bazen gitmiyor, bazense öğlen gidip bir kaç saate dönmeye çalışıyordu. Bu sadece Seungmin istediği içinde değildi, kendisi de eşi ve kızının her anında, her isteklerinde yanında olmak istiyordu belli ki.

Şimdiyse sanki mahkum gibi tek koltukta uykulu gözlerle oturuyorduk Felix, Yunji anne ve ben. Hatta Felix kucağında ki uzun pembe yastığına başını yan bir şekilde koymuş uyukluyordu bile. Yunji anne alnına çektiği göz bandı ile hamile omeganın derdini anlamaya çalışıyordu. Bense ellerimi kucağımda birleştirmiş ve öylece onu dinliyordum. Ayakta bir oraya bir buraya giden omega başımı döndürmüştü artık.

"Seungmin otursan mı biraz hm? Bak yorma kendini de bebeğini de"

Ayağa kalkıp ılımlı ses tonumla onu ikna etmek adına gülümseyerek konuştum. Her an ters tepki verebilirdi. Diğer elini de beline atıp döndü bana büzdüğü dudaklarıyla.

"Hyunjin niye gelmiyor hala bu adam ya? Aradım açmıyor da"

"Bugün toplantı vardı oğlum, gelir birazdan"

Yunjin teyze de bana katılarak ayağa kalktı ve Seungmin'in omzuna elini koyup okşadı. Seungmin ise asla kabullenmek istemiyordu tabi.

"Bana haber verseydi o zaman çıkmadan, merak ediyorum"

Dudaklarımı dişledim ve saçlarımı karıştırıp arkamı döndüğümde baya baya  koltuğun üzerine boylu boyunca uzanmış uyuyan Felix'İ görünce içimden aynı onun bana önceden yaptığı gibi sarsarak uyandırmak geçse de ben insaflı biriydim, gülümsemem genişlerken ona doğru adımladım ve gözlerinin önüne düşmüş bir kaç sarı saç telini geriye itip sessizce fısıldadım.

"Lix, odana geç hadi"

Ağır ağır gözlerini araladığında önce etrafa baktı sonra bana dönünce tek gözünü kapadı ve hafiften kalkmış başını geriye attı. 

"Hala gelmedi mi Chan hyung?"

"Hayır"

Başını sallayıp oturur pozisyona geçtiğinde tekrar yatağına gitmesini, onu bizim halledeceğimizi söylesem bile gülümseyerek başını iki yana sallayıp yüzünü yıkamaya gitti.

Biz Jeongin ile evleneli üç gün oluyordu ve bu zamana kadar hala bana ayrılan odada kalmaya devam etmiştim, çünkü onun yanında ne yapacağımı kestiremiyordum. Zaten bu teklifi bana sunanda oydu. 'Ne zaman istersen o zaman gel yanıma, alış sadece' bu sözlere güvenerek şimdiye kadar ayrı uyumuştuk. Ancak artık onunla uyuyup, onunla uyanmak istiyordum. Hatta kaslı göğsünde yatmak istiyordum ama bunun için biraz fazla utangaçtım.

every day in heaven | hyunin, omegaverse Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin